Etiket Arşivleri: Neuromancer

William Gibson

Siberpunk’ın Babası: William Gibson

Siberpunk türünün peygamberi olarak da bilinen William Gibson, Kanada kökenli Amerikalı bir bilimkurgu yazarıdır. 1982 yılında yayımlanan kısa öyküsü Burning Chrome’da Gibson, ilk kez siber alan kavramını icat etti ve daha sonra bu konseptin ilk romanı olarak kabul gören 1984 tarihli Neuromancer‘da bir temel olarak kullandı. Gibson, 1990’larda internet yaygınlaşmadan önce bilgi çağının simgesi olarak kabul edildi. Televizyon gerçekliğini, video …

Devamını gör »

Siberpunk’ın Dönüşü

Siberpunk’ı hiç duymamış olabilir misiniz? Belki hiçbir zaman tek başına bir edebi tür olmayacak, her zaman bilimkurgunun alt türü olarak anılacak bir terim. Kelime size çok yabancı gelse bile, distopik bir gelecekte bir tarafta yüksek teknolojiye sahip çetelerin, çökmüş bir toplumsal yapının, karanlık insanların olduğu, diğer tarafta ise dünya çapında mega şirketleri barındıran bir kitap okumuş, film izlemiş, bilgisayar oyunu …

Devamını gör »
facepalm

Bilimkurgu Yazarları İnterneti Neden Öngöremedi?

Gelecekteki teknolojik buluşları öngörmek konusunda kimse bilimkurgu yazarlarının eline su dökemez. Bugün gündelik hayatımızda sıradanlaşan pek çok cihaz, icat edilmelerinden on yıllar evvel bilimkurgu romanlarının sayfalarında hayal edilip işlenmişti. (Bu konuda şuradaki yazımıza göz atabilirsiniz) Bilimkurgu zaten bir yönüyle, geleceği düşleme sanatı değil mi? Bilimsel gelişmelerin toplumda yol açabileceği dönüşümleri tahmin etmek ve uyarılarda bulunmak, bilimkurgunun asli vazifelerinden. Kehanetlerini kimse önemsemese …

Devamını gör »
neuromancer

Bir Siberpunk Başyapıtı: Neuromancer

Günümüzde bilgisayar ve sanal gerçeklik temalı bir film veya öykü ile karşılaşsanız, muhtemelen bunun çok sık işlenen bayat bir konu olduğunu düşünürsünüz. Ancak bugün bildiğimiz bilgisayarların gelişmeye yeni yeni başladığı 1984 yılında bilgisayar destekli sanal gerçeklik, bilgisayar korsanları ve sibernetik hakkında bir roman yazmak ve roman ile bilimkurgu edebiyatının en prestijli üç ödülüne layık görülmek sadece William Gibson gibi bir yazarın …

Devamını gör »
cyberpunk_girl

Siberpunk ve William Gibson Kızları

Siberpunk geleceğin karanlığını gözler önüne sererek sizi rahatsız edebilir ancak genelde rahatsız eden karanlık değil, onun gerçek olma ihtimalidir. Kadınların hayatta kalmasının tek yolu ise erkekleşebilmesidir. Teknolojinin bugün hayatlarımıza olan katkıları yadsınamaz bir gerçek. Ellerimize aldığımız yetenekli, işlevsel ve giderek ucuzlaşan aletlere olan bağımlılığımız günden güne artsa da, bundan kaynaklanan memnuniyetimiz de tatminsiz biçimde artıyor. Herkes pul kolleksiyonu yapmıyor belki …

Devamını gör »
new wave

Bilimkurguda Yeni Dalga Akımı

Yeni Dalga (New Wave), 1960 ve 1970’lerde bilimkurguya yeni bakış açılarının getirildiği, deneysel metinlerin öne çıktığı bir akımdır. İçinde birçok tema ve türden eser bulundurur ancak bunlar genelde hard sci-fi çerçevesinde olmaz. Yeni dalgacılar teknolojik gelişmelerin değil; politika, psikoloji, toplum bilim gibi sosyal bilimlerin ya da felsefenin öne çıktığı ve genelde alternatif toplum biçimlerinin sorgulandığı kurgulara önem verirler. Bu teknoloji karşıtlığında, …

Devamını gör »
Bilimkurgu ve Yapay Zeka

Bilimkurgu Romanlarında Yapay Zeka Tasvirleri

Bilimkurgu, bilgisayarların kontrolü ele geçirdiği çok sayıda gelecek tasvirine imza attı. Şunu söylemekte fayda var, gelecek insanlık için pek parlak görünmüyor. Henüz 2016’da olmamıza rağmen bir bilgisayarın usta bir Go oyuncusunu yendiğini ve sürücüsüz bir aracın minibüsle çarpışarak kazaya sebebiyet verdiğini bile gördük. Algoritmalardan oluşan yapay zekanın ve robotların, insan mesleklerini devralacağı bir döneme doğru hızla ilerliyoruz. Fakat robotların ayaklanıp bizleri …

Devamını gör »

William Gibson’ın Neuromancer’ı ve Siberuzay

Neuromancer, William Gibson tarafından 1983 yılında yazılmış bir bilimkurgu klasiği. Bu kitabın Dark City ve The Matrix gibi siberuzay kavramını irdeleyen filmleri esinlediği biliniyor. Hatta esinlemekten öte bir durum olduğu bile söylenebilir. Kitaptaki yapay zeka Wintermute, tıpkı The Matrix’te olduğu gibi Case’e telefon ile ulaşıyor. Eski bir hacker ve tam anlamıyla bir kaybeden olan Case sokakta yürürken, yanından geçtiği her …

Devamını gör »

Siberpunk Hareketinin Tarihi

Bilimkurgu edebiyatı, kökleri milattan öncelere giderken, akacağı asıl yatağı nasıl 20. yüzyıl içinde bulduysa, siberpunk bilimkurguları da kendini 1980’li yılların ruhunda bulur. Kişisel bilgisayarlar ve internetin gündelik yaşama girişiyle yaygınlık kazanan dijital dünya algısı, popüler kültürün ileri teknoloji ürünleriyle kaynaşması, küreselleşme, çok uluslu kapitalizmin yükselişi, her alan ve anlamda sınırların birbirine karışıp, ortadan kalkmaya başlaması, seksenlerin fütüristik ve metaforik bir …

Devamını gör »

Neuromancer: Kaosta Bulunmuş Düzen

Seksenlerin başında, birkaç parlak öyküsüyle henüz sadece bilimkurgu çevrelerinde tanınan William Gibson, dalgalanışını bugün de gözleyebildiğimiz bir bilimkurgu hareketi başlatacak ilk romanı, Neuromancer’ı yazmıştı (1984). Çerçevesi bu romanda çizilmiş olan bir edebi tarz ve onun yol açtığı harekete ise, “siberpunk” etiketi yapıştırıldı. Neuromancer yapay zeka, teknolojik beden dönüşümleri ve fütüristik araç gereçler gibi BK türünün birçok motifini yetkin biçimde kullanmıştı. Bununla …

Devamını gör »