Çağrı Mert Bakırcı

Evrim Ağacı'nın kurucusu ve idari sorumlusu, popüler bilim yazarı ve anlatıcısıdır. ODTÜ'den mezun olduktan sonra, doktorasını Texas Tech Üniversitesi'nden almıştır. Doktora araştırma konuları evrimsel robotik, yapay zekâ ve teorik/matematiksel evrimdir. "Evrim Kuramı ve Mekanizmaları" ve "50 Soruda Evrim" kitaplarının yazarı, "Şüphecinin El Kitabı" kitabının eş yazarı, "Evrenin Karanlığında Evrimin Işığı" kitabının yazar ve editörüdür. Şu anda, ekibiyle birlikte, Evrim Ağacı, Kreosus ve birtakım diğer dijital projeleri geliştirmekte ve sürdürmektedir.

Mete Atatüre, Thomas Young Madalyası’na Layık Görüldü

Prof. Dr. Mete Atatüre, yarıiletkenlerde ve elmasta kuantum optik olgular üzerine yaptığı çalışmalar ve kuantum teknolojisi alanında geliştirdiği heyecan verici uygulamalardan ötürü, 2020 Thomas Young Madalyası ve Ödülü‘ne layık görüldü.[1] Optik alanında verilen bu ödüle layık görülmesinin önemini ve anlamını sorulduğunda, Atatüre şunları söyledi: “Bu ödül, ekibimizle birlikte yaptığımız çalışmaların ve emeğimizin tanınması açısından benim için çok anlamlı. Günümüzde ödüller …

Devamını gör »

Ay’ın Güneş Alan Yerlerinde de Su Bulundu

Uzun yıllardır uydumuz Ay‘ın kuru ve ölü bir çölden ibaret olduğu düşünülüyordu. Ama 2009 yılında Ay robotları tarafından toplanan verinin işlenmesi sonucunda, Ay toprağının suyla dolu olmasa bile, nemli olduğu görüldü. Ancak o zaman yapılan çalışmalarda, Ay toprağının ne kadarının bildiğimiz sudan (H2O), ne kadarının hidroksilden (OH) oluştuğunu tespit edememişlerdi. O dönemde uzmanlar bu Ay neminin çoğunun hidroksil olduğunu düşünmüşlerdi, …

Devamını gör »

Nötron Yıldızı Nedir?

Kara deliklerle ilgili yazılarımızdan da hatırlayacağınız üzere, devasa bir yıldız ömrünün sonuna geldiğinde süpernova adı verilen bir olay ile patlar. Buna sebep olan şey, yıldızın stabilitesini sağlayan nükleer füzyon olayının yakıtının sona ermesidir. Yani yıldızların içerisinde, “atalarından kalma“, belli miktarda madde vardır ve yıldızların çekirdeğinde sürekli devam eden nükleer füzyon olayı, bir yandan daha ağır elementlerin oluşmasını sağlarken, diğer yandan …

Devamını gör »

Olbers Paradoksu: Trilyonlarca Yıldız Barındırmasına Rağmen Uzay Neden Karanlık?

Ortalama bir tahminle, sadece Gözlenebilir Evren içerisinde 225 milyar büyük galaksi, 7 trilyon cüce galaksi ve 30 milyar kere trilyon adet yıldız olduğu düşünülüyor. Sadece bizim yıldızımız bile gezegenimizi gün boyu göz kamaştıracak düzeyde parlak yapabilirken; nasıl oluyor da Evren bu kadar karanlık? Daha önemlisi ise şu: Evren, neden bize simsiyah gözüküyor? Evren’in bir rengi var mı? Bu sorular, gerçekten …

Devamını gör »

Sahte Bilim Nedir? Telepati ve Telekineziye Bilimsel Bir Bakış

İlk olarak bu noktada “sahte bilim” (pseudoscience) ile “bilim” farkını ortaya koymamız gerekmektedir. Bunu yapmadan devam etmemiz çok güçtür. Bilim, “bilimsel metot” denen ve gelecekteki bir diğer notumuzun konusu olabilecek kadar önem arz eden bir yönteme bağlı olarak gelişen, en güvenilir bilgi türüdür. Bilimin güvenilirliğini sağlayan nokta, bilimsel metot dahilinde tamamen tarafsız kalınması ve yine tamamen tarafsız ve bağımsız metot ve …

Devamını gör »

Diğer Hayvanların İskeletlerine Sahip Olsaydık Nasıl Görünürdük?

İnsan evrimi uzun, karmaşık ve halen aydınlatılması gereken detaylara sahip olan, muhteşem bir bilimsel bilmecedir. Bu yolculuğa çıkan bilim insanları, insanların doğadaki kökenlerine yönelik inanılmaz bilgilere erişmişlerdir ve erişmeyi sürdürmektedirler. Ancak insan kas-iskelet sisteminden dikkate değer miktarda farklı yapılara ulaşmak isterseniz, en azından birkaç on milyon yıl öncesine gitmeniz gerekir; çünkü son birkaç milyon yılda yaşamış ortak ataları paylaştığımız kuzenlerimiz …

Devamını gör »

Asteroid, Meteoroid, Meteor, Meteorit ve Kuyruklu Yıldız Arasındaki Fark Ne?

Meteorlar, halk arasında şu 3 açıdan meşhurdurlar: Dinozorları yok ettiğini biliriz, arada bir Dünya’yı tehdit ettiğini biliriz (ve Armageddon gibi popüler Hollywood yapıtları bu konuyu işler) ve meteor yağmurları aralıklarla görsel şölen sunar. Ancak her üç konuda da (ve diğer birçok konuda da) terminolojik bazı sıkıntılar bulunmaktadır; çünkü gökyüzünde hareket eden cisimlerin durumlarına göre farklı isimler vermekteyiz ve bunları doğru …

Devamını gör »

Koronavirüs Hakkında Ne Biliyor ve Ne Kadar Önlem Alıyoruz?

Koronavirüse yönelik bilgiler hızla gelmeye devam ederken, halkımızın koronavirüs konusundaki görüşleri ve bilgileri hakkında veriler de yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı. Örneğin NG Araştırma Merkezi tarafından 18 yaş üzeri 2397 kişinin katılımıyla gerçekleştirilen çevirimiçi kamuoyu araştırması, ülkemizde halk arasındaki koronavirüs hazırlığı ve donanımı konusunda önemli bilgiler veriyor. Çok Bildiğimizi Düşünüyoruz! Araştırmanın sonuçlarına göre, katılımcıların %64’ü koronavirüs hakkında yeterli bilgiye sahip …

Devamını gör »

Savaş Psikolojisi: İnsanlar Barış İçinde Yaşamakta Neden Bu Kadar Zorlanıyor?

Dünya tarihi ile ilgili hangi kitabı okursanız okuyun, temel izleniminiz muhtemelen şu olacaktır: İnsanlar için birbirleriyle barış içinde yaşamak imkansız gibi gözüküyor. Peki, ama neden? Dünya tarihi ile ilgili kitaplar genellikle Sümerler ve MÖ 3,000 civarında ortaya çıkan Mısır uygarlığı ile başlar. Bu noktadan günümüze kadar tarih, neredeyse sonsuz bir savaşlar kataloğu gibidir. 1740 ve 1897 arasında Avrupa’da 230 savaş …

Devamını gör »

Kıyamet Saati: İnsanlık, Yok Oluşa Hiç Olmadığı Kadar Yakın!

Kıyamete “100 saniye” kaldı ve gece yarısı olduğunda, bizim için her şey bitecek… Kıyamet Saati (İng: “The Doomsday Clock”), 1947 yılında Martyl Langsdorf tarafından tasarlanan bir saat konseptidir. Orijinal olarak, Atom Bilimciler Bülteni‘nin (İng: “Bulletin of the Atomic Scientists“) ilk sayısının kapağı olacak biçimde tasarlanmıştır; ancak sonradan, insanlığın sebep olduğu ve dolayısıyla yüzleştiği yok olma tehditlerinin bir hatırlatıcısı haline gelmiştir. …

Devamını gör »