“İvan İvanoviç var mıydı, yok muydu?” Nazım Hikmet’in 1954’te, Sovyetler henüz uzay macerasına başlamadan önce yazdığı ve Sovyet bürokrasisini eleştirdiği tiyatro oyununun adı herhâlde bu konu için uygun bir giriş olur. İvan İvanoviç, Rusya’da kimliği belirsiz kişiler için kullanılan bir takma addır (ABD’deki John Doe gibi). Bilindiği üzere Sovyetler, uzaya insanlı uçuştan önce hayvanlar ve cansız mankenlerle denemeler yapmıştı. İvan …
Devamını gör »Etiket Arşivleri: Soğuk Savaş
Bir Buzulaltı Şehri ve Zehirli Mirasının Hikâyesi: Camp Century
Kulağa bir James Bond filminden fırlamış gibi gelecek olsa da, okuyacaklarınız tamamen gerçek. Soğuk Savaş sırasında ABD, Grönland buzulunun altında açacağı devasa tünel sistemine mobil nükleer füzeler yerleştirmek istedi. Belki bunu başaramadı ama nükleer enerjiyle çalışan ilk buzulaltı şehrini inşa etti. Hatta ABD askerleri ve araştırmacılar, istasyon 1967’de terk edilene kadar burada yaşadı ve çalıştı. Şimdiyse iklim değişikliği, ABD’yi “Camp …
Devamını gör »Modern Sanat, Sanatı Nasıl Öldürdü?
Şüphesiz Soğuk Savaş oldukça büyük değişimler getirdi. Kutuplara ayrılan dünya pek çok çekişmeye, çatışmaya sahne oldu. Özellikle postmodernizmin ortaya çıkışı edebiyat ve diğer sanat dallarını da savaşa kattı ve sürece uygun olarak yeniden biçimlendirdi. İkinci Dünya Savaşı sona erdiğinde ve Soğuk Savaş resmi olarak başladığında, bu tesirin ilk dalgası doğal olarak Avrupa’da görüldü. Bunun en önemli kanıtı da aynı zamanda …
Devamını gör »Çocukluğun Sonu Romanına Felsefi Bir Bakış
Covid-19 salgını ikinci dünya savaşından bugüne insanlığın kendi başına açtığı en büyük küresel felakettir. Her an dünyanın her ülkesinde, başta en zengin devletlerde olmak üzere, sayısız insan virüs nedeniyle ölmektedir. Çünkü dünya henüz insanlığın evi değil, rekabet ve savaş alanıdır. “Bireysel bir karşıtlık (Hobbesçi) anlamında değil, bireylerin toplumsal varlık koşullarından doğan bir karşıtlık anlamında” (Marx, 1993, s. 30). Peki, insanlığın kendini yok …
Devamını gör »Benliğe Adanan Bir Roman: Anthem
“Bu dünyanın sırları herkese açık değil, sadece onları arayanlara ve bulmasını bilenlere açıktır.” – Ayn Rand Ayn Rand (1907-1982), edebi yetkinliğinden ziyade eserlerini temellendirdiği felsefi yaklaşımıyla ya da diğer bir deyişle serbest piyasa destekçisi ve bireyci tavrıyla tanınır. İkinci Kızıl Tehlike döneminde (1947-1957) senatör Joseph McCartyh‘nin öncülüğünü yaptığı anti-komünist soruşturmalarda yer almış, dönemin tartışmalı figürlerinden biri olmuştur. Rivayete göre, Komünizmle …
Devamını gör »Soğuk Savaş Temalı Bilimkurgu Eserleri
Önceki yazıda 2. Dünya Savaşı’nın kültürel etkisinden ve bilimkurgu eserlerini nasıl etkilediğinden bahsetmiştik. 2. Dünya Savaşı’nın sona ermesiyle insanlık, savaşmayı göze alamayan iki kutuplu bir dünya ile tanıştı. Kötülükle savaşmanın verdiği optimizm geçti ve herkes geleceğe daha karamsar bakar hale geldi. A.B.D. ve S.S.C.B. arasındaki son derece fütürist çekişme, gezegen üzerindeki canlı yaşamının sonunu getirebilirdi. Bu yüzden Soğuk Savaş, bilimkurgu …
Devamını gör »Superman’in Komünist Olduğu Alternatif Bir Kurmaca Evren
Bilimkurguda alternatif tarih anlatıları önemli bir yere sahip. “Peki ya öyle değil de şöyle olsaydı” sorusuna bir cevap hükmünde, tarihte nasıl gerçekleştiğini bildiğimiz önemli bir olayın farklı versiyonlarını sunan bu hikâyeler her zaman ilgi çekici birer fikir jimnastiği olmuştur. Akla ilk gelen örnekler arasında elbette Philip K. Dick’in kaleme aldığı ve diziye de aktarılan “Yüksek Şatodaki Adam” bulunmakta. II. Dünya …
Devamını gör »Rus Sinemasının Apollo 13’ü: Salyut-7
Soğuk savaşın etkileri dünya genelinde her daim tartışılmıştır. Öyle ki yaklaşık otuz senedir sona ermesine rağmen halen gündemi meşgul edecek kadar tazeliğini korur. ABD ile SSCB‘nin her alanda rekabet ettiği bu dönemde en önemli mücadele alanı ise kuşkusuz uzaycılık. 1950’li yıllarda Sovyet kozmonotlarının seferleri ile başlayan uzaya seyahat çalışmaları, 20 Temmuz 1969’da Cape Canaveral’dan kalkan Apollo 11’in başarılı bir Ay …
Devamını gör »Doğu Almanya’nın İlk Bilimkurgu Filmi: First Spaceship on Venus
Bildiğimiz bilimkurgunun ilk örnekleri 19. yüzyıl sonlarına, Jules Verne ve H. G. Wells’in işlerine dayanır. James Gleick yeni kitabında bunun endüstriyel devrimin getirdiği hızlı sosyal ve teknolojik değişimler sonucunda mümkün olduğunu savunuyor. İnsanlar birden geleceğin şu andan büsbütün farklı olabileceğine inanmaya başladılar ve yarattıkları bilimkurguda da bu hissediliyordu. 1950’lerdeki uzay yarışı çağının bilimkurgu ütopyacılığı çok ateşliydi. Günümüzde ise insanlar kişisel …
Devamını gör »Uyuşturucular ve Soğuk Savaş: Transistorpunk
İkinci Dünya Savaşı‘nın ardından, özellikle 1950li yıllardan itibaren Amerika artık gerçek bir süper güce dönüşmüştü. Üstelik izolasyoncu politikasını terketmiş, Woodrow Wilson‘un fikir mirasını devralarak, dünyanın polisliğini üstlenmeye başlamıştı. Tabii Alaska’nın batı yakasında da bir başka süper güç olan Sovyetler vardı. Bu iki devlet birbirinden hiç haz etmiyordu. İkisi de kendince haklıydı. Sovyetler “güneşli günler göreceğiz çocuklar” diyordu, Amerika ise “Rusya’da …
Devamını gör »