Genel

uzay astronot mitokondri

Uzay Yolculuğu Mitokondriye Zarar Veriyor

Mitokondri, hücrelerin içinde bulunur ve enerji sağlayan organellerdir. Enerji üretiminin yanı sıra hücreler arası iletişimde de büyük rol oynar. Beyin hücreleri, kalp, karaciğer ve kaslarda yer alır. Dolayısıyla güçlü mitokondriye sahip olmak, güçlü bir vücuda ve güçlü bir beyne sahip olmak demektir. Uzun uzay yolculukları çeşitli fiziksel sorunlara neden olur. Görünüşe göre hepsinin ortak bir kaynağı var ve bu da …

Devamını gör »

Dünya Dışı Yaşam Arayışında Kritik Bir Eşikte Olabiliriz

Birçok insan, astronomların her gece teleskoplarının başına geçip uzaylılardan gelen sinyalleri aradıklarını sanıyor. Ancak, ne yazık ki durum pek böyle değil. 60 yıl önce başlamış olan Dünya Dışı Yaşam Arayışı (SETI) bile kendisini destekleyecek fonlar ve teleskop zamanı bulmakta zorlanıyor. 1980 ve 1990’larda, bazı kongre üyeleri SETI araştırmalarına tahsis edilen o yetersiz fonları bile bir savurganlık örneği olarak eleştirip, kısıtlanması …

Devamını gör »

2021 Yılında Beklediğimiz Bilim Olayları

Elbette en önemli temalar İklim Değişikliği ve COVID-19 aşıları yönündeki araştırmalar olacak. 2020 senesi hem sağlığımızın kıymetini hem de bilimin gücünü anladığımız bir yıl oldu. İki ucu keskin bir bıçak olan bilimin, cahilliğin elindeyken yıkıcılığını 2. Dünya Savaşında nasıl gördüysek, bilgeliğin elindeyken de yapıcılığına en net şekilde 2020 yılında şahit olduk. Yapılan proje duyuruları ve açıklamalar ile mevcut gelişmeler ışığında …

Devamını gör »

Isaac Newton’ın Çığır Açıcı Buluşları

Isaac Asimov bir kitabında, “Tüm zamanların en büyük bilim insanı kimdir?” sorusuna tereddütsüz olarak “Isaac Newton” yanıtını vermişti. Geçenlerde yapılan “bütün zamanların en büyük bilim insanı kimdir?” soruşturmasında ise Einstein’dan sonra ikinci sırada yer alıyordu. Peki, 1642 yılında doğup 1726 yılında ölmüş olan bu büyük bilim dehasının hâlâ bu kadar ön sıralarda yer almasının nedeni neydi? Newton, her biri kendi …

Devamını gör »

Bilimkurguda Plüton

1930 yılında keşfedilen Plüton, Güneş Sistemi ailesinin en uzak ve en küçük gezegeni sıfatını yıllar boyunca taşımıştı. 2006 yılında gezegenlik tacı elinden alınıp cüce gezegenliğe tenzil-i rütbe yapılsa da o halen çoğu kişi için gönüllerin gezegeni. Uluslararası Astronomi Birliğinin (International Astronomical Union) kriterlerine göre yıldızının etrafında dönmesine rağmen yörüngesinin civarını temizleyecek ölçüde güçlü kütle çekimine sahip olamayan gök cisimleri “cüce …

Devamını gör »

Mars Yeni Evimiz Olacak mı?

Roma mitolojisindeki savaş tanrısına ithafen adlandırılmış olan Güneş Sistemi’nin Güneş’ten itibaren dördüncü gezegeni: Mars. Phobos ve Deimos adları verilmiş iki küçük uydusu olan Kızıl Gezegen (yüzeyindeki yaygın demir oksitten dolayı kızılımsı bir görünüme sahiptir), yörüngelerine oturmuş üç uzay gemisine (Mars Odyssey, Mars Express ve Mars Reconnaissance Orbiter) ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca yüzeyinde pek çok uzay aracını ağırlamıştır. Tüm bu çabalar, uzay …

Devamını gör »
Proxima Centauri Sinyal

Proxima Centauri’den Geldiği Düşünülen Bir Sinyal Yakalandı

Geçtiğimiz günlerde Breakthrough Listen‘dan bir grup araştırmacı, gizemli bir sinyal yakaladığını duyurdu. Sinyalin Proxima Centauri civarından geldiği düşünülüyor. Proxima Centauri, Güneş’e en yakın yıldız sistemi ve 4 ışık yılı uzaklıkta. Sinyali bu kadar heyecan verici kılan şey de, bu yıldızın etrafında gelişmiş bir medeniyetin olabileceği ihtimalini güçlendirmesi. Elbetteki haber net bir kanıt sunmuyor. Yine de heyecanlanmamak elde değil. Heyecana neden olan sinyal, Wow! sinyali ile …

Devamını gör »

Bilimkurgunun Unutulmaz Dünyaları

Bilimkurgu, robotların insan hayatında yer aldığı, uzaylıların olduğu, zaman yolculuğunun gerçekleştiği, insanların klonlandığı ve daha akla gelmeyecek türlü türlü teknolojinin varlığıyla bugüne dek ilgi odağı olmuştur. Tüm bunların yanında kurgusal gezegenler de bilimkurgu filmlerinde ve kitaplarında çok önemli bir yere sahiptir. Yazarların Dünya’dan esinlenerek kurguladığı gezegenler de gelecek uzay yolculukları ve yeni keşifler için birer fener olma özelliği taşımaktadır. İklimleriyle, …

Devamını gör »

Işık Hızına Yaklaşabilseydik Ne Olurdu?

Çocukken Supermen’in mermiden hızlı gittiğini öğrenmek bizi büyülemeye yeterdi. Bir tabancadan çıkan merminin peşinde, savrulan pelerini ve tek yumruğu belinde bir Supermen görüntüsü zihnimizde yer etmişti. Supermen’in hızı merminin hızının yarısı ise, o zaman merminin Supermen’den uzaklaşma hızı da yere göre olan hızının yarısı olacaktı. Mermiden iki kat hızlı gidiyorsa, mermiye yetişip sonra da onu geçebilirdi. Başka bir deyişle, Supermen’in uçuş …

Devamını gör »
solarpunk

Bilimkurgunun Aydınlık Yüzü: Solarpunk

Bilimkurgunun temelde yaptığı şey alternatif gelecekleri – ya da dünyaları – hayal etmemizi sağlamaktır. Peki, bu gelecek tasavvurları her zaman iç karartıcı olmak zorunda mı? Şöyle bir gelecek sahnesi hayal edin: Burning Man tarzı punk giysileriyle bir genç, yeşillikler içinde, güneş panellerinden oluşturulmuş bir çadırın önünde duruyor ve burası orman değil, bir metropol. Editör ve spekülatif kurgu yazarı Sarena Ulibarri’nin, yenilenebilir enerji kaynaklarıyla …

Devamını gör »