Etiket Arşivleri: Kısa Öykü

Unutulmuş Atalar | Gökhan Karagül (Kısa Öykü)

unutulmus atalar oyku

“Tounegler oldukça yavaş hareket ederler. 6 bacaklı şişman gövdelerine bir adım attırmaları yaklaşık 6 saniye sürer. Ve neredeyse gün boyu yerlerinden hiç kıpırdamazlar. Bir öbek beyaz çalı üzümü gibi görünürler uzandıkları yerde. Bu kadar tembel bir canlının av olmayıp avcı yaşam sürmesi şaşırtıcıdır. Gerçi avlanan kendi değil, geniş ayaklarının sekizer parmağı arasına yerleşmiş hâlde yaşayan ve avın kokusunu ya da …

Devamını gör »

Beki’nin Çocukları | Selin Arapkirli (Kısa Öykü)

“Asıl olan sizin beklentilerinizdir! Beki’yi denediniz mi?” Adam gözlerini açtı. Beki… Onu rüyasında mı görmüştü? Hayır, hayır. Onu görmemişti. Görmediğine emindi. Ne zaman adını hatırlasa aklında farklı kadın görüntüleri beliriyordu. Beki’nin onun zihninde yarattığı herhangi bir imaj yoktu. Öyleyse onu görmüş olamazdı. Ama öylesine gerçekti ki… Beki… Ah, Beki… Belki de o, hayalinde yarattığı kadının adıydı. Kim bilir? Belki de …

Devamını gör »

Yedek Beden Kliniği | Murat K. Beşiroğlu (Kısa Öykü)

Ayaklarının altında ufalanan cam parçalarına ve içlerinde tozlu rüzgarların dolaştığı ara sokaklara dikkat etmeden yürüyordu. Amacı bir an önce iç savaşta delik deşik olmuş evlerin ötesinde bulunan öncekondusuna ulaşmaktı. Üç yıl önce taşındığı bu sıra dışı ev çok katlı bir otoparkın dördüncü katında bulunuyordu. İç savaştan sonra yerel mafyaya yüklü bir ödeme yaparak edindiği bu mülkten memnun olduğu söylenebilirdi. Ağır …

Devamını gör »

Baba | Varlık Ergen (Kısa Öykü)

baba-sinestezi

Doktor Abdurahman Ali, gün sonu raporunu hazırlamadan önce çalıştığı klinikteki her bir sıcak uyku yuvasına tek tek uğradı. Rahimlerin arasında gezinirken her zamanki gibi yine Tchaikovsky’nin Kuğu Gölü’nü dinliyordu. Fırsat buldukça müzikle de ilgilenen doktor, sıkı bir klasikçiydi. Yeni nesil remix’lere ve cover’lara bir türlü alışamamıştı. Sinestezik duyuları bu tür müzikleri dinlemesine izin vermiyordu. Yumurtayla şekerin zeytinyağında kavurulmasını anımsatan garip …

Devamını gör »

Son Şempanze | Serdar Yıldız (Kısa Öykü)

SON SEMPANZE

Dağhan Gök, operatörü olduğu aracı kaldırmak için son kontrolleri yaparken, dışarıdaki görev arkadaşının Dünya’ya kilitlenmiş bakışlarını fark etti, kafasını iki yana salladı. Bu görüntü ardından daima kaçınılmaz bir teklifi getirirdi, hem de reddedilmesi zor bir mazeretle. İçinden, “Yine mi?” diye geçirdi, o gezegene gitmek bugün isteyeceği son şey bile değildi. Ekrana göz attı, yükledikleri Helyum 3’ü Kuşak’taki gezgin enerji modüllerine …

Devamını gör »

Novisium | Ümit Büyükyıldırım (Kısa Öykü)

Kennedy Uzay Merkezi, Florida, ABD 27 Mayıs 2027, 03.49 “Efendim! Buna bakmanız lazım.” “Bu da nedir böyle?” “Aniden ortaya çıktıklar. Yüzlerce ve hepsi birkaç saat içerisinde Dünya atmosferine girmiş olacak!” “Bu nasıl olabilir? Cihazların doğru çalıştığından emin misin?” “Bir sorun olduğunu sanmıyorum.” “Koordinatları Mauna Kea Gözlem İstasyonu’na gönder. En azından cisimlerden birkaç tanesinin ne olduğunu tespit etsinler!” “Gönderiyorum.” “Cisimlerin gerçekten …

Devamını gör »

Rhea | Varlık Ergen (Kısa Öykü)

“Kimsin ey insan!” var gücüyle bağırdı Selim. Kayalıkların aşağısında bir nehir gibi görünen vadiye bakınırken, daha da yorulduğunu anlamış olacak ki gerisin geriye yürüyerek bir taşın üzerine oturdu. Ayaklarını uzattı, başını öne eğdi ve toprakta gezinen karıncaları izlemeye koyuldu. Tüm çocukluğu boyunca kayalığın bulunduğu bu tepeye yaptığı ziyaretler ile adından sıkça söz ettirmişti. “Köyün delisi,” diyorlardı ona. Oysa yalnız kalmak …

Devamını gör »

Son Cerrah | Ümit Büyükyıldırım (Kısa Öykü)

İlk Şifa Hastanesi’nin 7 numaralı ameliyathanesindeki gözlem odasında bir alkış koptu. Hastane için SURG-TECH firmasından aldıkları ASR-07 tipi otonom cerrahi robotu 100. ameliyatını da sorunsuz olarak bitirmişti. Operatör Doktor Okan, kafasını kaldırıp gözlem odasındaki kalabalığa doğru baktı. Hastanenin ortakları, yönetim kurulu üyeleri ve başhekim oradaydı. Soldan sağa doğru onları süzerek teker teker baktı ve yüzlerindeki sevinç ve gururu gördü. Gururluydular …

Devamını gör »

Zaman Rüyakülmesi | Oruç Can Hasmaden (Kısa Öykü)

“Uyumuyor muydum? Sanmam… Uyuyor olsaydım uyandığımda uyandığımın farkına varırdım. Peki n’apıyordum?” Kübzül’ün bu sorusu istenmeyen bir uykudan yeni uyanma durumunda en sık sorulan sorulardan olsa da uyumuyordu. Uyusa bunu bilirdik, o ne kadar bilemese de. Hayır, şimdilik o kesinlikle uyumuyordu. Yaptığı şey daha çok Kadim Olan’a karşı gelmek sayılır ve birçoklarının gözünde Yasaklaşmak olarak görülürdü. Bilim insanları ise yaptığının düpedüz …

Devamını gör »

Buzları Çözülmeden | İsmail Yiğit (Kısa Öykü)

“Tavuğu beğendiniz mi? Kim der ki 180 yıldır buzdolabında beklemiş. Sanki yeni boğazlanmış gibi, taptaze.” Annemin yüzüne bakıyorum. Hâlâ cihazları çocukluğunda tanıdığı adlarıyla anıyor. Oysa zaman durdurucu içine koyulan nesneleri dondurmuyor, fişi çekildiğinde çözülecek buzları yok. Bugün öğleden sonra telefonda, -ah anne, benim dilime de senin yüzünden yapıştı, artık telefon mu kaldı- anlık yanıtlayıcıda buzdolabının buzlarının çözüldüğünden bahsettiğinde neyi kast …

Devamını gör »