vampir

Vampir Temasına Bilimkurgusal Dokunuşlar

Eski ve tanıdık korku edebiyatının vampirler, kurtadamlar, Kont Dracula, Frankenstein canavarı, vs. gibi ögeleri, bu konulara yaklaşımın değişip çeşitlenmesiyle kendilerini bilimkurgu sınırları içine geçmiş ve rahatça yerleşmiş halde buluvermekteler… (Hatta zamanında yeni keşfedilmekte olan elektriğin gizemlerinin Mary Shelley’nin hayalgücünde uyandırdığı etkilerin sonucu olan Frankenstein canavarı, adı çok daha sonra konacak olan bilimkurgunun köşebaşlarından birindeki yerini daha doğduğu andan itibaren almıştı bile.)

Vampir olgusu Transilvanya’nın karanlık gölgelerinden taşıp eski ve yeni dünyanın geri kalanına yayıldığında, ilk başlarda yine korku edebiyatının ve sinemasının sınırları içinde kaldı. Ancak son dönemlerde bu temaya çok daha farklı bakış açılarından yaklaşan eserlerle karşılaşıyoruz. Bu konuda göze çarpan en belirgin üç başlığı şöyle sıralayabiliriz:

vampirle görüşme

1- Anne Rice’ın eserleri ve bu romanlardan yola çıkılarak çekilen “Vampirle Görüşme” filminde karakterize edilen vampir tiplemeleri.

Yıllar boyunca okura ve izleyiciye sunulan korkunç, iğrenç, hatta tipsiz vampir suratlarından sonra, Anne Rice hoş bir değişiklik yaparak şekli şemali düzgün, öncelikleri olan, karakter sahibi vampirler tasarlıyor ve geniş kitlelere tanıtıyor.

Bunlardan biri zeki, esprili, sevimli, ama bir o kadar da hırslı ve üçkağıtçı olan Lestat. Fransızca konuşulan bir Avrupa ülkesinin yoksul sokaklarından birinde dünyaya geldiği anlaşılıyor; zenginliğe ve zenginlere karşı olan tavrından, çocukluğunun sefaletine vampir olduktan sonra bile tepki duymaya devam ettiğinin ipuçlarını yakalayabiliyoruz. Bir diğeri olan Louie ise, (insanları ısırmamayı tercih eden sevimli ve seksi uzay gezgini Vampirella’dan sonra) bu kadar geniş bir kitleye ulaşan ilk ‘sağduyulu vampir’ olma özelliğini yakalıyor. Uzun dişlerini duyarsızlığı da aşan sadist bir keyifle kurbanlarının boynuna geçiren klasik vampir tiplemelerinin aksine, Louie’miz açlığını başkalarının kanıyla gidermek zorunda olmaktan dolayı son derece rahatsız.

buffy-the-vampire-slayer

2- “Alien Resurrection”dan tanıdığımız Joss Whedon’un tasarladığı “Vampir Avcısı Buffy” evreni.

Kendi içinde gayet ayrıntılı bir evren tasarımı sergileyen Buffy serisi, vampirler ve diğer bazı doğaüstü yaratıklara hem fantastik, hem de bilimkurgusal özellikler barındıran ilginç bir tarzda yaklaşıyor. Ekibimiz dünyanın birtakım doğaüstü fenomenlerin sık görüldüğü,’Cehennem Ağzı’ olarak adlandırılan bir bölgesinde yaşıyor. Üyeleri arasında vampir avcısı ve gözetmeninin yanı sıra bir kurtadam, bir cadı, Louie tipinde ‘sağduyulu’ bir vampir ve hiçbir doğaüstü yeteneği olmayan normal lise üğrencileri var. (Ne kombinasyon ama..) Bu arada, Buffy evreninin vampirleri ile Anne Rice’ın vampir tasarımları arasındaki birkaç belirgin farka değinmeden geçemeyeceğim. Örneğin Lestat, Louie ve diğerleri ağızlarına kandan başka bir şey koyamazken, Whedon’un vampirleri içki içerek sarhoş olabiliyor, sigara tüttürebiliyor, ilaç kullanabiliyor. Yine Whedon’un vampirleri ‘ısırma moduna’ geçtiklerinde yüzleri metamorfoza uğrayarak vahşi görünüşlü birer maske haline gelirken, Anne Rice’ın vampirlerinde dişlerin hafifçe sivrilerek ortaya çıkması -veya Louie’nin gözlerinin öfkelendikçe parlaklaşıp renginin açılması- dışında pek fazla bir değişim gözlemiyoruz.

Lestat avını kaparak (Bram Stoker’ın yarasaya dönüşerek uçan Kont Drakula’sına öykünürcesine) havaya doğru yükselebilirken, Buffy evrenindeki vampirlerin hiçbirinin uçtuğunu görmüyoruz. Louie ‘sarmısaktan, haçtan ve kutsal sudan hiçbir şekilde etkilenmediğini’ ifade ediyor, ancak Cehennem Ağzı vampirleri her üçünden de bucak bucak kaçıyor. (Örneğin sağduyulu vampir tiplememiz olan Angel’ın cildine kutsal su değdiğinde ciddi biçimde işkence çektiğine, haç gördüğünde irkilerek geri çekildiğine birden fazla kez tanık olabiliyoruz.) Anne Rice vampirleri zaman geçtikçe daha güçleniyor, duvarlarda yürüyebiliyor, insan gözünün izleyemeyeceği hızlarda hareket edebilir hale geliyor; ancak Whedon vampirlerinde ‘hızlı hareket’ gibi bir iddiaya da, yerçekimine meydan okuma alışkanlığına da rastlamıyoruz.

İki alt türün de ortak noktası, günışığından uzak durmak zorunda olmaları. Güneşin ışınları her iki türün de yanarak yok olmasına neden oluyor. Tahta kazıkların Anne Rice vampirleri üzerindeki etkisine dair belirgin bir ipucu yok, ama Whedon’unkiler kıymık bile batsa ani bir reaksiyonla toza dönüşüyor. Her iki alt türün de hızlı iyileşme özelliği mevcut; -tahta dışında- neyle yaralanırlarsa yaralansınlar, tamamen ufak parçalarına ayrılmadıkları veya yanıp iyice küle dönüşmedikleri sürece mutlaka iyileşip eninde sonunda hiç yaralanmamışçasına eski hallerine dönüyorlar. (Hatta Anne Rice vampirlerinden biri olan Claudia bu özellik yüzünden pek sıkıldığı saçlarından bile kurtulamıyor, zira kestiği buklelerinin birkaç dakika içinde eski haline döndüğünü dehşetle fark ediyor.)

Diğer bir ortak nokta, vampir olmadan önceki karakterinizin ve genetik yapınızın nasıl bir vampir haline geleceğinizi belirlemesi. Anne Rice vampirleri arasında, insanken güçlü sezgilere sahip olup vampir olduktan sonra da telepati yeteneği geliştiren örnekler mevcut. Aynı şekilde, durugörü yeteneği olduğu için ailesi ve kilisesi tarafından şeytanilikle suçlanan Whedon vampiri Drusilla, vampir olduktan sonra iyice keskinleşen sezgileriyle gelecekten haberler alabiliyor, yakınlarda yapılacak olan büyülerin adeta kokusunu alarak hazırlıklı olma şansı yakalayabiliyor. (Bu arada gücünün de etkisiyle hafif ‘kayık ve kaçık’ davranışlar da sergilemiyor değil..) Karakter ve hareket tarzı konusunda her iki vampir türünün de insanlığa verdiği ortak mesaj, örnekleriyle belirgin biçimde öne çıkıyor. Tıpkı ‘teknolojik bir gelişmenin iyi veya kötü sonuç vermesinin onu kullanan elin niyetine bağlı olması’ gibi, bir vampirin de erdemli veya aşağılık davranışlar sergilemesi, vampir olmadan önceki karakter özelliklerine, eğilimlerine, düşüncelerine ve yaşam felsefesine göre değişiyor. Anlayacağınız, birçoğunun bu konuda insanlardan hiçbir farkı yok. Cani ruhlu olanlar sadistliklerine aynen devam ediyor; tepkili ve öfkeli olanlar vampir özelliklerini intikam için seferber ediyor; başka yaşamlara karşı zerrece saygı kırıntısı taşıyanlar ise erdemli insanlarla bir araya gelerek hayattaki seçimlerini düzgün biçimde yapabilmek için çaba harcıyor.

3- Marv Wolfman – Gene Colan isimlerinin ortak tasarımı olan “Blade” tiplemesi.

İşte bu üçüncü başlık, vampir kavramını bilimkurgusal platforma en çok yaklaştıran altyapıyı bünyesinde barındıran bir sinema-çizgiroman tasarımına ait. Ana kahramanlardan biri olan doktor, vampirliği tıpkı hemofili veya talasemi gibi bir tür kan hastalığı olarak ele alıyor ve araştırmaya girişiyor. Bu çabasıyla vampirliği ‘henüz bilimsel adı konamamış, ancak yine de doğaüstü olmayan’ başlıklardan biri haline getiren doktorumuz, vampir kanının tıpta yaygın biçimde kullanılan bir kimyasal olan EDTA maddesine karşı anafilaktik reaksiyon (ani ve kan dolaşımını sarsıcı alerji şoku) verdiğini saptıyor. Öte yandan filmin ana karakteri olan Blade, hamile olan annesi doğumundan hemen önce ısırıldığı için yarı vampir, yarı insan olarak doğan ilginç bir tipleme sergilemekte. Vampirlerin genel zayıflıklarını taşımıyor; güneş ışınlarından etkilenmediği için diğer vampirler tarafından ‘gündüzgezen’ lakabıyla anılıyor. Ancak kana olan açlığıyla başı dertte, ve bu konudaki ‘sağduyulu vampir’ tavrı onu Louie, Angel ve eski dostumuz Vampirella’nın saflarına katıyor.

Bu serinin vampirleri de Anne Rice ve Whedon vampirleri gibi güneşe çıkamıyor, hızlı iyileşiyor, yaşlanmıyor ve karakterleri vampir olmadan önceki insani özelliklerine göre belirleniyor. Ancak yüzleri fazla metamorfoza uğramıyor ve uçamıyorlar. Tahtaya olan duyarlılıkları -en azından Blade’in birinci bölümü için- belirgin değil, ancak Blade başlarını vücutlarından ayırdığında öldüklerinden emin olabiliyor. Vampir olgusunun ele alındığı tüm bu tasarımlarda bilimsel sınırlara öyle pek kolay sığdırılamayacak özellikler yok değil elbette… Saçlar ve dişlerdeki ani uzama, kurtadama dönüşüm ve yüz metamorfozundaki ani kemik yapısı değişimleri, tahtayla temas sonucu ani tozlaşma, biyofizik yapıda açıklayıcı bir değişim olmadığı halde yerçekimine meydan okuma gibi özellikler, hücre yapılarının ancak belli bir hızda geçirebileceği birtakım biyolojik süreçlerle açıklanabilmekten oldukça uzak kalıyor. Ancak yine de, etkileyici sahneler ve görsellik hedeflenerek girişilen bu ‘yorum farkları’, vampir olgusunun eskisinden çok daha farklı bir platforma taşınmış olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Bir zamanlar izleyicinin yalnızca ilkel korku duygularına hitap eden -ve artık ‘zamane’ seyircisini korkutmaktan çok eğlendiren- beylik yarasa kırmalarının torunları olan vampirlerimiz, artık bilimsel, psikolojik, hatta sosyolojik ve felsefi açılımlara sahip bilimkurgusal/fantastik senaryoların sağlam birer öğesi haline gelmiş durumdalar.

BUFFY EVRENİNİN VAMPİR TERMİNOLOJİSİNDEN İLGİNÇ ÖRNEKLER

Aşağıdaki sözlük, ‘Vampir Avcısı Buffy’ dizisinin senaryo repliklerinde yer alan bazı sevimli argo ve göndermeleri içermektedir. Eğlenceli bulacağınızı umarak birkaç örneği aktarıyorum:

[tabgroup]
  • Anne Rice Muhabbeti (ANNE RICE ROUTINE)– Azap-çeken-vampir tiplemesi.
  • Sıkıntılı Sessizlik Durumu ((THE) AWKWARD SILENCE THING)– İlişkide tehlike çanları.
  • Arka Koltuktan Annelik Taslamak (BACKSEAT MOTHERING)– Ebeveyn olmayan birinden gelen gereksiz öğütler.
  • Şehrin Kötü Bölümü (BAD PART OF TOWN)– Şehrin iyi bölümünün yaklaşık yarım blok ötesi.
  • Yarasa Sinyali (BAT SIGNAL)– Avcı dilinde tehlike sinyali.
  • Erkek Arkadaşvari (BOYFRIENDLY)– Çıkmak için özel zaman ayırmaya değer.
  • Kır-Ve-Gir-Tipi (BREAK-AND-ENTERISH)– Rahat av giysisi.
  • İtiraz Suratı (“BUT”FACE)– Konuşma sırasında “ama” demek üzereymişsiniz gibi görünen yüz ifadesi.
  • Tarihi Karbonla Tespitli (CARBON DATED)– Modası geçmişliğin de ötesinde.
  • Bir Carrie Durumu ((A) CARRIE)– ’76 yılının korku filmi havasındaki sapık mezuniyet töreni anı.
  • Kaf Gevezeliği (CHATTER IN THE CAF)– Okul kafeteryasına yayılmış lise dedikodusu.
  • Sınıf Koruyucusu (CLASS PROTECTOR)– Müteşekkir sınıf arkadaşları tarafından mezuniyet arefesinde Buffy’ye verilen ödül.
  • Kılıktan Piyango (veya ‘ye kürküm ye’ şansı) (CLOTHES FLUKE)– Özenli giyimin etkisiyle verilen öpücük.
  • Olmadığın Gibi Gel (COME AS YOU AREN’T)– Cadılar bayramı – Halloween.
  • Buruşuk Surat (CREECHY FACE)– Beslenmek üzereyken metamorfoza girmiş vampir.
  • Şifreli ((THE) CRYPTIC)– Bilgi vermeksizin konuşmak (“Şifreli takılmayı kes artık; beni ürkütüyorsun…”).
  • Siber Cadı Topluluğu (CYBERCOVEN)– Bilgisayar donanımlı cadılar.
  • Hantal Mavna Bozması (DEBARGE)– Aklı 80’lerde kalmış, kolları sıvalı sivri yaka gömlek giyen kişi veya vampir; merhum Motown ruhuna gönderme.
  • İnkâr Bölgesi (DENIAL LAND)– Gerçeklerle yüzleşmemek için kaçılan yer.
  • Kötü Yürekli Zombi (EVIL DEAD)– Mahallenin sevimli kan emicisi Spike’ın diğer adı.
  • Evitavari (EVITA-LIKE)– Kendini beğenmiş. 80’lerin çizgiroman ve TV vampir karakterine gönderme.
  • İltihapsız (FESTER FREE)– İçten içe öfkeden kudurmaktan kurtulmuş olmak.
  • Ateşleme düşük ama ağaç canlı (FIRE BAD, TREE PRETTY)– Buffy’nin yorucu bir mücadeleden sonra ambale olan kafasını tanımlama biçimi.
  • Meyve Punçu Bıyığı (FRUIT-PUNCH MOUTH)– Dudağının üzerine kan bulaşmış vampir.
  • Tam Devir Egzorsist Numarası (FULL-ON EXORCIST TWIST)– Kafayı 360 derece çevirebilme yeteneği, peygamberdevesinde veya Linda Blair’de olduğu gibi.
  • Çokbilmiş Makinesi (GEEK MACHINE)– Joyce Summers’ın tamamen uygunsuz jipi.
  • Tanrının Çan Eğrisine Armağanı (GOD’S GIFT TO THE BELL CURVE)– Moron sözcüğünün uzunu.
  • Willy Loman Takılmak (GOING WILLY LOMAN)– Çikolata satarak para biriktirmeye çalışmak; “Bir Satıcının Ölümü” karakterine gönderme.
  • Büyükbaba Soluğu (GRANDFATHER BREATH)– Hoş olmayan koku, aroma.
  • Grr Argh (GRR ARGH)– Joss’un izleyicilerine sunduğu kapanış sözleri.
  • Pratik Kan Paketleri (HANDY CARRYOUT PACKETS OF BLOOD)– Damar içi kan tranfüzyon torbaları.
  • Yürüyen Neşeli Ziyafetler (HAPPY MEALS WITH LEGS)– İnsanlar (vampirler için).
  • İyi Tatiller (HAVE A NICE SUMMER)– Yazan kişinin söyleyecek şeyi olmadığında kullanılan baştan savma yıllık cümlesi.
  • Hormonlar Resmi Geçidi (HORMONES ON PARADE)– Öpüşüp koklaşma moduna takılıp kalmış gençler.
  • Endüstriyel Boy Terapi (INDUSTRIAL-STRENGTH THERAPY)– Ölü insan uzuvlarından Frankenstein canavarı yaratmaya çalışan yeniyetmelerin ihtiyacı olan yoğun psikoterapi seansları.
  • İnsiyatif ((THE) INITIATIVE)– Vampirler, şeytanlar ve diğer acayip varlıkları incelemek üzere kurulmuş devlet destekli, yarı askeri örgüt.
  • Joan Collins Eğilimi (JOAN COLLINS ‘TUDE)– Yılın Kancığı rolüne soyunmuş gibi görünen kişilik, “Dynasty”deki divaya gönderme.
  • Anahtar (KEY, THE)– Boyutlar arasındaki kilitli kapıları açan inanılmaz büyüklükteki enerji kaynağı.
  • Keyser Soze’lenmiş (KEYSER SOZED)– Gerçek bir kötü adam tarafından aslında varolmayan bir kötü adamın varlığına inandırılmak; “Olağan Şüpheliler” filmindeki hayali karaktere gönderme (“Aranızda kendini Keyser Soze’lenmiş gibi hisseden var mı?”).
  • Olmayan Türden Mantık ((THE) KIND OF SENSE THAT’S NOT)– Mantıksız.
  • Teşkilatlı mı, vanilyalı mı (KINKS OR VANILLA)– Kişinin yaramazlık mı, yoksa düzgün seks mi sevdiğini sorma cümlesi.
  • Günışığını Öpmek (KISSING DAYLIGHT)– Güneşin doğuşuyla gerçekleşen vampir ölümü.
  • Laura Ashleyvari (LAURA ASHLEY)– Moda konusunda iri bir pot kırmak; fırfırlı, çiçekli moda tasarımcısına gönderme.
  • Dolap Kapağı Materyali (LOCKER-DOOR MATERIAL)– Lisedeki metal dolapların içine resminin asılmasına hak kazanmış, ciddi erkek arkadaş.
  • Yalnız Gezenler ((THE) LONELY ONES)– Vampirlerin kendilerine verdikleri lakap.
  • Kayıp Haftasonu Yaşamak (LOST WEEKENDING)– Sarhoş olup zamanı unutmak; Billy Wilder filmine gönderme.
  • McPlazma (McPLASMAS)– McDonalds’ın vampir versiyonu.
  • Girişim İçeriğinden Yoksun (MOVE FREE)– İlişkiye gitmeyen, dokunmatik olmayan normal buluşma.
  • Bay Sivri Uç (MR. POINTY)– Kendra’nın Buffy’ye verdiği, iyi şans getiren tahta avcı kazığı.
  • Azap Müziği (veya Batı Arabeski) (MUSIC OF PAIN)– Dinlerken somurtulan müzik; country tarzı (örneğin Patsy Cline’ın “I Fall to Pieces”ı).
  • İsim Etiketli Kişi (NAME-TAG PERSON)– Lokanta veya kafeterya garsonu.
  • İşyerinde Romantik İlişki (OFFICE ROMANCE)– Kural dışı vampir/avcı aşkı.
  • Diş Savurganı, dişlek (OVERBITE)– Vampir (“Çek git, diş savurganı”).
  • Pembe Rancer (PINK RANGER)– Fazla hevesli savaşçı (yani Kendra); Power Rangers çizgifilmine gönderme.
  • Gezegenin Cep Koruyucusu (PLANET POCKET PROTECTOR)– Çokbilmiş kitap kurdu dünyası; Giles’ın sık vakit geçirdiği yer.
  • Sivri Dişli Peri (POINTED TOOTH FAIRY)– Eve çağırılabilen vampir.
  • Prenses Margaret (PRINCESS MARGARET)– Fazla efemine hareket eden İngiliz erkeği (yani Wesley).
  • Araştırma Modu (RESEARCH MODE)– Kitaplara başvurma zamanı.
  • Sabrina (SABRINA)– Genç cadı.
  • Scooby Çetesi (SCOOBY GANG)– Buffy ve ekip arkadaşları; 70’lerin TV çizgifilmi Scooby-Doo’ya gönderme; Canı Çıkmamışların Oyun Grubu.
  • Scully’lik Taslamak ((TO) SCULLY)– “Gizli Dosyalar” dizisinde paranormal fenomenlere bilimsel açıklamayla yaklaşan Dana Scully’ye gönderme: “Herkes bir yana, özellikle senin bana Scully’lik tasladığına inanamıyorum…”
    VAv-Ödev İkili Gösterisi (SLAY-STUDY DOUBLE FEATURE)– Vampir temizleme ve ders çalışmayla geçen tipik bir hafta içi akşamı.
  • Soylent Yeşil (SOYLENT GREEN)– Kafeteryada satılan tanınması imkansız yeşil içecek; 1973 bilimkurgu klasiğine gönderme.
  • Kıvılcım Durumu (SPARKAGE)– Karşılıklı romantik elektriklenme.
  • Örümcek Hissi (SPIDER SENSE)– Cehennem Ağzı bölgesinde birşeyler olmak üzereyken Buffy’nin ense tüylerinin kabarması; Örümcek Adam’ın tehlikeye yönelik sezgi gücüne gönderme.
  • Yeteneksizlik Gösterisi (TALENTLESS SHOW)– Lisede yetenek gösterisi.
  • Geç Kalmışlık (TARDINESS)– Sekizinci ölümcül günah.
  • Karıncalanma Anı (TINGLE MOMENT)– Heyecan verici, titretici olay.
  • Twinkie Savunması (TWINKIE DEFENSE)– Kötü bahane; yanlış hareketin nedeni olarak fazla çikolata yemeyi göstermek.
  • Sevimli İkili (TWOSOME OF CUTENESS)– Birbirine yakışan çift (örneğin Bayan Calendar & Giles).
  • Enayi Ötesi ((THE) UBERSUCK)– İflah olmaz sersem.
  • Ölememiş Vatandaş (UNDEAD AMERICAN)– ‘Vampir’in politik açıdan isabetli tanımı.
  • Dört Teker Üzerinde Vampir Menüsü (VAMPIRE MEALS ON WHEELS)– Tıbbi kan taşıma aracı.
  • İyice Bulandırmak (VAGUE THAT UP)– Pek belirgin olmayan bir açıklamayı daha da anlaşılmaz hale getirmek.
  • Zeppo ((THE) ZEPPO)– Grubun işe yaramaz üyesi, Marx Kardeşlerin unutulmuş olanı (yani Cordelia’ya göre Xander).
[/tabgroup]

Hazırlayan: Özlem Kurdoğlu

Yazar: Konuk Yazar

Bu içerik bir konuk yazar tarafından üretilmiştir. Siz de sitemizin konuk yazarlarından biri olabilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey, kaleme aldığınız bilimkurgu temalı makale ve öykülerinizi bilimkurgukulubu@gmail.com adresine göndermek. Editör onayından geçen yazılarınız burada yayımlanıp binlerce okurun beğenisine sunulacaktır. Gelin bu arşivi birlikte büyütelim...

İlginizi Çekebilir

gelecek oykuler

10 Öykülük Derleme: Gelecek Öyküler

2003 yılında yayımlanan “Gelecek Öyküler”de 10 farklı yazar tarafından kaleme alınan bilimkurgu öyküleri bulunuyor. Okuyan …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et