Seth MacFarlane‘in uzay komedisi The Orville, geride bıraktığı üç sezonluk yayın macerası süresince ciddi meselelerle nasıl başa çıkılacağını bilen bir dizi haline geldi ve bunu yaparken güldürmekten de geri kalmadı. Hatta kısa süre içinde günümüzün ağır ve karanlık bilimkurgularından kaçanlar için eğlendirici bir buluşma noktasına dönüştü. Dizinin bu başarısında, oyuncuların ve hayat verdikleri karakterlerin payı çok büyük. Gelin, en son …

The Search For Spock başlığına sahip bir filmde Spock’ın bulunmama gibi bir ihtimali zaten yoktu. Filmi Leonard Nimoy‘un yönettiği de göz önüne alındığında sorulması gereken asıl soru şu: Peki bu arayış keyif veriyor mu? Cevap, en azından hikaye akmaya başlayana kadar, evet. Malum, bir önceki The Wrath of Khan filminde Spock’ı kaybetmiş, hatta ardından duygusal bir veda töreni bile düzenlemiştik. …

Spock‘ı diğer Star Trek karakterlerinden ayıran önemli bir özelliği vardır. O yarı insan, yarı Vulkan’dır ve davranışları da buna uygun olarak değişiklik gösterir. Vulcan mantık dsiplinine bağlı yaşamaya çalışsa da, zaman zaman insani tarafının önüne geçmekte güçlük çeker. Bu zamanlarda onu kendisinden beklenmeyecek davranışlar sergilerken izleriz. Karakterimiz, ikinci Star Trek filmi olan The Wrath of Khan‘da da böyle bir seçim …

Microsoft, E3 2019’da Halo serisinin yeni oyunu Halo Infinite için tanıtım videosu yayımlayarak Halo hayranlarını sevindirdi. Tanıtım videosuna bakılacak olursa, Halo Infinite ile büyük patlamalara, yabancı gezegenlere ve kalabalık erkek korolarca seslendirilen dramatik müziklere şimdiden hazırlıklı olmakta fayda var. Şirket ayrıca, oyunun 2020 yazında çıkması planlanan yeni nesil Xbox-One oyun konsolu ile piyasaya sürüleceğini açıkladı. Bilindiği üzere yeni konsol çalışmaları, …

Star Trek: The Motion Picture, Star Wars’un ardından 1979 yılında Paramount’un yaptığı büyük tanıtımlarla vizyona girdi. İnsanlar, George Lucas’ın Star Wars’u kadar şaşalı, yüksek ve heyecan verici bir iş bekliyordu. Bunun yerine çok daha durgun, ama aynı zamanda düşündürücü ve görsel olarak da etkileyici bir bilimkurgu klasiği ile karşılaştılar. Ne var ki, serinin hayranı olmayan kitle için film oldukça sıkıcı …

Stargate SG-1, on yıl boyunca televizyondaki en gözde ve popüler dizilerden biri olmayı başardı. Kuşkusuz bu başarının sırrı sadece yaratıcı ekipte değil, aynı zamanda Richard Dean Anderson ile Amanda Tapping arasındaki o muhteşem kimyada gizliydi. İkili en son Galler’deki Comic Con festivalinde bir araya geldi ve Stargate hayranlarının sorularını yanıtladı. Tabii böylesi sevilen bir dizinin iki önemli oyuncusunu birlikte yakalama …

The Next Generation’daki Riker rolüyle tanıdığımız Jonathan Frakes, CBS All Access için çekilmesi planlanan Picard merkezli yeni Star Trek serisinde Patrick Stewart ile birlikte yeniden ekip olmaya hazırlanıyor. Frakes ilk olarak Mart ayında diziye katılabileceğini duyurmuş, ancak o sıralar katılımı resmi olarak onaylanmamıştı. Son gelişmelere göre, Frakes birbirinin devamı niteliğindeki üçüncü ve dördüncü bölümlerin yönetmenliğini üstlenecek. Dizinin ilk iki bölümünü ise …

Sert bilimkurgu ya da  Batı’daki adıyla “hard sci-fi“, bilimkurgunun yaygın alt türlerinden biri. Sert bilimkurguda karakterlerden çok düşünceler ön plandadır. Olay örgüsünün merkezinde gerçekçi, bilimsel ve teknolojik unsurlar yer alır. Örneğin öykünüz bir Ay kolonisinde geçiyorsa, teknolojik konular karakterlerin kişisel yaşamlarından daha öndedir. Bu alt türde etkin biçimde yazabilmek için yazarın genel olarak ilgili bilimsel ilkeler konusunda derin bilgi sahibi olması …

Herhangi bir bilimkurgu animasyonu, son dönemin popüler serisi Rick and Morty‘nin gölgesinde kalmaya mahkum gibi. Evet, Rick and Morty’den keyif almak için yüksek bir IQ’ya sahip olmanız gerektiğine dair sayısız giderli paylaşım gördük. Bu da seyirci üzerinde ne kadar güçlü bir etkiye sahip olduğunun göstergesi. Final Space de açıkça Rick and Morty’den etkilenmiş, ama ikisi de atası sayabileceğimiz Futurama‘nın izlerini taşıyor aslında. Bu …

Aynı zamanda Deep Space Carrier ve 304 olarak da adlandırılan Daedalus sınıfı uzay gemileri, Prometheus‘un ardından tasarlanan ikinci nesil Dünya kökenli uzay gemilerini ifade eder. Bu sınıfın ilk gemisi olan Daedalus‘un adıyla anılırlar. Daedalus sınıfı gemilerin inşası Birleşik Devletler için en büyük önceliktir. Stargate SG-1 “The Ties that Bind” bölümünde Senato Ödenekleri Komitesi, SGC fonlarının % 70’ini bu gemilerin yapımına yönlendirdiğini …