Bilimkurgu Kulübü Bu Sitede Gelecek Var!
Ahsoka Tano, YSÖ (Yavin Savaşından önce) 37 doğumlu bir Togruta kadınıdır. Klon savaşlarının patlak vermesinden sonra, Jedi şövalyesi Anakin Skywalker‘ın padawanı oldu ve kendisine Anakin tarafından “Snips” lakabı verildi. Ahsoka, sonunda Jedi düzeninden uzaklaşmış (bu konuya birazdan değineceğiz), “Ashla” takma adını almış ve İmparatorluk tarafından huzuru bozulana dek bir çiftlikte gözlerden uzak yaşamaya devam etmişti. Ardından Star Wars: Rebels’in 1. ve 2. sezonlarında görüldüğü gibi, yeni bir geçici takma ad olan “Fulcrum” adı altında isyan hücrelerine ve esas olarak Hortlak (Ghost) ekibine yardım etti.
YSÖ’den 33 yıl önce, Ahsoka Tano henüz 3 yaşındayken Jedi ustası Plo Koon tarafından ana gezegeni Shili’de keşfedildi ve Jedi Düzeni’ne kabul edildi. Plo Koon’un müdahalesine kadar Ahsoka, onun güçlerini kendi kişisel amaçları doğrultusunda kullanmayı amaçlayan bir köle taciri tarafından neredeyse köleleştirilmişti. Neyse ki, Usta Plo Koon sayesinde planı başarısız oldu ve Ahsoka, Coruscant’taki Jedi Tapınağı’nda eğitim alarak büyüdü.
Klon Savaşları patlak verdiğinde Büyük Jedi Ustası Yoda, Tano’yu Jedi Padawanlığına terfi ettirdi. Böylece 14 yaşındayken Jedi Şövalyesi Anakin Skywalker ile aktif olarak savaşa katıldı ve padawan olarak hem Anakin Skywalker’a hem de Obi Wan Kenobi‘ye sayısız görevde eşlik etti. Ahsoka ayrıca bir yandan Anakin Skywalker’ın, diğer yandan da arkadaşı Yüzbaşı Rex‘in rehberliğinde bir orduya nasıl komuta edileceğini öğrendi.
Savaş sırasında en yakın arkadaşlarından biri olan Barris Offee, değişmiş ve yozlaşmıştı. Bu sırada Ahsoka 16 yaşındaydı. Barris, Jedi Tapınağı bombalama eyleminin gizli beyniydi ve suçu Ahsoka’nın üzerine attı. Ahsoka’yı bir tuzağın içine çekti ve Anakin liderliğindeki bir ekip tarafından yakalanmasını sağladı. Ahsoka daha sonra Jedi düzeninden atıldı ve masumiyetini kanıtlamak üzere çok çabalayacağı bir dava ile yüzleşmek zorunda kaldı. Anakin, eğer masumiyetini kanıtlamasına yardımcı olmak için uğraşmamış olsaydı, Ahsoka muhtemelen o zamanki Amiral / Vali Tarkin tarafından idam cezasına çarptırılacaktı.
Bu olaylardan sonra Plo Koon, sadakati sorgulandığı için konsey adına Ahsoka’dan özür diledi ve onu Jedi düzenine geri çağırdı. Ancak kırgınlığı üzerinden atamayan Ahsoka, gücün ona rehberlik etmesine izin vererek Jedi düzeninden uzaklaşma kararı aldı. Bir süre küçük bir klon asker filosuna liderlik ederek çeşitli görevler üstlendi. Order 66 devreye girdiğinde, tüm klon birlikleri emre istemleri dışında uydu ve Jedi’lara saldırmaya başladı. Çipini beyninden çıkarmış olan Yüzbaşı Rex hariç, Ahsoka’ya bağlı birlikler de emrin etkisiyle ona saldırdı. Bu durumda Ahsoka’nın kaçmaktan başka seçeneği yoktu.
Ahsoka, Outer Rim’de bulunan Raada’nın ayında bir çiftçi olarak yeni hayatına başladı. Ancak çok geçmeden imparatorluk güçleri, amaçlarına giden yolda Ahsoka’nın da yaşadığı ayı hedef aldı ve bu büyük bir savaşın başlangıcı oldu. Ahsoka, kendisini savunmak için gücü kullanmak zorunda kaldı ve böylece Altıncı Kardeş olarak bilinen İmparatorluk engizisyoncusunu alarma geçirdi. Ahsoka, Altıncı Kardeş ile yaptığı düelldoda istemeden de olsa onu öldürdü. Daha sonra engizisyoncunun kılıcından çıkardığı kyber kristalleri ile kendisine iki yeni ışın kılıcı yapmaya koyuldu. Bu yeni kılıçlar beyaz renkteydi.
Aradan geçen 14 yıldan sonra 31 yaşındaki Ahsoka, Bail Organa ve Mon Mothma ile birlikte İmparatorluğa karşı bir isyancı hareketin içinde yer alıyordu. Bu dönem Ahsoka’nın, Hortlaklar ekibi gibi asi hücreler ile iletişim kurarken “Fulcrum” takma adını kullandığı dönemdi. Ahsoka, İmparatorluk tarafından ele geçirilen Hortlaklar ekibinin lideri Kanan Jarrus‘u kurtarmaya yardım etmesinin akabinde onlara gerçek kimliğini açıkladı. Ve aynı zamanda, 17 yıl boyunca iletişim kuramadığı eski dostu Rex ile tekrar buluştu.
Eski ustası Darth Vader ile yüzleşmesi, izleyicilere duygusal açıdan yoğun bir görsel şölen sundu. Unutulmayacak bu hikaye, Ahsoka ve Hortlakların, Vader tarafından kurulan bir tuzağa düşmesi ile başladı.. Nihayetinde kaçmayı başardılar, ancak Vader’ın varlığı Ahsoka’yı bir çeşit şoka soktu ve bilincini kaybetmesine neden oldu. Kanan, klon savaşlarından beri bu kadar kötü bir varlık hissetmediğini belirtti. Hortlaklar, Ahsoka’ya Vader’ın kimliğini bilip bilmediğini sordu, ancak Ahsoka gerçeği kabul etmeyi reddederek bilmediğini söyledi. Ahsoka, artık aşikarlaşmaya başlayan gerçeğe inanmayı reddederek yoluna devam etti. Ne var ki deneyimlediği güç görülerinin de yardımıyla sonunda eski ustasının karanlık tarafa geçtiğini ve çok güçlü bir Sith Lordu olduğunu kabul etmek zorunda kaldı.
Ahsoka’nın er ya da geç gerçekleşeceğini bildiği büyük düello, Malachor-V’deki bir Sith tapınağının içinde cereyan etti ve arkadaşlarının hem Vader’dan hem de çöken tapınaktan kaçmasına yardımcı oldu. Düellonun sonunda Ahsoka ortadan kaybolurken, Darth Vader’ın da yaralı olduğu görüldü. Ancak Filoni, Ahsoka’nın hala hayatta olduğuna inandığını söyledi. Gerçekten de Ezra Bridger’in, Lothal’daki Jedi tapınağının içinde “dünyalar ve zaman arasında” bir aleme girdiği ve Vader’ın ölüm darbesini indirmesinden hemen önce Ahsoka’yı kurtardığı anlaşıldı. Ahsoka, Sith tapınağının yıkılmasına ramak kala Morai ile birlikte zaman çizelgesine dönerken Ezra’nın kaçmasına yardım etti ve hem Ezra’yı hem de mürettebatı tekrar bulacağına söz verdi.
Son olarak The Mandalorian dizisinde görülen Ahsoka, öteden beri Grogu‘yu (Bebek Yoda) teslim edebileceği bir Jedi arayışı içinde olan kelle avcısı Din Djarin ile karşılaştı. Din Djarin’in önerisine rağmen, karanlık tarafa kaptırma korkusundan dolayı Grogu’yu teslim almaya yanaşmadı ve onları Jedi’lar için kutsal sayılan Tython gezegenine gönderdi.
Yararlanılan Kaynaklar:
