Kedileri bir cümle ile tarif edin desem ne dersiniz? Bu soruyu bana sorarsanız şöyle cevaplarım: Kediler, gözünüzü üzerlerinden ayırdığınızda size küçük sürprizler yapmaktan hoşlanan yaramaz ve sevilesi canlılardır. Tüylülerdir. Sırnaşıklardır. Umursamazlardır. Ayrıca gizemlilerdir. Akıllarından neler geçtiğini anlamak çoğu zaman mümkün değildir. Gecenin bir yarısı olmadık yere miyavlayıp sizi ürküttükleri ya da insan gibi sesler çıkarıp tüylerinizi dilen diken ettikleri olur. Dünyadaki en garip varlıklar oldukları söylenebilir.
Elbette bu küçük memeliler, binlerce yıldır bize arkadaşlık eden, yalnızlığımızı paylaşan eşsiz yaratıklardır. Ne yazık ki zaman zaman, özellikle de Orta Çağ Avrupa’sında şeytanın dostu olarak görülüp, uğursuz kabul edildikleri olmuştur. Doğu’ya doğru gittikçeyse bu durumun tersine döndüğü görülür. Bu güzel canlılar, örneğin Antik Mısır’da el üstünde tutulmuştur. Büstleri, heykelleri yapılmıştır. Hatta öldükten sonra da yaşamaya devam edebilmeleri için mumyalanmışlardır. Halk arasında hala nankör ve güvenilmez olarak görülseler de, bu küçük hayvanlar, bugün de evimizi paylaştığımız can arkadaşlarımızdır.
Kedilerin bir diğer özelliği de entelektüel canlılar olmalarıdır. Öyle olmasa bunca yazar neden bu canlıları sevip evine alsın ama değil mi? İsterseniz gelin, artık yazımızın esas konusuna geçelim ve kedilerle içli dışlı olan bilimkurgu yazarlarının fotoğraflarına birlikte bir göz atalım.
Amerikalı yazar Stephen King, korku ve gerilim romanları ile anılsa da aklına gelen her konuda öykü ve romanlar kaleme almıştır. Bunların içinde Cep, Buick 8 ve Şeffaf gibi bilimkurgu sayılabilecek romanlar da vardır.
King bu fotoğrafta, Hayvan Mezarlığı adlı romanının film uyarlamasında, ölümden dönen Church’ü canlandıran kedi ile birlikte.
Bilimkurgu ve fantezi edebiyatının en önemli yazarlarından biri kabul edilen Ursula K. Le Guin, ülkemizde daha çok Yerdeniz serisi ile tanınır. Roman ve öykü yazarlığının yanında makale ve şiir de yazmakta, çevirmenlik yapmaktadır. Bu fotoğrafta Hugo ve Nebula ödüllü yazarı, kucağında sevimli bir kedi ile görüyoruz. Böyle besili bir kediyi taşımak pek de kolay olmasa gerek.
Müfit Özdeş, bilimkurgu yazarı ve çevirmendir. Son Tiryaki adlı öykü kitabı ile Metis Bilimkurgu Serisi’nde yer alan tek Türk’tür. Yine Metis Yayınları’ndan çıkan, Bülent Somay’ın derlediği Asker Kaçağı adlı öykü seçkisinde, Philip K. Dick ve Alfred Bester gibi isimlerin arasında kendisine yer bulmuştur. 2001 Türkiye Bilişim Derneği Öykü Yarışması’nda, Firar adlı öyküsüyle birinciliğe layık görülmüştür. Nostromo Bilimkurgu Dergisi’nde pek çok yazısı ve öyküsü yayımlanmıştır. Şu sıralar değerli yazılarını Bilimkurgu Kulübü ile paylaşan Müfit Özdeş, fotoğraftan da anlaşılacağı gibi bir kedi severdir.
Birçok sanatçı ve bilim adamı yetiştirmiş bir aileden gelen Aldous Huxley, yirmili yaşlarının başında şiir ve öykü yazmaya başladı. 1921 tarihli Krom Sarısı adlı eseriyle edebiyat dünyasına adım attı. Yazar, daha çok distopik romanı Cesur Yeni Dünya ile tanınır. Kurgu olmayan kitaplar da kaleme almıştır. Huxley’i bu fotoğrafta, omzunda sevimli bir kedi ile görmekteyiz.
Ray Bradbury okumak bir panayırda eğlenmekten farksızdır. O düz yazının şairidir. Bilimkurgu ve fantezi edebiyatın en büyük isimlerinden biri olarak kabul edilir. 2012 yılında aramızdan ayrılan Bradbury’nin en bilinen eseri Fahrenheit 451’dir. Roman, işi kitapları yakmak olan Guy Montag isimli bir itfaiyecinin, kitapları kurtarma çabasını konu edinmektedir. Bu fotoğrafta usta yazarın, çalışırken kedisi tarafından merakla izlendiğini görüyoruz.
Mizahı bilimkugu ile birleştiren Douglas Adams, tanınmadan önce inşaat işçiliği, kümes temizlikçiliği gibi işlerde çalışır. BBC’de yayınlanan Otostopçunun Galaksi Rehberi adlı radyo oyunu ile üne kavuşur. Oyun daha sonra kitaba dönüşür. Hayranları, 2001 yılında aramızdan ayrılan yazarı anmak için 25 Mayıs’ı Havlu Günü olarak ilan etmişlerdir. Adams’ı bir kedi ile yakalayınca hemen galerimize kattık.
Ahmet Ümit’in lanetlenmiş yaratıcılardan biri olarak gördüğü Edgar Allan Poe, ölümlerle dolu karanlık ve kısa bir hayat yaşasa da ardında ölümsüz öyküler bırakmayı başarmıştır. Şiirin yanında gotik, korku ve polisiye türünde öyküler yazmıştır. Hans Pfaall’ın Duyulmadık Serüveni, Bay Valdemar Vakasındaki Gerçekler, Von Kempelen’in Buluşu gibi bilimkurgu öyküleri de kaleme almıştır. Kara Kedi en ünlü öykülerinden biridir. Poe’yu bu illüstrasyonda omzunda bir kedi ile çalışırken görmekteyiz.
George Orwell, İngiliz edebiyatının en önemli kalemleri arasında yer alır. Stalin rejimini eleştiren Hayvan Çiftliği ve distopik bilimkurgu romanı Bin Dokuz Yüz Seksen Dört ile tanınan George Orwell, zorlu bir yaşam sürmüştür. Bertrand Russell’ın, “Daha az acılı bir dönemde yaşasaydı, yaşamaktan mutluluk duyardı,” dediği Orwell’ı, ellerinin arasında kara bir köpek ve omzunun üzerinden bakan meraklı bir kedi ile gülümserken görüyoruz bu fotoğrafta.
Isaac Asimov ve Arthur C. Clarke ile birlikte bilimkurgunun üç büyük isminden biri sayılan Robert A. Heinlein, eserleriyle birçok defa Hugo ödülüne layık görüldü. Science Fiction Writers of America tarafından verilen Büyük Usta Ödülü’nün ilk sahibi oldu. 1959 yılında kaleme aldığı Yıldız Gemisi Askerleri adlı romanı, militarizm ve faşizm savunusu yaptığı iddiasıyla olumsuz eleştirilere maruz kaldı. Gençlik yıllarında çekilmiş bu fotoğrafta Heinlein, bir yandan kitaplarını kurcalıyor, bir yandan da kedisiyle oynuyor.
Tam adıyla Philip Kindred Dick, sevenlerinin tabiriyle PKD, eserlerinde, “Gerçek Nedir? Gerçekten de sandığımız kişi miyiz? Hatırladıklarımız gerçek olmayabilir mi? Aynı anda iki gerçeklik olabilir mi?” gibi sorular sormuştur. Elbette bunda uyuşturucu kullanmasının ve zihinsel problemlerinin de payını yadsımamak gerekir. Yüksek Şatodaki Adam, Androidler Elektrikli Koyun Düşler mi, Mars’ta Zaman Kayması, Ubik önemli eserleri arasında sayılabilir. Bilimkurgunun bu aykırı ismini, bu fotoğrafta kedisiyle birlikte görüyoruz. Bunun, PKD’in bu sevimli canlılarla çekilmiş tek fotoğrafı olmadığını da hatırlatalım.
Amerikan bilimkurgu edebiyatının en verimli yazarlarından biri olan Frederik Pohl, 1939’dan hayata gözlerini yumduğu 2013’e kadar bilimkurgu edebiyatının bir neferi oldu. Galaxy Science Fiction ve onun kardeş yayını olan If dergilerinde görev yaptı. Farklı isimler kullanarak öyküler yazdı. Hugo ödüllü büyük ustayı, bu fotoğrafta kedisini kucaklarken görüyoruz.
Bu hesap, artık hayatta olmayan bir yazara aittir. (1980-2021) Bilimkurgu Kulübü emektarı. Yalnız bilimkurguyla değil, korku ve çocuk edebiyatıyla da ilgili. Stephen King'in sadık okuyucusu. Ray Bradbury'nin büyük hayranı. 80'lere ait korku filmlerinin tutkunu.