Film İncelemeleri

stalkerbg

Stalker Üzerine Bir Değerlendirme

Tarkovski’nin Stalker adlı filminin bilimkurgu kapsamına girip girmediği konusunda anlaşmazlık söz konusu. Bana kalırsa Stalker, bilimle maneviyat ilişkisini ele almak bakımından ucundan kıyısından da olsa bilimkurguya dâhil. Yine de daha çok felsefî bir eser. Tren istasyonuna yakın bir evde yaşayan çift büyüsü bozulmuş bir Dünya’da, Sovyet kahverengisi diyebileceğim tonlarda, sıkıcı, rutin, donuk bir yaşam sürdürmektedir. Ailenin erkeği, herhangi bir maddi …

Devamını gör »
Kin-dza-dza

Distopik Bir Rus Bilimkurgu Komedisi: Kin-Dza-Dza!

Kişisel olarak sürrealist sanatla aram pek iyi değil… Hele iş bilimkurguya gelince daha da tutuculaşıyorum. Sırf konusu uzayda geçiyor ve içinde zaman yolculuğu (ya da garip makineler) var diye yazılan her kitaba ya da çekilen her filme bilimkurgu denmesine karşıyım. Bilimkurgunun biraz ciddi olması gerektiğine inanırım. Yine de öyle eserler var ki, apaçık biçimde parodi ya da alegori olmasına ve …

Devamını gör »

Bir James Cameron Bilimkurgusu: The Abyss

Kanadalı yönetmen James Cameron, okyanusların derinliklerine tutku ile bağlı olan bir isim. Terminator, Ailens, Titanic, Avatar gibi önemli yapımlara imza atan Cameron, 2012’de bu tutkusunu cesareti ile birleştirir ve Avustralyalı mühendisler tarafından yaratılan Deepsea Challenger adlı denizaltıya atlayıp dünyanın tabanı olarak adlandırılan Mariana Çukuru’na dalar. Cameron, Pasifik Okyanusu’nda bulunan ve yaklaşık on bir kilometre derinliğe sahip bu noktaya, son elli …

Devamını gör »

Tanrılar ve İnsanlar Arasındaki Sınır: Prometheus’un Ateşi

Prometeus‘un hikâyesini hepimiz biliriz. Yunan Mitoloji‘sinde insanı yaratan ve tanrılardan ateşi çalıp insanlara bilimi, yaratıcılığı ve uygarlığı veren titandır. Prometeus’un bu yaptığı cezasız kalmaz ve Kafkas Dağı‘nda zincire vurulur. Her gün bir kartal gelip Prometeus’un karaciğerini yer, geceleyin ise karaciğer yeniden oluşur. Böylece her gün katlanılmaz bir acıya maruz kalır. Prometeus, insanlık tarihinde cesaretin, bilgeliğin, yeniye yönelik arayışın bir simgesine …

Devamını gör »

Irkçılıkla Karşılaşan Uzaylılar: District 9

1982 yılında Güney Afrika’nın Johannesburg şehrinin üzerinde ansızın bir uzay gemisi belirir. Boyut olarak neredeyse bir şehir büyüklüğündedir ve şehrin üzerinde sabit bir halde durmaktadır. İnsanlar uzay gemisiyle herhangi bir iletişim kuramaz ve sonunda devlet yetkilileri uzay gemisine çıkıp araştırmak ister. İçeriye girdiklerinde, neredeyse açlıktan ölmek üzere olan, sefil bir haldeki uzaylılar ile karşılaşırlar. Uzaylılar, görünüm olarak dev karidesleri andırmaktadır. …

Devamını gör »

Bilimkurguya Hippi Yaklaşım: Dark Star

Kült yönetmen denilince akla ilk gelen isimlerden biri John Carpenter’dır. Kült tanımını sonuna kadar hak eden bir yönetmen. Gerçekleştirdiği yapımlara kendi kişisel yorumunu katmayı bilmiş ve eserlerindeki müzikleri bizzat kendisi bestelemiştir. Halloween (1978) ile ilk eli bıçaklı katilin olduğu “Teen-Slasher” örneğini vermiş, The Fog (1980) ile kasabanın sisleri içinden çıkan gizemli varlıklarla bizi korkutmuş ve sinema tarihinin en başarılı yeniden …

Devamını gör »
a_boy_and_his_dog

Post-Apokaliptik Bir Kara Komedi: A Boy and His Dog

A Boy and His Dog (1975), L. Q. Jones’un Harlan Ellison’ın Nebula ödüllü öyküsünden beyaz perdeye aktardığı post-apokaliptik bir kara komedidir. Don Johnson, Jason Robards ve Susanne Benton gibi oyuncuların yer aldığı film, Golden Scroll ve Hugo ödüllerine sahiptir. Filmde nükleer savaş sonrası harap bir dünya anlatılırken Fallout ve Bioshock Infinite oyunlarını anımsatan bir manzara resmedilir. George Miller da Mad …

Devamını gör »

Geleceğin Arkeolojisi: The Time Machine

Zamanda yolculuk hepimizin hayallerini süsleyen bir düşünce. İçinde yaşadığımız zamandan sıyrılıp geçmişe veya geleceğe gitmek, insanlığın gelişiminin nasıl bir seyir izlediğini görme isteğimizi yansıtıyor. Bu yüzden zamanda yolculuk düşüncesi yaşadığı çağdan sıkılan ve bir başka dünya arayan insanın merakını da simgeler. Tarihi değiştirme arzusu insan iradesini durmaksızın kamçılamaktadır çünkü. Zaman yolculuğu, insanı tarihe yaklaştırıp benliğini inşa etmesine yardımcı olur. Olası dünyaların çeşitliliği fikri ütopik ve devrimci unsurlar …

Devamını gör »

George Melies’yle Ay’a Yolculuk

George Melies‘nin (1) 1902 tarihinde çektiği filmi Le voyage dans la lune (Ay’a Yolculuk) sinema tarihindeki önemli filmlerden biridir. Bunun birkaç sebebi var. Her şeyden önce ilk bilimkurgu filmidir. Yanı sıra görsel efekt ve animasyon ilk kez bu filmde kullanılmıştır. Film sinema tarihindeki ilk uyarlamalardandır ve gerçekten sinema henüz 7 yaşına bile yeni girmişken böylesine bir projeye girişmek, Melies’ye diğer …

Devamını gör »

İstila Korkumuz: War of the Worlds

H.G Wells’in 1898’de yayımladığı unutulmaz romanı The War OF The Worlds (Dünyalar Savaşı), popüler anlamda yükselişini, Orson Welles’in 1938 yılında radyoda yapmış olduğu bir sunum neticesinde kazandı diyebiliriz. Welles’in, Marslıların Dünya’yı işgalini konu olan radyo tiyatrosu o kadar inandırıcıydı ki, programı dinleyen çoğu Amerikalı anlatılanların gerçek olduğuna inanıp kısa süreli bir panik yaşamıştı. Daha sonra roman sinemaya ilk olarak 1953 yılında Byron Haskin yönetiminde uyarlandı. …

Devamını gör »