“Tıpkı bir kara deliğe düşen ışığın kendini o çekimsel tuzaktan kurtaramaması gibi, savaşan insanlık, maddenin sırlarını ele geçirdikten sonra, teknoloji tuzağından kurtulamaz.” – Stanislaw Lem Polonya’dan dünyaya açılan ve tek başına Avrupa bilimkurgusunu Amerikan bilimkurgusuna karşı şahlandıran Stanislaw Lem’in önemli yapıtlarından biri olan Dünya’da Barış, 1987’de kaleme alındı. Türkçeye çevirisi ise İngilizce’den yapıldı. 2000 yılında İletişim Yayınları tarafından basılan kitabın …
Devamını gör »Etiket Arşivleri: Stanislaw Lem
70’li Yıllardan 10 Bilimkurgu Filmi
70’li yıllar bilimkurgu sinemasının altın dönemlerinden biri. Öyle ki türün efsane mertebesine yükselen birçok filmi bu yıllar içinde çekilmiş, bu yıllar içinde beyaz perdede boy göstermiş. Başlı başına bir sektöre dönüşen Star Wars (1977), ürkütücü bir Ridley Scott şaheseri Alien (1979), Mel Gibson’la ruh bulan Mad Max (1979), Jack Finney’in romanından uyarlanan Invasion of the Body Snatchers (1978), Steven Spielberg imzalı klasik UFO filmi Close …
Devamını gör »Bir Tarkovsky Şaheseri: Solaris
“Uzayı fethetmek falan istemiyoruz aslında. Dünyayı durmadan genişletmek istiyoruz. Diğer dünyaları istemiyoruz, bir ayna istiyoruz sadece.” Hayal kırıklığına uğramış ve paranoyak Dr. Snaut (Yuri Yarvet) tarafından dile getirilen bu sözler, Andrei Tarkovsky’nin 1972 tarihli başyapıtı Solaris’in varoluşsal krizini ve korkutucu hakikatini basit ama etkili bir şekilde özetliyor. Yalnız, yarı yarıya terk edilmiş bir uzay istasyonunda ve en az onun kadar …
Devamını gör »Kişisel Sinema
Yönetmenlik sanatı, teknik bilginin yanı sıra, belli bir entelektüel seviye gerektiren bir meslektir. Mesleki gelişimin en büyük gerekliliklerinden biri üretmektir. “Halk için sanat” anlayışı ile yola çıkmak, belli bir zaman sonra tekrara ve yaratıcı anlamda tıkanıklığa sebebiyet verecektir. “Sanat için sanat” bakış açısı ile ortaya konulan farklı işler ise zamanla anlaşılıp kabul görecektir. Stanley Kubrick yönetimindeki 2001: A Space Odyssey, …
Devamını gör »Bilimkurguda Bilgisayarlar
Kurgusal bilgisayarlar denince edebiyatta, sergilerde ve filmlerde büyük yer kaplayan envai çeşit hayali ve sahte aletler akla geliyor. Otomasyon ve robotlarla birleşince de gerçek bilgisayarların kültürel gelişiminde son derece önemli bir yer kaplıyorlar. Kurguda bilgisayarların tutarlı bir tarihi hazırlanacak olursa belki de bakılması gereken ilk yer Jonathan Swift‘in 1726 yıllı romanı Gulliver’in Gezileri‘dir. Bu kitapta Swift, “dünyanın en cahil insanının …
Devamını gör »Hiciv ve Mizah Dozu Yüksek Yolculuklar: Yıldız Güncesi
“Bizler evrensel kardeşliğe inanırız. Barışın ve uzlaşmanın nefrete ve savaşa galip geleceğine inanırız, insanın her şeyin ölçüsü olması gerektiğini düşünürüz. İlerlemeye, daha iyi yarınlara ve bilimin gücüne inanırız.” Günümüzde Ukrayna sınırları içindeki Lwöw’de doğan Lem, 2 Dünya Savaşı’na birinci gözden şahit olan yazarlardan biridir. Savaş nedeniyle eğitim, iş ve aile hayatı birçok açıdan köklü değişiklilere uğramış, savaş yıllarında toplama kamplarında …
Devamını gör »Bir Stanislaw Lem Başyapıtı: Yenilmez
“Hiçbir anlamı yok ki, diye düşündü. Onlar yok etmek istiyor, biz de, hepimiz bir şeyi yok etmek istiyoruz, ama bu şekilde hiç kimseyi kurtarmıyoruz. Regis yerleşilmemiş bir yer, insanın burada hiçbir işi yok. O halde bu kemikleşmiş inat niye?” 1921’de Krakow’da doğan Stanislaw Lem, tıp öğrenimini sürdürürken 2. Dünya Savaşı patlak vermiştir. Bunun sonucunda eğitimi yarıda kalan Lem, savaş yıllarını …
Devamını gör »Solaris ve Episteme Değişikliği
Solaris, hem bilimkurgu sineması hem de edebiyatı için bir klasik. Son on yılda bu tür edebiyat ve sinema ürünleri, çağımızın sosyal ve örgütsel ortamını analiz etmede ve anlamlandırmada güçlü bir ilham kaynağı haline geldi. Birçok feminist yazar (Haraway, 1991; Figueroa, 1995; Sandoval, 1995; Balsamo, 1996), diğer feminist seçeneklerden ayrı olan argüman satırlarını sunmak için bilimkurguyu eşelemekten geri durmadı. Bilimkurgu, onlara …
Devamını gör »Amerikan Bilimkurgusundan 4 Öykülük Seçki: Kıyametten Sonra
“Toplumumuzdaki eşit olmayan yaşam biçimi yüzünden, şimdi yoksullar, varlıklılara saldırıyorlar ve adeta öç alıyorlardı. Bu, bizim uygarlığımızın en zayıf yönlerinden biriydi.” -Kıyametten Sonra / Jack London. 1999 yılında Broy Yayınevi tarafından yayımlanan, Zühtü Bayar tarafından hazırlanan bu derleme, Amerikan bilimkurgu edebiyatının en parlak dönemi olan 1950-1960 yılları arasında, eserleriyle türün gelişimine katkıda bulunan 4 yazarı bir araya getiriyor ve okura …
Devamını gör »Bilimkurgunun Ustalarından Seçme Öyküler: Korkunun Bütün Sesleri
Metis Yayınları’nın ilk olarak 1993 yılında derleyip yayımladığı kısa öykülerden oluşan bu kitap, aradan geçen uzun zaman içinde çok fazla rağbet görmemiştir. Elbette buna Türkiye’de bilimkurgunun gözde bir tür olmaması sebep olarak gösterilebilir. Sedef Öztürk ve Levent Mollamustafaoğlu’nun derleyip çevirdiği kitapta 7 usta bilimkurgu yazarından 7 öykü bulunuyor. Öykülerin tek bir tema etrafında şekillenmediğini, farklı tatları okura sunduğunu vurgulamakta yarar …
Devamını gör »