Bilimkurgu Kulübü Bu Sitede Gelecek Var!
22 Mart 2233 yılında Iowa, Amerika, Dünya Gezegeni’nde doğan James Kirk, George Kirk ve Winona Kirk’in 2 çocuklarından biridir. George Samuel Kirk adında bir erkek kardeşi vardır. Yıldız Filosu’nun en ünlü kaptanıdır. USS Enterprise ve USS Enterprise B’nin kaptanı olarak tanınır. James Kirk küçük bir kaza nedeniyle doğması gereken zamandan 1 ay önce doğmuştur. James ismini anne tarafından büyük babasından, Tiberius ismini ise baba tarafından büyük babasından almıştır.
2238 yılında Vermont’da büyük annesi ve büyük babası ile kalırken Mors alfabesini öğrenmiştir. Çocukluk yıllarında babası Goerge’un Yıldız Üssü 2’ye atanması sonucu onunla çok az görüşüyordu. 2246 yılında Kirk ve ailesi Tarsus IV gezegenine yerleşti. Aynı yılın ekim ayında gezegende bir kıtlık krizi patlak verdi. Bunun üzerine Vali Kodos, gezegen halkının yarısının öldürülmesini emretti. Neyse ki Kirk, Kevin Riley tarafından kurtarıldı ve onunla birlikte kaçtı. Tarsus IV’ten ayrılan Kirk Ailesi, 2247 yılında Orion ırkının Grex gezegenini boşaltması üzerine oraya taşındı.
Küçük yaşlarda Tarsus IV ve sonrasında yaşadığı olaylar nedeniyle asabi olan James Kirk, Kaptan Robert April, Amiraller La Forge ve R. Mallory’nin kendisini Yıldız Filosu Akademisi‘ne girmek için desteklemesi sonucu, 2250 yılında 17 yaşında iken Akademiye kayıt oldu. Kendisine destek veren önemli kişileri hayal kırıklığına uğratma korkusu yaşayan Kirk, akademinin ilk yılında yüksek notlar alabilmek için çok çabaladı. Bu hırsıyla diğer öğrenciler arasında inatçı olarak ünlendi. Akademideki ilk iki yılı boyunca Thomas Clayton ile aynı odada kalan Kirk, Clayton’un ayrılması üzerine Robert Jordan ile beraber kalmaya başladı.
Akademideki ilk günleri hem keyifli hem de üzücü geçmişti. Ruth Bonne ile romantik ilişki yaşayan Kirk, Sean Finnegan tarafından da zorbalık görüyordu. Akademinin Eskrim takımında da oynayan Kirk, öğrenci olduğu yıllarda bir mekikle Golden Gate köprüsünün altından uçmuştur. Akademideki ikinci yılındaysa, ilk sınıf öğrencilerine Federasyon tarihi dersini vermek için öğretmen olarak atandı ve bu sayede saygınlık kazandı. Ayrıca savaş eğitimi esnasında kazanılması imkansız olan Kobayashi Maru testini kazanarak dikkatleri bir anda üzerine çekti. Şöyle ki Akademi’de bu testi kontrol eden kız Kirk’ten hoşlanmaktaydı. Kirk kızın kendisine olan sevgisini kullanarak testin ayarları ile oynayıp hile yaptı. Hilesi daha sonra ortaya çıkan Kirk, “kazanmak için her şey mubahtır” diyerek, imkansıza inanmadığını dile getirdi. Akademi’de bir çok başarısı bulunmaktadır.
SC937-0176CEC seri numarası ile Birleşik Gezegenler Federasyonu Yıldız Filosu’nda göreve başladı. 2250 yılı dolaylarında Teğmen Finney ile arkadaşlık kurdu ve Asteğmen rütbesine terfi etti. USS Republic gemisinde Ben Finney ile beraber hizmet veren Kirk, arkadaşı Finney’in yaptığı bir hata yüzünden kınama cezası aldı ve terfi listesinde en son sıraya düştü. 2255 yılında teğmenliğe terfi etti. Genç bir teğmen olarak, Neural gezegenini ziyaret etti. Bu James Kirk’in ilk gezegensel göreviydi. Kirk bu ziyaret esnasında gezegenin yerlilerinden biriyle arkadaş oldu. Raporunda ise ilkel, fakat gelecek vaat eden bir ırk olduklarını ve doğal evrimlerine karışılmaması gerektiğini söyledi.
2257 yılında Kaptan Garrovick’in komutası altında görevine başladı. Bu, Kirk’in bir yıldız gemisindeki ilk derin uzay göreviydi. USS Farragut isimli gemide silah subayı olarak görev aldı. Aynı yıl USS Farragut, Tycho IV gezegeninde, Dikironium Bulut Yaratığı ile karşılaştı. Yaratık, kaptan da dahil olmak üzere gemi mürettebatından 200 kişiyi öldürdü. USS Farragut’un kayıtlarına bakıldığında, Teğmen Kirk kendisini suçluyordu. Çünkü Kirk, yaratık bilincini kaybettiğinde geminin Fazer bankalarını ateşleyememişti. Fakat geminin ikinci kaptanı bu görüşe katılmayarak ‘’Teğmen Kirk nadir bir cesaret örneği sergileyen iyi bir subaydır’’ ifadesini kullandı. 2250’li yıllarda teğmen olarak Yıldız Filosu Akademisi’nde eğitmenlik görevine başladı.
James Kirk’in Yıldız Filosuna hizmeti 2250’nin sonlarından 2260’ın başlarına kadar sürekli terfi alarak devam etti. Yıldız Tarihi 1312.4’den önce ise ismi bilinmeyen bir geminin komutanlığını yaptı. James Kirk, tarihler 2265’i gösterirken, 32 yaşında USS Enterprise (NCC 1701) isimli Constellation sınıfı yıldız gemisinin komutasını Kaptan Christopher Pike’dan devraldı. Enterprise’ın 2265’ten 2270 yılına kadar kadar süren tarihi 5 yıllık keşif görevini icra etti ve bu görev sayesinde, hem kendisi hem de Enterprise efsanevi bir şekilde anılmaya başlandı. Kaptan Kirk’in ilk büyük adımı extra-galaktik bir sondayı almaya çalışırken yaşadığı felakettir. Bu 5 yıllık seferler sırasında başından bir çok olay geçen Kirk, Klingonlar ve Romulanlar gibi büyük düşmanlar ile de karşılaştı. Çıkan çatışmalarda uyguladığı zekice taktik ve manevralar sayesinde, galaksinin Alfa ve Beta çeyreklerinde yaşamış en iyi kaptanlardan biri olarak ün saldı.
2266 yılında; Yıldız Tarihi 1512.2’de USS Enterprise, Kaptan Balok’un devasa uzay gemisi Fesarius ile karşılaştı ve böylece Birleşik Gezegenler Federasyonu ve Birinci Federasyon arasında ilk temas sağlanmış oldu. İki kaptan da birbirleri ile barışçıl bir görüşme yaptı ve karşılıklı kültür ve bilgi değişimi yaşandı. 1709.2’de görünmezlik cihazı ve güçlü parçalayıcı silahlar ile donatılmış bir Romulan Yırtıcı Kuşu, Romulan Tarafsız Bölgesindeki Dünya karakollarına saldırarak onları yok etti. Federasyon olayı araştırması için James Kirk komutası altındaki USS Enterprise’ı olay yerine gönderdi. Romulanlar ile yapılan bu çatışma sonrasında Kaptan Kirk ve mürettebatı, Romulan’ların neye benzediklerini gören ilk Yıldız Filosu subayları oldular. Kirk 2267 yılında, 3.Dünya Savaşı sırasında genetik olarak değiştirilen askerlerden Khan ile karşılaştı. Çok zorlayıcı geçen karşılaşma sonrasında Khan ve askerleri, Ceti Alpha V isimli gezegene terk edildiler.
Karakter yönünden ele alacak olursak, karşımızda Yıldız Filosu kurallarını pek takmayan bir kişi buluyoruz. Kaptan Kirk hareketi seven biridir. Çok inatçı ve kararlı bir kişiliğe sahiptir. Gezegen yüzeyi görevlerine neredeyse her zaman katılırdı. Yerinde duramayan kişiliğiyle, bir diplomat değil bir askerdir. Diplomatik yönden de kötü sayılmaz. Fakat çoğu zaman bir olay sırasında anlaşma yerine saldırmayı düşünür. Saldırgan oynamayı çok seven bir kaptandır. Yakışıklı olmasının ona çok yararı dokunur. Bir çok farklı dövüş sanatını bilmekte ve kimyadan da çok iyi anlamaktadır.
Çok zeki ve sinsidir. Yaptığı hileler düşmanlarını hep zora düşürmüştür. Savaşı nasıl kazanacağını çok bilir. Kıvrak zekası sayesinde bir çok defa Klingonları mağlup etmiştir. Karakteri canlandıran William Shatner’in mizacından olsa gerek, çok garip mimikleri ve hareketleri vardır. Aynı zamanda asi sayılır. Çoğu zaman Yıldız Filosu kurallarını hiçe sayar. Dostu Spock’ı kurtarmak için Enterprise’ı çalıp Amirallik rütbesinin elinden alınması onlarca örnekten sadece biridir. Mürettebatıyla da çok samimidir. Özellikle en iyi arkadaşları olan birinci subayı Spock ve Doktor McCoy ile diyalogları tebessüm sebebidir. Tabii çok çapkın biri olduğunu söylemeye bile gerek yok.
Kaptan Kirk, Enterprise’ın 5 yıllık görevini tamamladıktan sonra 2270 yılında Dünya’ya döndü. Dönüşünden sonra görevini yüksek başarılar ile tamamladığı için Tümamiral rütbesine terfi etti ve Yıldız Filosu operasyonlarının şefi olarak San Francisco’daki Yıldız Filosu Karargahı’nda 2.5 yıl sürecek görevine başladı. 2270’li yıllarda V’ger krizinin ortaya çıkması üzerine Amiral Kirk, kullanılabilir tek gemi olan Enterprise ile birlikte olay yerine ulaştı. V’ger isimli devasa obje ve etrafındaki enerji alanı yoluna çıkan her şeyi yok ediyor ve rotası Dünya ile kesişiyordu. Enterprise ile olaya el koyan Kirk, görevini başarıyla tamamlayarak Dünya’yı kurtardı ve 2270’li yılların sonlarına kadar sürecek olan yeni görevine başladı.
Amiral Kirk olarak tekrar Atılgan’ın komutasını devraldı. Daha sonraları bir kez daha Khan ile uğraşmak zorunda kalan kahramanımız, Spock’ın ve Khan’ın ölmesi üzerine Dünya’ya döndü. Dönüşünden bir süre sonra, Doktor McCoy’un garip davranışlar sergilemesi ve yaşanan bir dizi olay üzerine dostu Spock’ı aramak için Enterprise’ı çaldı. Dostunu bulan Kirk, Dünya’ya döndüğünde Amirallik rütbesi söküldü ve tekrar kaptanlık rütbesine düşürüldü.
Emekliliğinden kısa bir süre sonra Kirk ve arkadaşları Montgomery Scott ve Pavel Chekov, Excelsior sınıfı Enterprise B’nin kaptanı John Harriman’ın onur konukları olarak kısa bir gezintiye çıktılar. Gezinti sırasında geminin bazı silah ve savunma sistemleri tam olarak monte edilmemişti. Gezintiye başladıktan kısa bir süre sonra acil yardım çağrısı alan Enterprise B olay yerine gitti. El Aurian isimli bir ırkın mültecilerini taşıyan gemiler, garip bir enerji fırtınasının ortasında kalmışlardı. Bu enerjiye Nexus adı verilmişti. Nexus kim tarafından yapıldığı bilinmeyen ve doğal olmadığı sanılan bir enerji kümesidir.
Kirk’in tavsiyesi üzerine Scott ve Chekov kurtarma görevine başladılar. Bu sırada Nexus’un çarpması sonucu gövde ağır hasar aldı ve Kirk Nexus’un içine atladı. Mürettebat tarafından öldü sanıldı. Bu olaydan yıllar sonra, 2371 yılında Nexus yine geldi. Galaksi Sınıfı Yıldız Gemisi Enterprise D’nin Kaptanı Jean-Luc Picard olay yerine ulaştı. Kaptan Kirk’in Nexus’un içinde yaşadığını anlayan Picard onu kurtardı. Fakat yaşanan bir dizi olay sonucu Kirk, üzerine düşen demirler nedeniyle hayatın kaybetti. Öldü, fakat arkasında bir çok hikaye bırakan bir efsane olarak anılmayı sürdürdü. Klingonlar ile barışı sağlayan, defalarca Dünya’yı kurtaran hep oydu. Öldükten yıllar sonra bile, düşmanları da dahil herkes tarafından saygıyla anılan bir isim olarak kaldı.
8 Mayıs 2009 yılında vizyona giren Star Trek isimli sinema filmiyle Star Trek evreninde bir kırılma yaşandı. Zira bu alternatif evrende karakter gelişimleri farklılıklar göstermektedir. Örneğin Kaptan Kirk’in olması gerekenden çok daha kısa sürede kaptanlığa yükselmesi ve babasının kendisi doğmadan önce ölmesi gibi alternatif gerçeklikler oluşmuştur. Bu yeni evrende Romulan sistemi süpernova yüzünden yok olmak üzeredir. Vulcanlı Spock bunu durdurmak için söz verir fakat başarısız olur. Bunun üzerine Nero isimli bir Romulan gemisi ile geçmişe gider ve Vulcan gezegeninin yanında bir kara delik oluşturup gezegeni yok eder. Bu olaylar sonucunda Vulcan nesli büyük oranda azalır ve hatta tükenme noktasına gelir. Yeni nesil Star Trek evreni, bundan sonra gelişen olayları anlatmaktadır.
Hazırlayan: Halil Furkan Türkmen
