Telif Savaşları #1: Babylon 5 ve Star Trek: DS9

1993, uzay istasyonu konulu bilimkurguyu sevenler için harika bir yıldı. O yıl bu konuyu işleyen bir değil iki önemli dizi yayına başlamıştı. İlki Star Trek: Deep Space Nine, uzun süredir devam eden Star Trek serisinin devamı niteliğindeydi. İkinci dizi ise, fikir hakları J. Michael Straczynski’ye (JMS) ait olan Babylon 5 adlı yeni bir yapımdı. İki dizi de çok sevilen bilimkurgu klasikleri oldu. Ancak aralarındaki intihal iddiaları nedeniyle dizilerin başlangıcı çalkantılı geçti ve bu iddialar hararetli tartışmalara yol açtı.

Diziler arasındaki tartışma tatlıya bağlanmış olsa da, bilimkurgu hayranlarını 30 yıl sonra bile ikiye bölen bir tatsızlık halen var. Peki neler olmuştu? Neden çoğu bilimkurgu hayranı Deep Space Nine’ın Babylon 5’dan çalıntı olduğuna inanıyor? Cevap, dizilerin yayımlanmasından yaklaşık on yıl önce başlayan uzun ve dolambaçlı bir hikâyede yatıyor.

Dizilerin Geçmişi

Dizilerin hikâyesi aslında 1980’lerin ortalarında başlıyor. Uzun yıllardır bilimkurgu destanlarının hayranı olan ve bütçesini aşıp kalitesini bozan diziler izlemekten bıkan JMS, Babylon 5 dizisinin yazımı ve kaynak kitabı üzerinde çalışmaya başlar. Dizinin fikri açıktır. Babylon 5, birkaç sezon boyunca anlatılacak tek bir ana olay örgüsünü içeren ve benzerlerinden daha gerçekçi bir bilimkurgu dizisi olacaktır. JMS bu fikri televizyon formatında bir roman olarak görür ve ona göre yazar. 1988’den itibaren diziyi çeşitli yayın ağlarına sunar. Bunlar arasında JMS’nin 1989 yazında başvurduğu Paramount da vardır. JMS projeyle Warner Bros.‘a da başvurur ve sonunda Warner Bros. 1991 yılında projeyi yeni Prime Time Entertainment Network (PTEN) için alır.

Not: 2013’te bir yorumcu, iki dizi de geliştirme aşamasındayken Paramount ve Warner Bros.’un ortak bir yayın ağı üzerinde çalıştığını iddia etti. Ancak, bu iddianın gerçekliğini kanıtlayan herhangi bir bilgi yok.

1991 yılı aynı zamanda Deep Space Nine dizisi için çalışmaların başladığı yıldır. Kısa süre önce Paramount Sinema Grubu başkanı olan Brandon Tartikoff, Star Trek yazarı ve yapımcısı Rick Berman’a Star Trek: The Next Generation’a paralel ilerleyecek ve sonrasında geçecek farklı yapımlarla dizi evrenini genişletme fikriyle gider. Söylenenlere göre yöneticiler iki gemi temalı dizilerden pek de memnun değildir ve maliyeti azaltmak adına uzay istasyonu fikrini uygun bulurlar. Ayrıca daha karanlık ve daha ciddi bir dizi istiyorlardır. Deep Space Nine’ın yapımına 1992’de başlanır. Babylon 5’ın pilot bölümünün yapımına da o sıralarda başlanmıştır. Ancak Babylon 5’in ilk sezonu, Deep Space Nine’ın başlamasından tam bir yıl sonraya, 1994’e kadar yayımlanamayacaktır. Sonuç olarak JMS, bu noktada neredeyse on yıldır dizisi üzerinde çalışmasına rağmen, Babylon 5 ‘ın Star Trek’in ucuz bir taklidi olarak görüleceğinden endişelenmeye başlar. Eylül 1992 ‘de şöyle der JMS:

“Warner’ın halkla ilişkiler bölümü bu konuda günde 24 saat çalışsa bile, izleyicilerin yarısının Babylon 5 ‘ı DS9’dan sonra yayımlanmış bir dizi olarak göreceğini ve diziyi sadece bir son dakika taklidi veya DS9 kopyası olduğunu düşüneceğini çok iyi biliyorum.”

Savaş ve Barış (mı?)

babylon-5-

İki dizi arasındaki benzerlikler (ve Paramount’un Babylon 5 kaynak kitabına erişimi olduğu gerçeği) hızla intihal iddialarına yol açtı. Bununla birlikte, zaman zaman hararetli laf dalaşları olsa da, bu iddialar hiç mahkemeye götürülmedi. JMS kendi adına, böyle bir davanın verimsiz olacağını ve her iki diziye de zarar vereceğini düşünüyordu.

Not: Babylon 5’te Lyta’yı oynayan ve 2000’li yıllara kadar JMS ile aşk ve iş ilişkisi olan Patricia Tallman, 2017’deki bir röportajda bir dava olduğunu ve işin mahkeme dışında çözüldüğünü iddia etti. Bununla ilgili net bir kanıt yoksa da bir dava tehdidi durumunun olmadığı söylenemez.

Sonunda, iki dizi benzer konseptlerine rağmen kendi benzersiz kimliklerini oluşturdu. Hatta iki dizi, Babylon 5’in bir bölümünde konuk oyuncu olan, Star Trek’in yaratıcısı merhum Gene Roddenberry’nin dul eşi “Star Trek Först Leydisi” Majel Barrett sayesinde birbirleriyle barıştı. Babylon 5 oyuncusu Bill Mumy de DS9 dizisinde konuk oyuncu oldu. İki dizi oyuncuları birlikte softbol maçları da yaptılar. Tatsızlıkları geride bırakmış görünüyorlardı.

Ancak hayranlar bu işin peşini kolay bırakacak gibi değildi. Neredeyse 30 yıl sonra, hayranlar Paramount’un Deep Space Nine’ı üretirken Babylon 5’dan çalıntı yapıp yapmadığı konusunu hâlâ tartışıyor. Çoğu kişi her iki dizinin de harika olduğunu düşünse de, hayranlar nezdinde diziler arasındaki çalıntı iddiası ya da ne kadar çalıntı yapıldığı konusu tartışılmaya devam ediyor.

İddialar

Çalıntı iddiaları bu yazıda etkili bir şekilde özetlenemeyecek kadar uzun. Pek çok site, diziler arasındaki benzerliklere derinlemesine daldı ve çalıntı iddialarına işaret edecek yüzlerce şey buldu. İddia edilen benzerlikler, çok yüzeyselden çok ayrıntılıya kadar değişiyor ve dizilerin genelini kapsıyor. Birkaç örnek vermek gerekirse:

  • Her iki dizinin de adı İstasyon Adı + Bir Numara şeklindedir.
  • Her iki dizide de Lyta ve Dukhat olarak yazılan fakat farklı şekillerde telaffuz edilen isimlere sahip karakterler vardır.
  • İki dizide de hem askeri güç hem de iç karışıklık çıkarma yoluyla bölge ele geçirme yöntemini kullandığı görülen belirsiz dış tehditler vardır.
  • Her iki istasyonda da uzaylı bir ırkın dini liderleri olan, yük gemisi kaptanlarıyla flört eden ve sonunda ortadan kaybolan kaptanlar vardır.
  • Her iki dizide de uzay istasyonları diplomasi ve ticaret noktası olarak tasarlanmıştır.

Liste uzayıp gidiyor ve benzerlikler ne kadar ikna edici olduklarına göre çeşitlilik gösteriyor. Bu iddialar ortada mutlaka bir intihal olduğu anlamına gelmiyor. Kesin olan şey, Deep Space Nine’ın yaratıcıları Rick Berman ve Michael Piller üzerine çalıntı suçlaması atılmamış olmasıdır. JMS bu konuyla ilgili Haziran 1995’de şunları söyledi:

“Berman veya Pillar’ın Babylon 5 bilgilerini gördüklerini veya bildiklerini asla, asla hissetmedim, buna inanmadım veya düşünmedim. Herhangi biri bunu onlara önermiş olsaydı, reddederlerdi; bundan hiç şüphem yok. “

Bunun yerine, iddialar, Paramount yöneticilerinin Babylon 5’in farkında olduğu ve DS9 dizisinin Babylon 5‘a benzemesi için yönlendirme yaptığı yönündeydi. Deep Space Nine, Babylon 5’den araklanarak yazılmış değildi, ancak bu iddiaya göre yöneticiler, B5’deki sevdikleri unsurları Deep Space Nine’a getirmek için iradelerini kullandılar. Bununla birlikte, isimler ve hikâyedeki belirli noktaları da içeren belirgin benzerliklerin olduğu gerçeği bu durumla çelişmektedir. Eğer söylendiği gibi Deep Space Nine’ın yazarları ve yapımcıları, yapımın başlangıcında Babylon 5’ten habersiz olsaydı, bu benzerlikler nasıl ortaya çıkabilirdi?

Kısacası, ne bu benzerliklerin hepsinin intihal sonucu olduğunu net bir şekilde iddia etmek ne de dizinin yazarlarını ve yapımcılarını tamamen aklamak mümkün görünüyor. Yöneticiler dizilerin yapımında senaryoya müdahale edebilirlerse de, bir müdahale nadiren bu kadar hassas bir dokunuşa sahip olur.

Farklılıklar

Babylon 5’ın distopik bir hikâyesi olduğu söylenebilir. Umut verici bir mesajı olmasına rağmen, dizinin içinde bulunduğu evren insanlığa pek güvenmiyor. Öte yandan Deep Space Nine, Star Trek evreninin bir parçası ve dizi genellikle kasvetli bir savaş ortamında geçse de insanlığın geleceğine çok daha iyimser bir bakışa sahip. Dizilerin yazımı da büyük ölçüde farklı. Deep Space Nine, tüm dizi boyunca devam eden bir ana konusu olsa da, aynı zamanda birçok bağımsız bölüme de sahipti. Babylon 5’ da ise her bölüm ana hikâyenin ilerlemesini sağlayan parçalar hâlindeydi. İki diziyi yakın zamanlarda izlemek dizilerin havasındaki farklılığı da fark etmenizi sağlıyor. Deep Space Nine, ondan önce yayımlanmış diğer Star Trek dizilerinden açıkça daha karanlık ve ağır bir tona sahip olsa da, bu konuda Babylon 5’ın eline su dökemiyor.

Daha önce söylediğimiz, söylenişleri farklı olsa da aynı ada sahip iki karakter de farklı profiller çiziyor. Babylon 5’taki Lyta, savaşta kilit bir rol oynayan güçlü bir telepat iken, Deep Space Nine’daki Lyta ise sık sık romantik bir ilişki yaşadığı görülen ve kumarhanede kokteyl garsonluğu yapan bir kız. Şekil değiştirenlerin her iki dizide de bulunması (Babylon 5’in yalnızca bir bölümünde görünmüş de olsa), 1991’de gösterime giren Terminator 2’nin popülaritesine bağlanabilir.

Temel sorun da bu. Sadece tesadüf olabilecek şeyleri, bu tür bir dizinin yapımından gelen ve büyük farklılıkların göz ardı edildiği öğeleri çıkarırsanız geriye fazla bir şey kalmaz. İki dizi tamamen bağımsız eserlere dayansalardı bile son derece benzer olacaklardı. 90’ların başında yapılmış uzay istasyonu konulu iki bilimkurgu dizisi her zaman çok fazla örtüşme yaşayacaktı. Nihayetinde, benzerliklerine rağmen iki dizi çok farklı şekillerde sonuçlandı. Babylon 5, daha distopik tonlara sahip gerçek bir sert bilimkurguydu. Deep Space Nine ise Star Trek serilerinden alışık olduğumuz teknolojik jargona ve iyimserliğe sahip ama biraz daha karanlık bir Star Trek dizisiydi. Paylaştıkları şeyler aynı zamanda onları ayıran şeylerdi ki bu sayede hem harika hem de özel iki dizi oldular.

Sonuç

Yaklaşık 30 yıl sonra bile hayranların bu konuyu hâlâ tutkuyla ve hatta öfkeyle tartışması ilginçtir. Dizilerin yaratıcılarının savaş baltalarını gömmelerinin üzerinden çok zaman geçmiş olsa da hayranlar bu tartışmayı canlı tutmaya devam ediyor. İşin gerçeği, her iki dizi de kendilerine has özel diziler oldular ve başarıya ulaştılar. Bunu, birbirlerine benzeyerek değil karşılaştırmalardan uzak kalarak başardılar. Ki hayranların hâlâ bu karşılaştırmaları yaptığını düşünürsek bu neredeyse imkânsız görünen bir şey. Ancak Dennis the Menace adlı iki ayrı çizgi romanın aynı gün hem ABD’de hem de İngiltere’de yayımlanmaya başladığı bir dünyada yaşıyoruz. Tesadüfler hep olur. Eğer araştırdığımız ayrıntıların intihal olduğuna inanmak istiyorsak, bu dizilerde çalışan insanları da bu işe dâhil etmemiz gerekir. Ama böyle biri yok.

Babylon 5’in Deep Space Nine üzerinde (eğer varsa) ne kadar etkisi olduğunu asla kesin olarak bilemeyeceğiz. Ancak bir olasılık, Babylon 5’in, Warner Bros. tarafından alınmasının Paramount’un yöneticilerini Star Trek’in daha karanlık, daha sert ve daha destansı bir versiyonunu yaratmaya itmiş olabileceğidir. Anlaşılacağı üzere Paramount, bilimkurgu söz konusu olduğunda geride kalmak istemedi ve Babylon 5’ın yapmaya çalıştığı şeyin geniş etkilerini gördü. Ama Deep Space Nine’ın Babylon 5’dan çalıntı olduğunu söylemek en iyi tabirle spekülasyon olur.

Babylon 5, Star Trek’i formüllerinde yenilik yapmaya zorladıysa, bu sonuçta iyi bir şeydir. Her iki dizi de televizyonda bilimkurguyu ileriye taşıdı ve her ikisi de türe kendi seslerini getirdi. Benzerlikleriyle ilgili tüm söylenenlere rağmen, bu dizileri başarılı yapan farklılıklarıdır.

Hazırlayan: Gökhan Karagül | Kaynak

Sonraki

Yazar: Konuk Yazar

Bu içerik bir konuk yazar tarafından üretilmiştir. Siz de sitemizin konuk yazarlarından biri olabilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey, kaleme aldığınız bilimkurgu temalı makale ve öykülerinizi bilimkurgukulubu@gmail.com adresine göndermek. Editör onayından geçen yazılarınız burada yayımlanıp binlerce okurun beğenisine sunulacaktır. Gelin bu arşivi birlikte büyütelim...

İlginizi Çekebilir

J. Michael Straczynski

J. Michael Straczynski’den 5 Bilimkurgu Çizgi Romanı

J. Michael Straczynski, bilimkurgu camiasında Babylon 5 dizisinin yaratıcısı olarak bilinse de aynı zamanda Amerikan …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et