Stargate Atlantis ve Pegasus Galaksisi

“Evet, Pegasus… Yerel gruptaki bir cüce galaksinin adı.” – Daniel Jackson

Peg DIG olarak da bilinen Pegasus Düzensiz Cüce Galaksisi, Pegasus Takımyıldızı’nın bir parçasıdır. Yerel Grup’ta bulunan ve Andromeda Galaksisi’nin yanında yer alan Pegasus Düzensiz Cüce Galaksisi, 1950’lerde A. G. Wilson tarafından keşfedilmiştir. 1975 yılında Tully ve Fisher adlı iki astronom, Pegasus Düzensiz Cüce Galaksisi’nin Yerel Grup’a ait olduğunu ileri sürmüş; ancak onların bu iddiası, galaksinin uzaklığı ve diğer parametreler nedeniyle astronomi camiasında uzun yıllar tartışma konusu olmuştur. Giderek gelişen teknolojinin de yardımıyla, günümüzde galaksinin Yerel Grup’a ait olduğu kesinlik kazanmış durumdadır.

Yazının başındaki alıntı, gelmiş geçmiş en sürükleyici bilimkurgu dizilerinden biri olan Stargate: Atlantis’e ait. Pegasus Takımyıldızı, Stargate Atlantis mitolojisinde büyük bir öneme sahiptir; çünkü dizi burada geçmektedir. Ancak takımyıldız içinde yer alan düzensiz cüce galakside mi, yoksa küresel cüce galakside mi geçtiğine dair açık bir bilgi yoktur ve sadece Pegasus Galaksisi olarak dillendirilmektedir. Buna rağmen; “The Return, Part 1” adlı bölümde Hank Landry, Pegasus’un Samanyolu’ndan 3 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunduğunu söyleyerek, dizinin Pegasus Düzensiz Cüce Galaksisi’nde geçtiğine işaret etmektedir. Ayrıca, McKay-Carter İntergalaktik Köprüsü’nden görülen manzara da bu bilgiyi doğrular niteliktedir. Öte yandan Pegasus Galaksisi, bir Asgard ve bir Çoğalıcı kolonisine de ev sahipliği yapmaktadır.

Pegasus
McKay-Carter İntergalaktik Köprüsü’nden bir manzara

Yıldız Geçidi Ağı’nın kurucusu olan Kadimler, günümüzden birkaç milyon yıl önce Pegasus Galaksisi’ne yerleşmek üzere uçan şehir Atlantis’e binip Dünya’yı terk etmişti. Bu terk edişin nedeni tam olarak bilinmese de, Daniel Jackson’a göre Kadimler, kendilerini yok eden ve tedavisi olmayan bir vebadan kaçmıştı. Çoğu kötü şey gibi bu vebanın da Ori kaynaklı olduğu düşünülüyordu. Kadimler veya Pegasus Galaksisi’nde bilinen adlarıyla Lantean’lar, tıpkı Samanyolu’nda yaptıkları gibi milyonlarca yıl boyunca insan yaşamını ve refahını Pegasus’ta da yaydı. Ayrıca galaksiye daha önceden otomatik tohum gemileri tarafından yerleştirilmiş olan tüm geçitleri de güncelledi. Bu nedenle Pegasus’taki yıldız geçidi modelleri, Samanyolu’nda bulunanlardan daha gelişmiştir.

Bu süre boyunca Kadimlerin Pegasus Galaksisi’ndeki hakimiyeti genişlemeyi sürdürdü, ta ki Wraith’ların ortaya çıkışına dek! Wraith’lar, çeşitli gezegenlerdeki insan hayatlarıyla beslenerek galaksinin belası oldu. Kadimler bu belayla mücadele etmeye çalıştı, ancak daha gelişmiş bir teknolojileri olmasına rağmen Wraith’in sayısal üstünlüğüyle başa çıkmak çok zordu.

Wraith_Queen_Lost_Boys
İnsan ile Iratus adlı böceğin DNA’larının birleşmesi sonucu ortaya çıkan modern zamanların vampirleri: Wraith’lar

Birkaç yüzyıl süren savaştan sonra Kadimler, imparatorluklarının büyük bir bölümünü kaybetti ve Atlantis şehrine geri çekilmeye zorlandı. Uzun yıllar kuşatma altında kaldılar ve sonunda Wraith’lara karşı zafer kazanma umutlarını tamamen yitirdiler. Öte yandan Wraith’ların eline geçmemesi için Atlantis şehrini Lantea‘nın okyanusuna batırıp gizlediler. Sonunda Kadimler, Wraith ile olan savaşı kaybettiklerini anlayınca Yıldız geçidi vasıtasıyla Dünya’ya döndü. Ancak, torunlarının eninde sonunda Atlantis’i keşfedeceklerinden umutluydular.

Sonraki 10.000 yıl boyunca Wraith’lar, buradaki insanlarla beslenerek galaksinin belası olmaya devam etti. Bazı gezegenler tamamıyla yok olmuştu; bazı gezegenler ise üreme ve beslenme amacıyla Wraith tarafından ziyaret ediliyordu. Aralarında Athos‘lular gibi ırkların da bulunduğu onlarca insan kültürü, Wraith tarafından teknolojik olarak ilkel kalmaya zorlandı.

Atlantis
Kadimler’in uçan şehri Atlantis…

Daniel Jackson, Antartika’daki Kadim karakolunda kayıp şehir Atlantis’in geçit adresini bulduktan sonra uluslararası bir ekip, Pegasus Galaksisi’ne bir keşif gezisi düzenledi ve böylelikle Atlantis bulunmuş oldu. Ancak ekip, Dünya’ya dönmenin bir yolunu bulana kadar Atlantis’e yerleşmek zorunda kaldı. Şehre güç veren tükenmiş ZPM’leri değiştirmek için yenilerini keşfe çıktıklarındaysa yanlışlıkla Wraith ile karşı karşıya geldi ve onları uykularından uyandırdı.

Wraith’ın uyanmasıyla birlikte Pegasus üzerine bir dehşetin çökmesi gecikmedi. Dahası Wraith’lar, Atlantis ekibiyle giriştikleri mücadeleler sırasında, Dünya’nın ve Samanyolu’nun zengin bir beslenme alanı olduğunu fark etti. Bu ise Pegasus’un yanı sıra Samanyolu Galaksisi’ni de Wraith tehdidiyle baş başa bıraktı. Ancak Pegasus’taki yetersiz insan (besin) kaynakları nedeniyle Wraith’lar hiziplere ayrıldı ve birbirleriyle mücadeleye girişti. Bu kavgalar, çok geçmeden büyük bir Wraith iç savaşına dönüştü ve böylece insanlar için bir umut ışığı doğdu… Stargate Atlantis bu noktada bittiği için Wraith’ın akıbeti belirsizliğini koruyor.

Yazar: Alp Kütükçü

Çocukluğundan beri Küçük Yeşil Adam'ın peşinde. "Wake up, Neo..."

İlginizi Çekebilir

jacob carter

Generallikten Tok’ra’lığa: Jacob Carter

Stargate evreninin öne çıkan karakterlerini mercek altına aldığımız yazı dizimizin bu bölümünde Jacob Carter var. …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin