Modern Mehdi Anlatısı Olarak UFO Olgusu #3

UFO olgusunun modern çağda kazandığı mistik boyut, artık gözlemlerle veya hükûmet raporlarıyla açıklanabilecek sınırların ötesine geçmiş durumda. Dünya dışı zihinlerle temas kurduğunu iddia eden topluluklar, günümüzde bu varlıkları ruhsal kurtuluşun rehberleri olarak konumlandırıyor. Geleneksel dinlerin sunduğu kutsal figürlerin yerini “yıldız kardeşliği”, “ışık varlıkları” ve “kozmik öğretmenler” gibi kavramlar almış durumda. Bir nevi UFO’lar, göksel bir araçtan ziyade inanç sistemlerinin merkezine yerleşen modern bir mit hâline geldi.

Bu bölümde listemizi genişletmeyi, UFO veya dünya dışı varlıklarla ilişkilendirilmiş yeniçağ tarikatlarını incelemeyi sürdürüyoruz. Kimi gruplar meditatif iletişim seanslarıyla “galaktik federasyonlardan” mesajlar aldığını ileri sürerken, kimileri ise uzay kökenli kurtuluş doktrinleri geliştiriyor. Aslında her biri, modern insanın anlam arayışını gökyüzüne, bilinmeyene, hatta yıldızlar arasındaki olası kurtarıcılara yönelten aynı temel dürtüden besleniyor.

Order of the Solar Temple (OST)

Order of the Solar Temple (Tapınak Güneş Tarikatı), 1980’lerin ortasında İsviçre’de kurulur. Fransa ve Kanada’nın Fransızca konuşulan Quebeq eyaletinde örgütlenir. Kurucuları Joseph Di Mambro ve Luc Jouret, örgütü Orta Çağ Tapınak Şövalyeleri’nin ruhani mirasının modern bir devamı olarak konumlandırır. Hem mistik Hristiyanlık hem Yeni Çağ spiritüalizmi hem de astroloji ve UFO inançlarını bir araya getirerek üyelerine karmaşık bir inanç sistemi sunarlar. Tıpkı diğerleri gibi dünya yaşamının yozlaşmış olduğuna inanırlar. Yalnızca seçilmiş kişiler ruhsal olarak ışığa geçebilirler. Ölümden sonra ruhlarının Sirius yıldız sisteminde bir yerde yeniden bedenleneceğine inanır, buna kozmik yükseliş adını verirler. 

Joseph Di Mambro ve Luc Jouret, yıllar içinde hem karizmatik hem de mutlak otorite sahibi liderler olarak üyeleri üzerinde derin bir psikolojik etki kurarlar. 1990’ların başlarında Kanada polisi kimi bürokrat ve siyasilere suikast hazırlığında olduğunu tespit ettiği bir örgütün peşine düşer. Soruşturma OST üyelerine kadar uzanır. Evlere baskınlar yapılarak Kanada’da yasaklanmış suikast silahları ele geçirilir. Soruşturma diğer ülkelere, grubun finansal varlık ve işlemlerine uzanır. 

Tarikat üzerinde artan baskı liderlerin tıpkı Peoples Temple olayındaki gibi Sirius’a göç etme zamanının geldiğine karar vermelerine yol açar. Bunun için tek yol ölümdür. Ölüm, üyelerin göksel vücut adını verdikleri bir forma geçişin kapısıdır. Grup liderleri Ahit isimli dört mektup hazırlar. Buna göre grup üyeleri üçe ayrılır. Arkada bırakılmamak için öldürülecek hainler, kendi canını alamayacak kadar zayıf oldukları için yardımla Sirius’a göç edecek ölümsüzler ve gönüllü intihar eden bilinçliler. 

Di Mambro’nun emriyle cinayetler 30 Eylül 1994’te başlar. O gece Quebeq eyaletinin Morin-Heights kentinde üç aylık bir bebek de dâhil olmak üzere üç kişilik bir aile katledilir. 1994–1997 yılları arasında İsviçre, Fransa ve Kanada’da düzenlenen toplu intihar ve cinayetler sonucu yaklaşık 74 üye hayatını kaybeder. Bulunan kimi cesetlerin konumlandırılması bir ritüeli çağrıştırmaktır. Bazı mahallerde ölümlerin sayısı on dördüncü yüzyılda yakılarak öldürülen Templar şövalyelerinin sayısıyla ilişkilendirilir. Kurucular Jouret ve Di Mambro da Salvan/İsviçre’de ölü bulunan yirmi beş kişi arasındadır. 

Superior Universal Alignment (SUA) 

SUA, Valentina de Andrade adlı Arjantin doğumlu bir spiritüalist tarafından 1980’lerde Brezilya’da kurulur. Kuruluş mesajı bu tür kültlerin hepsinde görüldüğü gibi dünya dışı kozmik enerji tarafından Andrade’ye iletilmiştir. Andrade’ye göre evren yüksek bilinçli enerjilerle doludur. İnsanın enerji ruhu bu evrensel yüksek enerjilerle uyumlu veya uyumsuz olabilir. Dünya, evrensel enerjiyle uyum için hizalanma dönemine girmek üzeredir. Bu hizalanmaya uygun davranmayanlar elimine olacak ve bir tür cehennemi çağrıştıran yeniden doğum döngüsüne girecektir. 

Andrade yetiştirdiği kozmik öğretmenlerle öğretisini Brezilya’da kapalı toplantılarla yayar. Düzenlediği kozmik enerjiyle uyumlanma/hizalanma seansları ilgi görür. 1980’lerde Altamira/Brezilya’da evrensel uyum kampları kurar.

Bu arada Altamira çevresinde kayıp çocuk vakaları artar. 1989-1993 arasında on dokuz çocuk ortadan kaybolur. Polis bazılarının cesedine ulaşır. Cesetlerin bir kısmında cinsel organların kesildiği tespit edilir. Soruşturmada ipuçları SUA’ya kadar uzanır. Savcılara göre Andrade, cinayet ve organ kesme eylemlerinin emirlerini kozmik arınma ilkesi doğrultusunda bizzat vermiştir. Enerjisinin yozlaştığı tespit edilen çocuklar Dünya’nın kozmik enerjiyle hizalanması için kurban edilmiştir. Andrade hakkında yakalama kararı çıkarılır. Ama Andrade, Arjantin’e kaçar. Yıllar sonra, 2002’de Brezilya’ya dönüşte yakalanıp yargılanır. Cinayet ve mutilasyon emirlerini Andrade’nin verdiği ispatlanamaz. Andrade serbest bırakılır ama SUA’nın bazı üyeleri suçlu bulunarak hüküm giyer.

Ortak Anatomi

Sonu trajik olsun olmasın bütün UFO tarikatları, diğer modern çağ dinleri gibi belirli bir formül ve formasyona sahip gibi görünüyor. Seçilmiş kişiyle tek tanrılı dinlerdeki gibi Tanrı değil, dünya dışı üstün bir gücün temsilcisi konuşuyor. Müstakbel lider dağ ya da orman gibi kimsenin olmadığı bir yerde bir uzay gemisi, kozmik bir ışık görüyor. Bu dünya dışı üstün varlık müstakbel lidere yozlaşmış, kirlenmiş, yoldan, hizadan çıkmış bir dünyada kurtarıcı olarak seçildiğini söylüyor. Bir dönemin, döngünün sonunda olmak, her şeyin bitecek ya da yeniden başlayacak olması yine ortak noktalardan biri. Seçilmiş kişi, aşağı yukarı bu çerçevede vaazlarına başlıyor. Hemen daha yolun başında kendine, kendini teyit edecek bir ortak buluyor. Etraflarına bakıp gördükleri olağanüstü işaretleri birbirlerine söylüyor, önce birbirlerini inandırıyorlar. Vaazlarını bu güçlü inançla veriyorlar.

Seçilmiş kişi, yüksek uzaylı uygarlıkla temaslarını sadece onun ulaşabildiği yüksek bir frekans üzerinden kurup aldığı mesajları üyelere aktarmaya devam ediyor. Kendilerine öyle inanıyorlar ki gülünç bulunma olasılıklarını umursamadan konuşuyor, yazıyorlar. Kimi aynı mekânda kimi ülkeyi dolaşarak toplantılar yapıyor. Sabır meyvesini veriyor. Biri, sonra birileri daha katılıyor aralarına. Yakıtı derin bir inanç olan vaazlar etkisini gösteriyor. Artan dinleyici sayısı, yeni adaylar üzerinde vaazın etkisini güçlendiriyor. Birbirlerini teyit etmeye, inançlarını birbirlerinin inancı üzerine inşa etmeye, bir tür psikolojik Ponzi oyunu oynamaya başlıyorlar. Elbette hayatından memnun olmayan, travma yaşamış, bir anlam arayışı olanları kolay ikna ediyorlar. Çünkü toplantıların duvar ilanlarına bakıp yer ve mekânı not edenler, aslında bir kurtarıcıya inanmaya hazır, daha önce bu tür oluşumları deneyimlemiş, sadece O’nu bekleyenlerden oluşuyor.

Vaiz belki onlara duymak istediklerini söylüyor: Başka bir yerde daha iyi bir dünya var. Geleneksel dinlerde aradığını bulamayanlara tam da uzay çağına yakışan yepyeni bir öğreti sunuluyor. Bu öğretide Tanrı ya da Elohim üstün bir uzaylı olarak materyalize oluyor. Ruh enerjiye, cehennem dünyanın sona erip olgunlaşmamış, bir üst boyuta çıkmayı hak etmeyen ruhlar için yeniden doğarak Sisifos gibi kayayı tekrar tekrar yukarı yuvarlamaya, cennet bazen Jüpiter’de genellikle gözlemlenemeyecek kadar uzak bir yıldızın çevresindeki mutlu bir gezegene dönüşüyor. Kıyamet günü elbette yakın. O da yılların şık altmışlı ya da binli katlarında bir kuyruklu yıldızın geçişinin ateşleyeceği alt üst oluş olarak yine modern çağ materyalizmine uygun bir dönüşüm geçirmiş. 

Vaazlar toplantılar devam ederken müridin bilinci tekrarın gücüyle şekilleniyor. Seçilmiş kişi de değişiyor. Öğreti sabit değil. Yeni olaylar, gelişmeler öğretiyi şekillendiriyor. Bir deprem, bir yangın, bir hortum yaklaşmakta olan kıyametin habercisi oluyor. Lider bazen faaliyetlerini daha rahat sürdürmek ya da bir soruşmadan kaçmak için müritleriyle birlikte başka bir bölgeye topluca hicret ediyor. Yer değişikliği müritlerin çevreyle bağlarını kopartıyor. Birbirlerine ve liderlerine daha fazla bağlanıyorlar. Lider, müritler üzerinde kazandığı bu iktidarı onu daha da güçlendirmek için kullanıyor. Liderin müride güveni, onu sevmesi, başını okşaması çevresinden, işinden, ailesinden kopmuş müridin tek varlığı hâline geliyor. Lidere ihtiyaç, inancını pekiştiren bir fonksiyona dönüşüyor. Lider belki de bu iktidarla sarhoş oluyor. Kendine inancı artıyor. Lider müridi, mürit lideri besliyor.

Kuyrukluyıldız arkasındaki uzay gemisi, Sirius, Jüpiter veya Andromeda’daki cennet gerçeğe dönüşüyor. Yaşadıkları dünyayla inandıkları dünya arasındaki çelişki belki de katlanılmaz hâle geliyor. Gruptan kopmalar, polis soruşturması, basında çıkan haberler lideri büyük bir komployla karşı karşıya kaldığına inandırıyor. İnandıkları o cennet gezegene gitme zamanı böylece geliyor. Ellerinde binip gidecekleri bir geminin olmamasını enerjiye dönüşüp yeniden bedenlenme teknolojisiyle aşıyorlar. Yapmaları gerek şey ruh enerjilerini serbest bırakıp frekansı yüksek enerji dalgalarına çevirmek için artık mehdiye dönüşmüş liderin hazırladığı karışımı içmek.

Belki o zaman Haktan Akdoğan’ın videolarında anlattığı, melekler yerine robotların servis yaptığı restoranları, yemyeşil ormanları, içlerinde sayısız tropikal balığın yüzdüğü ırmaklar ve göllerle bezeli sonsuz çim alanlara serpiştirilmiş kiosklarda kevser şarapları yerine içkilerini yudumlayan, sınavını geçmiş mutlu insanların izlenebildiği mermer teraslarıyla gezegen kadar büyük uzay bir uzay gemisine geçiş yapabilirler.