David Lindsay, orta sınıfa mensup İskoç Kalvinist bir ailenin çocuğu olarak 1876 yılında Londra’da dünyaya geldi. Lewisham’daki eğitiminin ardından maddi nedenlerden dolayı üniversiteye gidemeyerek iş hayatına atıldı ve sigorta memuru olarak çalıştı. Başarılı kariyeri, 40 yaşındayken 1. Dünya Savaşı nedeniyle orduya yazılmasıyla yarıda kaldı. 1918’de savaşın bitmesiyle birlikte Cornwall’a taşınan Lindsay, tüm zamanını yazarlığa ayırdı. Ancak o dönem pek de başarılı olduğu söylenemezdi. Daha sonra eşiyle beraber Brighton’da bir pansiyon açmaya karar verseler de umduklarını bulamadılar. Bunu, evlilik hayatında ortaya çıkan ciddi gerginlikler takip etti. Pansiyon, 2. Dünya Savaşı’nda Brighton’a düşen ilk bombayla hasar aldı ve o sırada banyoda olan Lindsay, girdiği şoktan kurtulamadı. Kısa süre sonra da dişindeki bir apsenin enfeksiyon kapması sonucu hayatını kaybetti.
Lindsay’in temel bakış açısını oluşturan şey “asıl gerçeklik” akımıdır ve Viking mitolojisinden etkilendiği kolayca görülür. Hayattayken değeri anlaşılamamış olmasına rağmen, daha sonraları eserlerine olan ilgi artmaya başlamıştır. 1970’de William J. Holloway’in yönetmenliğini yaptığı 35mm’lik “A Voyage to Arcturus” filminin yayımlanması, söz konusu ilgiyi daha da artırmıştır. Yine Harold Bloom da Lindsay’in hayatından ve yazarlık kariyerinden etkilenenlerden biridir. Öyle ki, 1979 tarihli The Flight to Lucifer adlı eserini Lindsay’in A Voyage to Arcturus’undan esinlenerek kaleme almıştır.
Lindsay, az sayıda eseri olmasına rağmen gittikçe tanınırlığı artmış yazarlardan biridir. Günümüzde daha çok ilk romanı olan Arcturus’a Yolculuk (1920) ile tanınır. Eser tuhaf bir şekilde bilimkurgu, fantastik kurgu, felsefe konuları arasında gezinir. İlk beş bölümünde yabancı bir gezegene yolculuğun anlatıldığı eser, bilimkurgu kategorisine sokulmaya yetecek kadar bilimkurgusal örgüler barındırmaktadır. Yazar, 20. yüzyılın başlarında pek beklenmedik bir şey yaparak bir bilimkurgu eserine fantastik kurgu, din, psikoloji gibi konuları başarılı şekilde yedirmiştir. Arcturus’a Yolculuk hakkında belki de söylenebilecek en kısa söz, “Hayaller dünyasında bir benlik arayışı” olduğudur. Bir diğer detay ise, Arcturus’a Yolculuk‘un J.R.R. Tolkien, C.S. Lewis, Michael Moorcock, Philip Pullman gibi pek çok yazarı derinden etkilemesidir. Zaten tanınmasını da J.R.R. Tolkien ve C.S. Lewis’in, Arcturus’a Yolculuk’u bilimkurgu klasiklerden biri olarak tanıtmasına borçludur. Özellikle Michael Moorcock‘un şu sözü, esere duyduğu hayranlığı göstermesi açısından önemlidir:
“İngilizce yazılmış çok az roman Arcturus’a Yolculuk gibi sıra dışı ve etkileyici olmayı başarmıştır.”
Kitapta Gnostizm etkileri görmek mümkündür. Bu ağır Gnostisizm havası, Lovecraft’ın yarattığı Kozmik Korku türüyle de akrabadır. Aynı zamanda Nietzsche ve Schopenhauer gibi düşünürlere de felsefi anlamda yakındır. C.S. Lewis’in Uzay Üçlemesi, gerçekçi eskatolojik yapısının yanı sıra başka pek çok noktada Arcturus’a Yolculuk’tan esinlenmeler taşır. Tuhaftır ki ustalara bile ilham vermiş bu kitap, 600 kopyanın altında satarak ticari anlamda başarılı olamamıştır. Hatta 1970’lere kadar başka bir dile bile çevrilmemiştir.
Yazarın diğer bir eseri olan Sphinx (1923), icat ettiği makine ile rüyaları kaydedebilen genç bir bilim insanının hayatını anlatır. The Haunted Woman (1922), alternatif gerçeklik temalı klasik bir fantastik romandır. Adventures of Monsieur de Mailly (1926), tarihi içeriğiyle dikkat çekerken, Devil’s Tor‘u da (1932) yarı kurgu, yarı felsefi bir tez olarak ele alabiliriz. Özellikle kader, kadim kehanetler, arkeolojik keşifler ve kozmik gizemler üzerine kurulu Devil’s Tor, genç ve güzel bir kadın olan Ingrid Flemming’in bir sonraki kurtarıcı olma yazgısını ve Şeytan Kapısı etrafında oluşan fizik ötesi olayları ele alır. Macera, İngiltere’nin Dartmoor bölgesinde geçer ve dünya üzerindeki hemen her kültürde bulunan “Dünya Anne/Doğa Ana” figürünün tüm evrene uygulanmasına dayanır. Artık O, evrende gücü hissedilen kozmik bir varlığa dönüşmüştür. The Violet Apple and The Witch ise yazarın bir başka fantastik romanıdır.
Arcturus’a Yolculuk, Lindsay’in dilimize kazandırılmış tek kitabıdır. Bu değerli klasik, İthaki Yayınları tarafından “Bilimkurgu Klasikleri” serisi içinde yayımlanmıştır.