Stargate‘in başlangıç filmi, literatürde askeri bilimkurgu yapımı olarak geçer. Filmin geniş bir hayran kitlesi edinmesi sayesinde devam dizisi SG-1 yayınlandı ve Stargate Evreni’nin izleyicileri düzenli takipçilere dönüştü. Zamanla sivil rollerin de artırılmasıyla hitap edilen kitle iyice genişledi ve Stargate kült bir bilimkurgu yapımı haline geldi.
Bütçesi senato onayına tabi olan ve devlet tarafından finanse edilen Yıldız Geçidi Komutanlığı‘nın, askeri ve sivil olmak üzere karma bir yönetime sahip olması istenmiştir. Bu amaçla kurulan Uluslararası Gözetim Danışmanlığı (International Oversight Advisory – IOA), programa sivil bir lider atanmasını önerir. Anlayacağınız, Stargate projesinin sürekliliği para akışına, dolayısıyla da bu danışman grupla iyi geçinmeye bağlıdır. Askeri yönetimle gayet başarılı işler çıkarmakta olan Yıldız Geçidi Komutanlığı, hiç gerekmediği halde sivil yönetimi kabullenmek zorunda kalır. İşte Dr. Elizabeth Weir‘ın Stargate Projesi’ne sivil lider olarak katılışı böyle olmuştur. General Hammond ise Anagezegen Güvenliği Departmanı‘nında masabaşı bir göreve alınmıştır.
Göreve geliş biçimi tartışmaya açık olsa da, Weir’ın bu pozisyona seçilmesinde haklı sebepler vardı. Stargate programına katılmadan önce, Birleşmiş Milletler arabuluculuk görevindeki başarısıyla öne çıkmış uluslarası politika uzmanı bir diplomattı. Kariyerine devletin orduya harcadığı kaynakların karşısında bir politik aktivist olarak başlamasına rağmen, ilerleyen zamanlarda düzenin içeriden değiştirilmesi gerektiğine karar vererek yıllarca devlet için çalıştı. Dr. Elizabeth Weir, iki doktora derecesine sahiptir ve 5 dil konuşabilmektedir.
Komutanlık üzerinde asker-sivil çekişmesinin sürdüğü sıralarda Antartika’daki Atlantus projesi başlayınca Weir buraya transfer edilmiş, yerine de Tuğgeneral Jack O’neill atanmıştır. Stargte Atlantis dizisinde tekrar sivil lider olarak karşımıza çıkacak olan Weir’ın Yıldız Geçidi Komutanlığı’ndaki görevi sadece 4 bölüm sürmüştür.
Daniel Jackson uzun araştırmalar sonucu Atlantis‘in geçit adresini elde ettiğinde, buraya düzenlenecek keşif görevinin ekip lideri olarak gönüllüler arasındaydı. Geçidin diğer tarafında neyle karşılaşılacağı bilinmiyordu; gittikleri yerin yaşamı desteklediğini tespit etmişlerdi ama ne gibi tehlikeler barındırdığı hakkında fikirleri yoktu. Üstelik eve dönüş yolculuğunu sağlayacak enerji kaynağı bulabilecekleri de garanti değildi; yani bu gidiş tek yönlü olabilirdi.
Pegasus Galaksisi‘ndeki Atlantis’e ulaştıklarında en azından yaşamı destekleyen bir ortamla karşılaşıldı. Hazırlıklı olsalar da pek çok adaptasyon sorunu yaşandı; şehir, enerjisini tüketmek üzereydi ve kadim teknolojisinin fonksiyonlarını anlayıp kullanabilmek vakit aldı… Ancak zaman içinde pek çok güçlük aşıldı, Dünya’yı ziyaret etmenin yolları bile bulundu. Sonuç olarak şehre iyice yerleştiklerinde edinilecek müttefikler, alt edilecek düşmanlar ve keşfedilecek dev bir galaksiyle baş başa kaldılar.
Weir’ın Pegasus’taki işini tarif etmek zor değil; keşfe çıkılır, sorunla karşılaşılır, keşif üyeleri çözüm bulur, uygulamak için Weir’dan onay alınır. Bu aşamada kendisine bilgi verilir, Weir’a düşense anlatılanları anlamış gibi yapıp “Do it!” demektir. Öyle SG-1’de O’Neill’dan alışkın olduğumuz sempatiklikle de değil üstelik, ciddi ciddi anlamış gibi yapar, ekip de anladığına ikna olur. Bu konuda karakterin dizideki varlığı sorgulanabilir. Higginson’ın oyunculuk yeteneği mi kısıtlıdır, yoksa yapımcılar askeri dizi imajını yıkmak için bir diplomatı zorla mı senaryoya yedirmiştir bilinmez, ama Stargate Atlantis, Weir yüzünden lider kadrosu konusunda sınıfta kalmıştır.
Elizabeth Weir karakteri, ilerleyen bölümlerde zaman zaman tekrar karşımıza çıkmak üzere, dizinin 3. sezonunun sonunda üsteki görevine veda etti. Karakterin iyi bir finalle hatırlanması için olsa gerek, giderayak dizinin en heyecanlı bölümlerinde Weir’ı ön saflarda gördük. Gene de bu girişim, aklımızda canlandırdığımız pasif lider imajını yıkmaktan çok, çelişkiye düşmemize sebep oldu. Halbuki savaşmak yerine diplomatik çözümler üretmeyi tercih eden ve bu uğurda oldukça fazla çaba harcayan bir diplomat olarak öne çıkarılsa daha iyi hatırlanabilirdi.
Dr. Elizabeth Weir karakterini ilk canladıran Jessica Steen oldu, ancak kısa süre göründükten sonra yerini Torri Higginson aldı. Higginson’ı şu sıralar Dark Matter dizisinde görmek de mümkün. Stargate Atlantis’ten ayrıldıktan sonra üssün yönetimi sırasıyla Samantha Carter ve Richard Woolsey‘e geçmiştir.
Hazırlayan: Sibel İnce