Steins Gate

Distopik Bir Zaman Yolculuğu Serüveni: Steins;Gate

Japonların bilime ve teknolojiye verdiği önemi hepimiz biliyoruz. Dışarıdan bakıldığında robot şeklinde heykelleri, yeni nesil robotları, teknolojik farklılıklarıyla Japonya, dünyanın kalanından ayrılarak bilimkurgu romanlarından fırlamış gibi bir havaya sahip. Bunun neticesinde de ülkede bilimkurgunun tür olarak gelişmesi kaçınılmaz oluyor. Japonlar’ın geleneksel manga (çizgi roman) ve animelerinde bu zamana kadar mihenk taşı olmuş, sinema ve edebiyat başta olmak üzere diğer sanat dallarını da etkilemiş bilimkurgu türünde çokça yapım sayabiliriz: Akira, Gundam, Ghost In The Shell, Neon Genesis Evangelion, Serial Experiments Lain gibi. Şimdi de bunların arasına girebilecek potansiyelde başka bir yapımı inceleyeceğiz: Steins;Gate.

Steins;Gate, ilk olarak 2009’da görsel roman (visual novel) video oyunu olarak ortaya çıktı. Çok sevilen bu görsel roman 2011’de aynı isimli bir anime serisine kavuştu. 2015’te Steins;Gate 0 isimli devam niteliğinde başka bir görsel roman yayımlandı ve 2018’de de anime serisinin yapımına başlandı. Bu seri hâlâ devam ettiğinden onu daha sonra incelemek üzere bekletiyorum. Bu yazıda Steins;Gate’in orijinal serisine yoğunlaşacağım.

Başkahramanımız kendine “Çılgın Bilimadamı” diyen Okabe Rintarou adlı deli dolu bir genç. Fakat kendisinin bilimadamı olmakla uzaktan yakından bir alakası yok. Liseyi bitirmiş ve üniversiteye girmeyi düşünen, bilim ve teknoloji meraklısı biri sadece. Akihabara’da küçük ve eski bir apartman dairesi tutan kahramanımız, burasını “Geleceğin Aletleri” adını verdiği buluşları gerçekleştirmek için “Laboratuvar’ı (Lab)” olarak kullanıyor. Bu Lab’ın diğer üyeleri ve evin müdavimleri Okabe’nin çocukluk arkadaşı masum ve saf genç bir kız olan Mayuri Shiina ile hacker ve aynı zamanda tatlı bir sapık olan “Daru” lakaplı Hashida Itaru. Okabe dışındakiler bu deneylerle pek de ilgilenmiyor. Daru tüm gün bilgisayar başında oyun oynuyor, Mayuri de evin toparlanmasında, yemek hazırlanmasında Okabe’ye destek olmaya çalışıyor. Yine de Okabe’ye yardımcı oluyorlar.

Pek çok deneyi başarısızlıkla sonuçlanan ekibin tek çalışır gözüken deneyi “Telefon Mikrodalga Fırın”. Bu icat, bilgisayar yanında duran bir mikrodalga fırının telefon komutuyla çalıştırılıp fırının içine konulan nesnelerin (nesneler genellikle muz oluyor) yeşil bir jele dönüştürülmesini konu alıyor. Kahramanlarımızın bu dönüşümün niye ve nasıl olduğuyla alakalı hiçbir bilgileri yok. Bir gün rastlantı eseri Okabe, Daru’ya bir mesaj attığında (Daru’nun telefonu bu mikrodalga fırının yanındayken) mesaj geçmişe gidiyor ve tarihin akışını değiştiriyor. Belli bir zaman sonunda kahramanlarımız, yaptıklarının aslında bir zaman makinesi olduğunu anlıyor ve kullanmaya karar veriyor. Tabii başlarına bir sürü sorun ve bela açılıyor.

Birçok bilimsel teoriye de değinen serinin “Zaman yolculuğu” için kullandığı teori, çokça kabul edilen Kuantum ve İplik teorileri baz alınarak oluşturulmuş. Eğer zaman geçmişe dönüp değiştirilirse, bu farklı bir zaman dilimi olur ve eski zaman diliminden ayrılır. Zaman yolculuğu konusunda bir dönem fenomen olan John Titor olayına da değinen yapım, daha da ileri giderek karakteri direkt olarak seride kullanıyor. Kimdir bu John Titor derseniz kısaca bilgilendirme yapmama izin verin. 2000 ve 2001 yıllarında bazı internet sitelerinde yazılar yazarak zaman yolcusu olduğunu iddia etmiş bir kişilik. Söylediğine göre 2036 yılından IBM 5100 adlı bilgisayarı bulmak amacıyla geçmişe dönmüş.

Anlattığına göre, CERN (Bildiğimiz Avrupa Nükleer Araştırma Kuruluşu olan) zaman yolculuğunu bulmuş ve dünyayı bir karanlık güç olarak yönlendirmekteymiş. 2005’te ABD’de bir iç savaş, 2015’te ise 3. Dünya Savaşı çıkacağını da iddia etmişti. Genel kanı bu kişinin ilgi çekmek isteyen veya sosyal deney yapmaya çalışan biri olduğu. Kendisinin İngiliz bilimkurgu yazarı Douglas Adams olabileceğini iddia edenler de vardır, zira yazılar Adams ölmeden 2 ay önce kesilmiştir. Fakat azınlık bir komplo teoristi bu kişinin gerçek olabileceğini, söylediği zamanların birebir tutmamasının zaman çizgisinin değişmiş olmasından kaynaklandığını savunmaktadır. Stein;Gate serisi de benzer bir şekilde gerçek hayatta yaşanmış bu olayı ve karakteri başarıyla kurgusuna aktarmış.

Bir yandan şirketlerin, gizli organizasyonların, hatta devletlerin güç elde etmek ve dünyayı yönetmek için neler yapabileceğini acımasız bir şekilde gösteren yapım, diğer yandan aslında bir distopya dünyasında yaşayıp yaşamadığımızı da sorgulamamızı sağlıyor.

İlk bölümündeki belki en gereksiz görünen kısmın bile ileride çok önemli bir hale gelebildiği, üzerinde detaylıca çalışılarak ve yoğun emek harcanarak yapılmış, dikkatlice izlenmesi gereken 25 bölümlük bir seri Stein;Gate. Tüm bilimkurguseverlerin, özellikle de zaman yolculuğu meraklılarının izlemesini şiddetle öneririm. Bilgisayar oyunu olarak bulabileceğiniz görsel romanını da incelemenizde fayda var.

Yazar: Gökhan Cılam

Galaktik dominasyon hedefinde emin adımlarla ilerleyen bir yazar, uzay ve zaman çizgisinin ötesine çıkmaya çalışan maceraperest bir yönetmen, kara deliğin derinliklerinde senfoni yazan tutkulu bir müzisyen...

İlginizi Çekebilir

İkinci Sezonuyla Star Wars: Visions

İlk sezonuyla Star Wars külliyatına kıymetli bir katkıda bulunan Visions, ikinci sezonuyla karşımızda. İlk sezonun …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et