Etiket Arşivleri: John D. Bosweell

Bilim insanları, Samanyolu‘nun kaotik merkezinde ölümsüzlüğün sırrına vakıf olmuş gibi görünen bir yıldız kümesi keşfetti. Peki ama bu nasıl mümkün olabilir? Ortaya atılan yeni ve şaşırtıcı teorilerden biri, yıldızların evrimine yönelik anlayışımızı kökten değiştirebilecek potansiyele sahip. Eğer teori doğruysa, bu yıldızlar karanlık maddeden besleniyor olabilir ve ileride yapılacak daha ayrıntılı incelemeler, karanlık maddenin ve dolayısıyla da evrenin doğası hakkında yeni …

Geçmişte oldu, gelecekte olmaması içinse hiçbir neden yok! Dinozorları yok eden o devasa göktaşı bugün Dünya’ya tekrar çarpsa neler olurdu? İnsanlık olarak hayatta kalmayı başarabilir miydik, yoksa dinozorlarla aynı kaderi mi paylaşırdık? Yapımcı, besteci ve görsel efekt sanatçısı John D. Bosweell tarafından kurulan YouTube kanalı Melodysheep’in hazırladığı bu kısa belgesel, muhteşem bir görsellik eşliğinde merak ettiğimiz tüm sorulara bilimsel ve …

Gelecekte insanlığı neler bekliyor? Türlü ölümcül engelleri aşıp yıldızlara mı uzanacağız, yoksa miadımızı doldurup toza toprağa mı karışacağız? Evet, akıbetimizi kestirmek mümkün değil, ancak bir yol ayrımında olduğumuz kesin. Uygarlıkça vereceğimiz karar, geleceğimizi de sonsuza dek değiştirecek gibi görünüyor… Yapımcı, besteci ve görsel efekt sanatçısı John D. Bosweell tarafından kurulan YouTube kanalı Melodysheep’in hazırladığı The Human Future, çağdaş bilimsel veriler ışığında bizleri geleceğin …

Galakside herhangi bir yeri ziyaret etme şansınız olsaydı nereye giderdiniz? Samanyolu’nun büyüklüğü düşünülünce, insanın bu soruya kolayca yanıt vermesi de zorlaşıyor değil mi? Çünkü gidip görülecek bir sürü yer, çözülecek o kadar çok gizem var ki! Kızgın buz diyarları, bulutları metalden oluşan dünyalar, yıldızlardan bile sıcak gezegenler… Neyse ki The Sights of Space adlı bu muhteşem kısa belgesel tüm kafa …

Kozmik zaman ölçeğinde, insanlık tarihi bir göz kırpması kadar kısadır. Timelapse of the Entire Universe, 13.8 milyar yıllık zamanı 10 dakikalık bir ölçeğe sıkıştırıyor ve evrenin ne kadar kadim, uygarlığımızınsa ne kadar genç olduğunu gözler önüne seriyor. Yapımcı, besteci ve görsel efekt sanatçısı John D. Bosweell tarafından kurulan YouTube kanalı Melodysheep’in hazırladığı bu muhteşem kısa belgesel, çağdaş bilimsel verilerin ışığında bizleri …

Esen rüzgârlar, ormandan yükselen uğultular, gök gürültüleri, dalgaların sahile vuruşu, yağan yağmurun yeryüzüne düşüşü, dinlediğimiz şarkılar ve daha nicesi… Gezegenimizin bu tanıdık sesleri tarafından çepeçevre kuşatılmış durumdayız. Dünya sakinleri olarak ses bizler için yaşamsal bir öneme sahip. Onun sayesinde iletişim kurabiliyor, çevremizi tanıyabiliyor, olası tehditlere karşı kendimizi koruyabiliyoruz. Peki ya diğer dünyaların sesleri nasıldır hiç düşündünüz mü? Şunu unutmamalıyız ki, …

Dünya ve üzerinde filizlenen canlılar ona çok şey borçlu. İnsanlar binlerce yıl boyunca onun varlığıyla huzur buldu. Geceleri yolcular için bir fener, çiftçiler için bir takvim, denizciler içinse bir pusulaydı. Uygarlık tarihimizdeki yeri öylesine muazzam ki, çoğu kültür ona kutsallık atfedip tapındı. Evet, uydumuz Ay’dan bahsediyoruz. Peki ama gecelerimizin bu zarif gök cismi nasıl var oldu, kadim tarihinde hangi sırlar …

“İki ihtimal var: Ya evrende yalnızız ya da değiliz. İkisi de korkutucu!” – Arthur C. Clarke Dünya üzerindeki şu kısacık zaman diliminde pek çok şey başardık: Ay’a ve uzaya insan gönderdik, evrenin uzak köşelerini görebilmek için devasa teleskoplar geliştirdik, Mars’a ve Güneş Sistemi’nin derinliklerine insansız araçlar yolladık… Öteden beri sayısız organizasyon, evrende yalnız olup olmadığımızı anlamak için büyük uğraşlar veriyor …