Dünden Bugüne Robotlar #2: Sanayi Devrimi

İnsanı dünya üzerindeki diğer canlılardan ayıran en büyük maharetlerinden biri de alet kullanmayı öğrenmesi ve bu yeteneğini sürekli olarak farklı amaçlar için geliştirmesi olmuştur. İnsanlar, binlerce yıl boyunca birçok işi elleri ile gerçekleştirdiler. Bunun yanında bazı aletler de geliştirdiler. Ancak bu aletler “Sanayi Devrimi“ne kadar insanın sadece fiziksel uzantısı olmaktan öteye gidemedi. Dolayısıyla bu döneme kadar insanoğlunun geliştirdiği tüm cihazlar yine insan gücüne bağımlı kaldı.

Sanayi Devrimi, 1760’lı yıllar ile 1840’lı yıllar arasını kapsayan, yeni üretim süreçlerinin kullanımına geçiş sürecini içerir. Bu geçiş el üretim yöntemlerinden makinelere; yeni kimyasal üretim ve demir/çelik üretim proseslerini, buhar gücünün kullanımının artmasını, takım tezgahlarının geliştirilmesini ve fabrika sisteminin yükselişini kapsamaktadır. Tekstil istihdam, üretim değeri ve yatırılan sermaye açısından Sanayi Devrimi’nin baskın sanayi kolu oldu. Tekstil endüstrisi aynı zamanda modern üretim yöntemlerini ilk kullanan sanayi kolu olarak da tarihe geçti.

Sanayi Devrimi İngiltere’de başladı ve o zamanlar teknik yeniliklerin birçoğu da İngiliz adasından çıktı. 18. yüzyılın ortalarına gelindiğinde İngiltere, Kuzey Amerika ve Afrika’daki kolonileriyle küresel bir ticaret imparatorluğunu kontrol eden ve Doğu Hindistan Şirketi’nin faaliyetleri aracılığıyla da Hint Yarımadası üzerinde etkinleşerek dünyanın önde gelen ticari gücü oldu. Sanayi Devrimi’nin en bariz sonucu olarak, ticaret o zamana kadar olmadığı kadar yüksek bir hızla gelişmeye başladı.

Sanayi Devrimi birçok açıdan tarihte önemli bir dönüm noktasıdır. Günlük yaşamın neredeyse her yönü endüstriyel devrim sayesinde bir şekilde etkilendi. Özellikle ortalama gelir ve nüfus, benzeri görülmemiş bir büyüme sergilemeye başladı. Bir grup iktisatçı, Sanayi Devrimiyle birlikte genel nüfus için yaşam standardının tarihte ilk kez tutarlı bir şekilde artmaya başladığını söylerken, diğer bir grup da anlamlı bir şekilde gelişme kaydedilemediğini ileri sürdü. Sanayi devriminin, sonun başlangıcı olduğunu savunanlar ise azınlıktaydı.

Kişi başına düşen Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH), Sanayi Devrimi ve modern kapitalist ekonominin ortaya çıkışından önce geniş ölçüde istikrarlıydı. Kapitalist ekonomilerde kişi başına ekonomik büyüme bu dönemde başladı. Ekonomi tarihçileri, Sanayi Devrimi’nin başlangıcının hayvan ve bitkilerin evcilleştirilmesinden bu yana insanlık tarihindeki en önemli olay olduğu konusunda hemfikirdir. Sanayi Devrimi’nin kesin başlangıcı ve sonu, ekonomik ve sosyal değişimlerin hızı gibi tarihçiler arasında hala tartışılmaktadır. Hızlı sanayileşme ilk olarak, 1780’lerde mekanize iplikçilikle başlayarak İngiltere’de ortaya çıktı. 1800’den sonra meydana gelen buhar gücü ve demir üretimi sayesinde yüksek büyüme oranlarına ulaşıldı. Mekanik yöntemler kullanılarak gerçekleştirilen tekstil üretimi, Büyük Britanya’dan kıta Avrupası’na ve oradan da Amerika Birleşik Devletleri’ne yayıldı.

1850’li yılların başlarına doğru, tekstil konusundaki teknik gelişmeler yavaşlayarak yerini makine innovasyonlarına bırakmaya başladı. 1840 ve 1850’lerde yaygın olarak kullanılan elektrikli telgraf gibi lokomotifler, buharlı tekneler ve buharlı gemiler, sıcak gaz eritme ve benzeri yeni teknolojiler, bugün bildiğimiz hali ile arabaları uzun süre çalıştırmak için yeterli değildi. Daha hızlı bir ekonomik büyüme, 1870’ten sonra, İkinci Sanayi Devrimi adı verilen yeni bir inovasyon grubundan doğdu. Bu taze gelişmeler arasında yeni çelik üretim süreçleri, büyük ölçekli makine takımları üretimi ve buharla çalışan fabrikalarda gittikçe gelişen makinelerin kullanımı yer aldı. Sanayi Devrimi boyunca, teknik gelişmeler altı temel dalga etrafında gerçekleşmiştir:

  1. Dokuma Endüstrisi Dalgası (1765-)
  2. Demir Çelik Dalgası (1800- )
  3. Ulaştırma Dalgası (1820- )
  4. Kimya Çağı, Gübreleme (1850- )
  5. Elektrik Enerjisi Dalgası (1830- )
  6. Benzin Motoru Çağı (1860- )

Bu devrime kadar yapılan üretimin hızı ile devrim sonrası ortaya çıkan üretim hızı arasında uçurum vardır. Yine de ilk endüstri devriminin sonuçları, kendisinden sonra gelecek olan yöntem ve tekniklerin yanında çocuk oyuncağı gibi kalmaktadır. Daha sonradan “Endüstri 1.0” olarak isimlendirilen bu süreç, kendisinden gelecek tüm endüstri devrimlerinin habercisi ve öncüsü oldu.

Sanayi Devrimi’nin neden olduğu değişiklikleri özetlersek :

1. Toplumsal Sınıf Yapısında Değişmeler: Sanayi devrimi Avrupa’da burjuva sınıfının yapı değiştirmesine ve yeni bir işçi sınıfının doğmasına yol açtı. Eski burjuva sınıfına ek olarak fabrika sahipleri de bu gruba katıldı. Burjuva sınıfı artık her ülkede en zengin sınıfı oluşturuyordu. Ancak ülkelerin çoğunda orta sınıf pek çok siyasal ve sosyal haklardan mahrumdu. Bu haklarını elde etmek için 19. yüzyılın bitişini beklemek zorundaydılar.

2. Kentleşme ve Nüfus Artışı: Sanayi devriminin bir başka etkisi de nüfus artışı konusunda oldu. Sanayileşme sayesinde tarım makineleşmiş, böylece aynı miktar toprak daha fazla insanı besleyebilir hale gelmişti. Ayrıca kent sanayisi, tarım sektörü dışındaki insanlara iş sağlayarak daha fazla insanı besleyebilir yeterliliğe ulaşmıştı. Dolayısıyla sanayi devrimi, kentlerde nüfus yığılmalarına da yol açtı. Bu yönelim halen devam etmektedir.

3. Kitle Toplumu: İşçilerin fabrikalarda toplanması ve fabrikaların da kentsel alanlara yığılmasıyla giderek kentler kırsal alanları yutmaya başladı. Bu gelişme tıp bilimindeki yeniliklerle ortaya çıkan nüfus artışı ve bu nüfusu doyurmak için gıda maddesi bulma çabalarıyla birleştiğinde 20. yüzyılın değişmez özelliği olan kitle toplumu tarihteki yerini aldı.

4. Emperyalizm: Sanayileşmenin getirdiği hammadde ihtiyacı ve mamül mallara pazar bulma çabası, hızla sanayileşen devletleri daha yoğun emperyalist politikalar izlemeye itti.

5. Uluslararası Rekabet: Sanayi devriminin bir başka sonucu da hızlı sanayileşen ülkeler arasında başlayan rekabet ve gerginlik oldu. Ülkeler doğal kaynak ve pazar kapmak için adeta yarışmaya başladılar. Bu yarış gitgide artan bir hızla, kanlı ya da kansız savaşlarla günümüze kadar sürdü.

elektrik

Şu andaki sanayi gücü, varlığını ilk sanayi devrimine borçludur desek yanlış olmaz. Bu sanayi devrimi süresince ve hemen sonrasında ortaya çıkan üretim süreçleri, otomasyon veya seri üretim gibi tekniklerden yoksun idi. Makinelerin yaygınlaşmasının yanı sıra, ihtiyaç ve pazar baskısı gibi çeşitli nedenlerle zaman içinde farklı üretim teknikleri geliştirilecekti. Ancak bu teknikler bir sonraki endüstri devrimine kadar bekleyecekti. Bilinenin tersine, endüstrinin yayılması ve gelişimi tüm dünyada homojen olmamıştır. Şu anda bile endüstrisi hiç olmayan ülkeler 1.0, 2.0, 3.0 hatta 1,5, 2,5, 3.5 diyebileceğimiz ara seviyelere kadar çeşitlilik göstermektedir. Bugün bildiğimiz birçok iş kolu ve meslek yaklaşık 200 yıl önce sanayi devrimi boyunca ortaya çıkmış mesleklerdir. Böylelikle basit fiziksel işe dayanan işler giderek karmaşıklaşan ve çok sayıda uzmanlık alanına ayrılan mesleklere dönüştü. Bu dönem 20. yüzyılın başında elektriğin hayatın en belirleyici enerji tipi haline gelmesine kadar sürdü. Elektriği kullanmak, su veya buhardan güç elde etmekten daha kolaydı. Bu sayede makineler, elektrik enerjisi dışında başka bir şeye ihtiyaç duymayan ve portatif cihazlar haline getirilebilecekti.

Konuyu robotlar açısından inceleyecek olursak, kendi güç yeteneği olan makinelerin ortaya çıkması ile robot fikrinin temelleri de atılmış oldu. Ancak, robot kelime sözlüğümüze 1920’lerden önce giremeyecekti. Çünkü insan gibi hareket eden ve düşünen bir makinenin yapılabilir olması fikri için bilim ve endüstrinin bir sonraki seviyeye ulaşması gerekiyordu. Bu da, elektriğin hayatımıza girmeye başladığı 19. yüzyılın sonundan itibaren şekillenmeye başladı. Her ne kadar bilimkurguyu oluşturan hayal gücü çok eski tarihlere kadar dayansa da, robot fikrinin gerçekleşebilirliğinin güçlenmesi için teknoloji dediğimiz kavramın hayatlarımızda büyük ölçüde yer alacağı yılların beklenmesi gerekiyordu. Bu da elektroniğin etkisinin gitgide artan oranda hayatımızda yer almasıyla gerçekleşecekti…

Önceki Sonraki

Yazar: Hamdi Güzeliş

Makine Mühendisi. Dağların, newage müziğin ve bilimkurgunun uzun yıllardır tutkunu. "Turk Seti Team" üyesi.

İlginizi Çekebilir

Helloween robot king

Helloween’in Robot King Şarkısına Bir Bakış

Bilimkurgunun öteden beri rock ve metal müzikle içli dışlı olduğunu bilmeyen yoktur. 80’lerden beri varlığını …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin