2150 Evrensel Dünya Egemenliği. LiveYork City…
“Sally şu ekranı kapatır mısın? Artık uyumam gerekiyor.”
“Bir saniye lütfen, George…”
“Yaşlandınız mı? Ölmekten mi korkuyorsunuz? Bunca zaman çalışıp çabaladınız. Peki ne için tüm bunlar? Birikimlerinizi değerlendirmek artık sizin elinizde… Siz de Livecorp’a uğrayın. Ölümsüzlük artık sadece seçkinlere özel bir protokol değil. Sayemizde tüm yurttaşlarımız artık bu protokolden faydalanabilecek. İlk kez yapılacak uygulamanın şerefine sizi bir çekilişe davet ediyoruz. Çekiliş sonucunda kazanan üç talihli ölümsüzlük protokolünden tamamen ücretsiz olarak yararlanabilecek. Haydi, şanslı yurttaşları görelim… Çekilişi kazanamazsanız sakın meraklanmayın. Tüm seçenekleri görmek için sizleri Livecorp bürolarına bekliyoruz. Size uygun bir seçenek mutlaka vardır. Livecorp Yaşam Enstitüsü. Sizi ölümsüz kılar.“
“Duydun mu, George? Livecorp şirketi… Hizmetlerini tüm yurttaşlara açmış. İsteyen herkes şirketin sunduğu seçeneklerden yararlanabilecekmiş. Üstelik bunun şerefine bir çekiliş düzenliyorlar. Ölümsüzlük artık bir hayal değil!”
“Sally şu ölümsüzlük saçmalıklarına inanıyor musun sen? İsteseydi Tanrı herkesi ölümsüz kılardı zaten. Tanrı aşkına görmüyor musun? Bunlar puan tuzağından başka bir şey değil. Bu lanet olası şirketler elimizde olan her şeye göz dikmişler. Şu lanet şeyi kapatıp yatıp uyusana artık! Zaten tüm gün bir hayalet gibi peşimizdeler lanet olası şeytanlar!”
2150 yılına girildiği günlerde Livecorp Yaşam Enstitüsünün yetkilileri büyük uğraş ve çabaları sonucu hükümetin onayını alarak büyük bir karara imza attılar. O güne kadar gizli bir protokolle yalnızca dünya çapındaki zenginlerden oluşan bir avuç seçkinin yararlanabildiği “Yaşam iyileştirme” hizmetlerinden artık sıradan yurttaşlar da yararlanabilecekti. Tabi ki bu hizmetlerden yararlanmak için yüklü miktarda coin puanlara sahip olmak gerekiyordu. Livecorp bu maliyeti karşılayamayacağını düşündüğü sıradan yurttaşlar için alt düzeyde çeşitli seçenekler hazırlamıştı. Sıradan yurttaşlara sunulan seçenekler arasında yaşlanma belirtilerini ortadan kaldırarak ömür boyu pürüzsüz bir tene sahip olma, erimeyen güçlü kaslar, sürekli mutluluk hissi, süper bir zeka ve hafızaya sahip olma, yaratılmış macera ve zevk dolu anılar, bitmek tükenmek bilmeyen fiziksel güç gibi seçenekler bulunuyordu.
O gün Sally’nin altmışıncı yaş günüydü. Haberi aldığında bir an için heyecanlanmıştı Sally. Ne de olsa Livecorp ona Tanrının bahşetmediği bir hediyeyi sunmaktan bahsediyordu. Üç kızını yıllar önce kendi elleriyle toprağa vermenin hüznünü yaşayan Sally ölümün ne demek olduğunu çok iyi biliyordu. Dünyanın acımasız ve adaletsiz yüzüyle oldukça erken bir yaşta karşı karşıya gelen Sally birileri ölüp giderken birilerinin parasıyla ölümsüzlük satın alabilmesi karşısında kin ve nefretle doluydu. Kahrolası duygusuz robotların egemenliği altına giren lanet olası dünyada zengin piçlerin genetik kodlarıyla oynatarak kendilerini ölümsüz kıldıklarını hep duyardı ama George’u buna bir türlü inandıramamıştı. Tanrı inancına sıkı sıkıya bağlı olan George böylesi bir adaletsizliğe Tanrının izin vermeyeceğini düşünürdü. Ona göre insan türü evrenin en mükemmel türüydü. Dünyamızı yapay zekalı robotların ya da insan benzeri makinelerin yönettiği filan yoktu. Bunlar hep o hükümet karşıtı eşitlikçi egaliterlerin uydurmalarıydı. ‘Eşitlikmiş! O da ne’ derdi hep George. Bunu tanrı bile yapmadı. Eğer o isteseydi herkesi eşit yaratırdı fakat görünen o ki o, benim diğerlerinden bir farkım olmasını istemiş!”
George’un aksine Sally tam bir eşitlikçiydi. O tanrı inancını kaybedeli çok olmuştu. İnsanlar yapay zekalı siberhuman dedikleri türü yarattıkları zaman… Her ne kadar bunu açık bir şekilde George’a söyleyemese de Sally’e göre eğer varsa da Tanrı onları terk edeli uzunca bir zaman olmuştu. İnsanlar Tanrı’yla yarışıp yeni bir tür yaratmaya karar verdiklerinde Tanrı onları kaderleriyle baş başa bırakmıştı.
Artık yapamazdı. Hayatını, olmadığını düşündüğü hayali bir güçten yardım dilenerek geçiremezdi. Bir şeyler yapmanın tam sırasıydı ve beklediği fırsat tam da ayağına gelmişti.
Ertesi sabah uyanır uyanmaz hemen şirketin bürolarından birinin yolunu tutan Sally belki de hayatındaki son şans olan bu fırsatı iyi kullanmak istiyordu. Büronun önü inanılmaz derecede kalabalıktı. Nerdeyse yürüyemeyecek kadar yaşlı insanlar, ölümsüz olmayı arzulayan genç ve alımlı bayanlar, hüzün dolu gözlerle dolu annelerinin ellerini çekiştiren hastalıklı küçük çocuklar, dilenciler, fahişeler ve zenginler. Burası adeta mahşer yerini andırıyordu. Büronun hemen önünde birkaç radikal dinci ellerinde “Tanrıya saygılı ol!” pankartıyla bir gösteri bile düzenlemişti…
Sally buradaki birkaç saatlik bekleyişin ardından ışıltılı ve parlak reklamların ve holografik reklam kızlarının çekiliş davetleri arasından süzülerek şirket çalışanlarından birinin masasına oturmayı başardı. Oldukça heyecanlanmıştı. Bir an için heyecandan kalbinin duracağını hissetti. Ama şu anda kendisine ölümsüzlük vaad edilen bir masada ölmenin hiçte sırası değildi hani…
“Hoş geldiniz Bayan Sally.” Dedi önündeki formu okuyan görevli. “Sanırım çekiliş için buradasınız?”
“Evet ama…”
“Evet?”
“Aslında önce hizmetleriniz hakkında biraz bilgi almak isterim. Yani bilirsiniz. Bu konuda hiçbir bilgim yok ve eşimin söylediklerine bakılırsa tüm bunlar tam bir saçmalıkmış…”
“Anlıyorum Bayan Sally. Öncelikle Livecorp oldukça güvenilir bir şirket. Geçen yıl yapılan güvenirlik anketlerinde birinci sırayı alarak dünyanın en güvenilir firmaları arasına adını yazdırdı. Lew Trampa, Sly Staklone, Maidon Jackson gibi ünlülerin çoğuna hizmet vermekteyiz. Bu konuda rahat olabilirsiniz. Hizmetlerimize gelince… Şirketimiz müşterilerinin mali durumlarını da göz önüne alarak bir dizi seçenek hazırladı ve bunlardan en az birisinin size uygun olacağına eminim.”
“Ha evet. Çok güzelmiş. Peki neymiş bu hizmetler sorabilir miyim?”
“Evet Bayan Sally, şöyle bir bakalım… Seksüalite, Moda-tasarım, Beyin aktiviteleri, Sağlık, Yaşlılık hizmetleri… Evet işte buradaymış. Şimdi kataloğumuza bir göz atalım. Sistemden görebildiğim kadarıyla emeklisiniz öyle değil mi Bayan Sally.”
“Evet efendim.”
“Hesabınızda tam olarak 4500 coin puan görünüyor. Ayrıca üzerinize kayıtlı bir daire ve bir de eski model bir flycar var öyle mi?”
“Evet efendim.”
“Peki. Mal varlığınıza şöyle bir göz attığımızda borçlanma ve kredilerle birlikte yaklaşık 10000 coinlik bir limitiniz olduğunu görüyorum. Bu durumda size önereceğim üç hizmet var. Yaşınızı ve yaşadıklarınıza da göz önüne alırsak ki bildiğiniz üzere size verdiğimiz formu doldurarak size dair her türlü ayrıntıyı bilme ve kullanma hakkını bize tanıdınız; evet gördüğüm kadarıyla kızlarınızı erken yaşta kaybetmişsiniz ki bu büyük bir acı anlamına gelmekte. Şirket olarak size ‘acı dolu anıları silme ve daima mutlu hissetme’ paketini önerebilirim. Bu paketi satın aldığınızda yaşadığınız tüm acıları unutacak, kızlarınızı hiç kaybetmemiş gibi hissedecek ve bugünden sonra hiçbir şekilde hiçbir şey için acı çekmeyeceksiniz.
“Evet, kızlarım onlar çok…”
“İkinci seçeneğe gelince… Sağlık sistemindeki genetik bilgileriniz ve DNA analizine göre eğer talihsiz bir kazaya uğramazsanız tam olarak altı ay altı günlük bir ömrünüz var Bayan Sally… Şu anda –sanırım siz henüz bilmiyorsunuz- ölümcül genesori hastasısınız ve anladığım kadarıyla hastalığınız nedeniyle son günleriniz oldukça acılı geçecek. Fakat üzülmeyin Livecorp bunu da halleder. Eğer isterseniz şirketimiz burada devreye girerek bu hastalıktan kurtulmanızı sağlayabilir ama sizin de takdir edeceğiniz üzere bu fiyata ölümsüzlük paketinden yararlanamazsınız. Yani sizin anlayacağınız Bayan Sally bu paketten yararlansanız bile sonuçta yine öleceksiniz… Kayıtlarımıza bakılırsa bu paketi satın alırsanız bu hastalıktan kurtulacaksınız ve bu da hasar görmüş bazı hücrelerinizin yenileceği anlamına geliyor. Fakat hayati organlarınızın hücrelerindeki yapısal bozulmalar nedeniyle bu hastalıktan kurtulsanız bile en fazla 5 yıl 7 ay daha yaşayabilirsiniz. Tabi hatırlatmamda yarar var. Bu seçenekten faydalanabilmek için yaklaşık olarak kırk bin coin daha bulmanız gerekecek. Gördüğüme göre eşiniz Bay George Clamp… Bu parayı onun malvarlığından karşılayabilirsiniz…”
“Demek altı aylık bir ömrüm var… Peki, üçüncüsü” dedi Bayan Sally gözlerinden süzülen bir damla yaşla birlikte…
“Üçüncüsü, üçüncüsü” diye mırıldandı masa başındaki görevli bayan duygusuzca önündeki holografik görüntüler arasında bir şeyler ararken… “Hah işte buldum. Üçüncü seçenek Bayan Sally net artı 3 yıllık yaşam paketi. Bu paketi seçerseniz seçtiğiniz andan itibaren net olarak artı üç yıllık bir ömre daha sahip olacaksınız. Yine tekrar ediyorum. Eğer bu süre içinde bir saldırıya uğramasanız ve başınıza ölümcül bir kaza gelmezse bu, bu andan itibaren yaklaşık 3 yıl 6 ay 6 gün daha yaşayabileceğiniz anlamına geliyor. Fakat belirtmeliyim Bayan Sally bu fiyata genesori hastalığından kurtulma seçeneği dahil değil. Yani bu paketi seçtiğinizde az önce belirtmiş olduğum genesori hastalığından kurtulmuş olmuyorsunuz. Paketin süresinin bitiminden hemen sonra hastalığınız başlayacak ve paketin bitiminden sonra kalan altı ay altı günlük ömrünüzü bu hastalıkla geçirmiş olacaksınız. Fakat meraklanmayın. Livecorp hep yanınızda. Üç yılın sonunda eğer coin puanlarınız yeterli olur ve siz de hizmetlerimizden memnun kalırsanız paketi yenilemek istediğinizde yüzde on indirimle bu hizmetten yeninden faydalanabilirsiniz. Evet, Bayan Sally seçim sizin?”
Bayan Sally oldukça üzgündü. Cebinden çıkardığı peçeteyle gözyaşlarını silerken karşısındaki insan-robot karışımı ne idüğü belirsiz yaratıkla göz göze geldi. “İnsanlar” demişti George bir keresinde. “İnsanlar Tanrının işine karışmamalı. Eğer insanlar bir gün yapay bir insan yaratırlarsa işte o zaman kendi cellatlarını yaratmış olacaklar. Ve böylece Tanrının gazabını üzerlerine çekmiş olacaklar. Tanrının gazabının ne olduğunu biliyor musun Sally? Tanrının gazabı insanları terk ederek onları kendi kaderleriyle baş başa bırakmasıdır.” Belki de George haklıydı. Karşısında durup hayatını, acılarını, duygularını, yaşantılarını kısacası onu gerçek bir insan yapan her şeyi birer puan-coin olarak değerlendiren bu duygusuz yaratığın bir cellattan farkı yoktu. Tıpkı insana benzeyen ama asla bir insan olamayacak kadar duygusuz olan bu yaratığın “insan” türünün mutluluğuyla ilgili en küçük bir derdi yoktu. Onun tek derdi insanların sahip oldukları her şeylerini sömürebilmekti sadece…
Bayan Sally gözlerinden süzülen acı ve kederle yoğrulmuş gözyaşları eşliğinde, kendisinden cevap bekleyen görevliye sordu “Peki ya ölümsüzlük seçeneği?”
“Ölümsüzlük… Evet Bayan Sally, o da paketlerimiz arasında yer alan bir seçenek ama bu seçenek için kredi limitinizin yetersiz olduğunu görüyorum. Ölümsüzlük seçenekleri için en az bir milyar coinlik bir servetinizin olması şart. Ve görebildiğim kadarıyla sizin böyle bir servetiniz yok. Üzgünüm Bayan Sally.”
…
“Bayan Sally?”
“Size sunduğumuz seçeneklerin hangisinden yararlanmak istersiniz Bayan Sally?”
“Bayan Sally?”