Warning
Geleceğin dünyasında yalnızlık, ölüm ve varoluş gibi temaları kısa öyküler aracılığıyla anlatacak olan Agata Alexander, farklı yaşamları da bu öyküleri vasıtasıyla birleştirecek. Henüz hazırlık aşamasında olduğundan filmle ilgili elimizdeki bilgiler maalesef bundan ibaret.
Yönetmenlik kariyerine kısa filmlerle giriş yapan Agata Alexander, Kanada ve ABD ortak bütçeli bir eserle karşımızda olmaya hazırlanıyor. Mena Massoud, Alice Eve, Annabelle Wallis ve Lana Condor gibi oyuncular yapımdaki kısa öykülerde yer alacak.
Glass
M. Night Shyamalan, uzun süren bir düşüşün ardından Split (2016) ile toparlandığının sinyallerini vermişti. Çoklu kişilik bozukluğuna sahip bir kişinin kaçırdığı insanlara işkencelerini konu alan yapım, sürpriz bir son içeriyordu. Son sahnede, bir kafede David Dunn’u kahvesini yudumlarken gördük. Eserlerini sürpriz sonlarla bitirmeyi seven Shyamalan, Split’i Unbreakable (2000) evreni içerisinde tasarlamıştı. James McAvoy ise aynı bedende birçok karaktere hayat vererek zor bir işin altından başarıyla kalkmıştı.
Yıllardır bir klinikte tedavi altında tutulan Elijah Price (Samuel L. Jackson), Dr. Ellie Staple (Sarah Paulson) gözetimindedir. Kliniğe David Dunn (Bruce Willis) ve Kevin Wendell Crumb’ın (James McAvoy) da düşmesiyle Price için planları uygulama vakti gelir. Dr. Staple, bu üçlünün özel yeteneklerinin farkındadır ve onlar üzerinde psikolojik bazı deneyler yapmaya başlar. Price, Crumb’ı kullanarak tesisten kurtulma ve onu kendi planları doğrultusunda yönlendirme amacındadır. Dunn ise, Price’ın tehlikeli planlarını durdurmak ve Crumb’ın korkunç şeyler yapmasını engellemek zorundadır. Güçlü bir oyuncu kadrosuna sahip yapım, Shyamalan’ın yönetmenlik kariyeri açısından oldukça kritik. 2000’de gösterime giren Unbreakable sıra dışı bir süper kahraman filmiydi. Dolayısıyla başarı göstermiş eski formülü yenileyecek olması esere karşı beklentileri de arttırmış durumda.
Escape Room
Adam Robitel yönetimindeki yapım, Cube ve Saw benzeri bir hayatta kalma hikayesi anlatacak. Üstelik bu sefer gönüllü katılımcıların eşliğinde. Bir gün birbirini hiç tanımayan altı yabancıya Minos şirketinden bir davet gelir. Davet kartında, “Gelmiş geçmiş en gerçekçi odadan kaçın ve bir milyon dolar kananın” yazmaktadır. Hem para kazanmak hem de hayatlarında farklı bir heyecan yaşamak için teklifi kabul ederler. Kaçış Odası’nda yer alan bazı bulmacaları çözerek bir sonraki odaya geçmeleri gerekmektedir; fakat bu bulmacalar ölümcüldür ve çözülemediği takdirde canlarına mal olacaktır.
Heyecan dolu bir gerilim vaat eden yapım, bulmaca unsurlarından hoşlananları sevindirecek gibi gözüküyor; ama son olarak Insidious: The Last Key (2018) ile klişesi bol bir korku yapımına imza atan Adam Robitel’e temkinli yaklaşmakta fayda var. Genç oyuncu kadrosuna sahip film, bakalım yeni yılın sürprizlerinden biri olacak mı?
Doom
Id Software tarafından 1993 yılında ilk olarak PC’ye çıktığında –deyim yerindeyse- yer yerinden oynamıştı. FPS türündeki yapım, dönemin ilerisinde grafiklere ve yepyeni oyun mekaniklerine sahipti. Evet, 92’deki Wolfenstein ile benzer oynanışa sahipti ama Doom çıtayı birkaç kat yukarıya taşımıştı. Oyun programcılığı açısından büyük bir başarıydı. Bir devri kapatan ve yeni bir dönemin başlamasına sebep olan Doom, günümüz oyun dünyasının şekillenmesinde önemli bir role sahip.
Oyunda, bir istasyonda şeytani yaratıklara karşı tek başımıza mücadele ediyorduk. 2004’te çıkan Doom oyununda ise Mars gezegeninde benzer varlıklarla çarpışıyorduk. 2005 yılında yine Doom ismiyle gösterime giren ilk oyun uyarlaması, Doom 3’ün kötü bir kopyasıydı. 2016’da piyasaya sürülen yeni oyun, mekanikleri bakımından geçmişine bağlı ve grafiksel anlamda üst düzey bir yapımdı. S.W.A.T.: Under Siege (2017) ve Extraction (2013) gibi elle tutulur işlere sahip olmayan Tony Giglio, bu yeni uyarlamanın senaristliğini de üstleniyor. Doom oyunlarının sıkı hayranlarına hitap edecek yapımı pas geçmekte bir sakınca yok.
The Circuit
Prince Bagdasarian, James Bird, Tim Gagliardo, Mike Philips ve Tum Russ ortak yönetmenliğinde hazırlanacak olan film, on farklı türde on öykü anlatacak. Yapımın ön hazırlığı halen devam ediyor; dolayısıyla öykülerin içerikleri hakkında henüz net bir bilgi yok.
Oyuncu kadrosunda yer alan Doug Jones, en dikkat çekici olan isim; Hell Boy, Pan’s Labyrinth ve The Shape Of Water’da gizemli yaratıkları olağanüstü bir beden diliyle canlandırmıştı. Michael Dorn’u Star Trek: Deep Spice Nine’dan (1993) ve Robert Beltran’ı ise Star Trek: Voyager’dan (1995) tanıyoruz. The Circuit, yılın sürprizlerinden biri olmaya aday bir proje.
Code 8
Jeff Chan’ın 2016’da çektiği aynı isimli kısa filmden uyarlanan yapım, orijinal hikâyeyi zenginleştirecek. Özel güçleri olan insanların fakirlikle mücadele ettiği dünyada Conner Reed (Robbie Amell), annesinin tıbbi tedavisini karşılamak için suç dünyasının güçlü ismi Garrett’e (Stephen Amell) katılır; kendisi ilaç kaçakçılığı yapmaktadır. Suça karışmasıyla Reed, polis güçlerini de karşısına alacaktır.
Militarize olmuş bir polis dünyasını resmeden yapım, Minority Report (2002) benzeri bir şehir manzarası sunacak. Robbie Amell, kısa filmde de rol almasıyla rolünü tekrarlıyor. Stephen Amell yapımın yıldız oyuncusu. Film Jeff Chan’ın ikici uzun metrajlı çalışması olacak.
Dead Space
2008 yılında Electronic Arts yapımcılığında PC ve konsollar için piyasaya sürülen Dead Space, sinemasal referansları (Alien, The Thing) ve bilimkurgu türünü korku unsuruyla harmanlamasıyla kısa sürede klasikleşen bir oyun olmuştu. Isacc Clarke ismindeki mühendisimiz, USG Ishimura maden gemisinden gelen tehlike sinyalini araştırmak amacıyla bölgeye ulaşıyordu. Gemide korkunç olayların yaşandığını gören Clarke, Necromorphs adlı ürkütücü yaratıklardan kurtulmaya çalışıyordu.
Aegis 7 VII gezegeninde yapılan bir kazıda İşaretçi (The Marker) adı verilen bir yapı bulunmuştur. Unitology Kilisesi bu yapıyla yakından ilgilenmektedir ve İşaretçi’nin Dünya’ya götürülmesi gerektiğini savunmaktadır. Isacc Clarke, gemide bulunduğu süre içinde mürettebatı Necromorph’a dönüştürenin İşaretçi olduğunu keşfedecektir. Diego Palma yönetiminde hazırlıkları devam eden yapım, oyunda gerçekleşen olayları konu alacak. Jose Luis Garcia Baylon, Isac Clarke (Isaac Asimov ve Arthur C. Clarke’ın birleşiminden oluşturulmuştur) rolüyle boy gösterecek. Korkutucu olma potansiyeli yüksek olan film, Ekim 2019’a yetiştirilmeye çalışılıyor.
Iron Sky: The Coming Race
Timo Vuorensola yönetiminde 2012’de gösterime giren Iron Sky, Nazilerin 2. Dünya Savaşı’nın sonlarında kendi uzay araçlarıyla Dünya’yı terk edip Ay’a yerleşmelerini konu ediniyordu. Hayli absürt görünen konu, aslında komplo teorilerinden besleniyordu. Ay’da geçirdikleri süre neticesinde silahsal anlamda tekrar güçlenen Naziler, Dünya’yı ele geçirme amacıyla geri dönüyordu.
Bu sefer Hollow Earth (Oyuk Dünya) teorisinden beslenen yapım, Nazilerin tekrar Dünya’yı ele geçirme planlarını yansıtacak. Ay’daki üsleri onarılamayacak hasarlar aldığından, Hitler önderliğinde Dünya’nın derinliklerine yerleşirler. Ay üssünde yaşanan yıkımdan kurtulmayı başaran Obi Washington (Lara Rossi), beraberindekiler ile yerin merkezinde konumlanan şehirde hayatta kalan başkalarının olabileceğini keşfeder. Gösterini 2016’dan bu yana ertelenen film, bu kez 2019’da izleyici karşısında olacağının sözünü veriyor. Popüler komplo teorilerini tiye alan yapısıyla yüksek eğlence vaat ediyor. Kim bilir belki de bir sonraki devam yapımında “Düz Dünya”ya da el atarlar. Üstelik Alman yapımı film, bir öncekine göre daha yüksek bir bütçeyle geliyor.