Etiket Arşivleri: Evrim

Transcendence Filmi Işığında Yapay Zekanın Bilimsel Analizi

Transcendence

Ekim-Kasım 2014 aylarında o kadar fazla ve o kadar kaliteli bilimkurgu filmleri çıktı ki… Ancak Yıldızlararası’nın etkisine kapılıp, bilimkurgunun bir diğer önemli eserini es geçmemek gerekiyor: Dilimize tuhaf bir şekilde Evrim olarak çevrilen, aslında “üstünlük, aşkınlık” anlamına gelen Transcendence bunlardan biri… Yıldızlararası bizi Evren’in ve modern fiziğin sınırlarına götürürken, Transcendence bizleri beynimizin müthiş dünyasına çekiyor, nanoteknolojiden gücünü alan yapay zekanın …

Devamını gör »

Renkli Görüşün Evrimi

renkli gorusun evrimi

Her şeyden önce doğada renk diye bir şey olmadığını belirtmeliyiz. Renk beyin tarafından üretilen bir algıdır. Işık dediğimiz elektromanyetik tayfta farklı dalga boylarını farklı renklerle eşleştiriyoruz. Bu yazıda aşağıdaki sorulara yanıt arayacağız: Kaç tane renk görebiliyoruz? Neden 7 tane renk ismi var? Herkes renkleri bizim gibi mi görüyor? Renkli görüş nasıl evrimleşmiştir? Şimdi bu sorulara yanıt bulmaya çalışalım. Kaç Tane …

Devamını gör »

Heterotrof ve Ototrof Hipotezleri

Heterotrof ve Ototrof

Yaşamın ortaya çıkışına dair iki temel hipotez vardır. Bunlardan birisi hetetrof hipotezi, diğeri de ototrof hipotezidir. Hetetrof hipotezi, ilkin tüketicilerin ortaya çıktığını savunur. Buna göre ilk ortaya çıkan canlı (proto-bakteri) hetetroftur, yani besinini dışarıdan alır. Kısaca, ilk canlı kendi enerjisini kendisi üretemeyen, dışarıdan doğrudan besin alan bir canlıydı. Ototrof hipotezine göre ilk canlı bir ototroftur, yani kendi besinini kendisi üreten …

Devamını gör »

2001: Bir Uzay Efsanesi

Bilimkurgu ve Arthur C. Clarke sözcüklerini duyduğumuzda aklımıza ilk gelen eserlerden biri muhakkak ki 2001: Bir Uzay Destanı oluyor. İthaki Bilimkurgu Klasikleri serisiyle bir kez daha okura sunulan bu efsaneyi daha iyi anlamak için, hangi şartlarda yazıldığına gelin bir göz atalım. Stanley Kubrick, 1964’ün bahar aylarında Arthur C. Clarke’tan “dillere destan bir bilimkurgu fikri” olup olmadığını soran bir mektup alır. O zamanlar, …

Devamını gör »

Bilimkurguda Nesil Gemileri

nesil gemileri

“…büyüktür. Gerçekten büyüktür. Ne kadar engin, uçsuz bucaksız ve akıllara zarar büyüklükte olduğuna inanamazsınız…” Otostopçunun Galaksi Rehberi uzay için böyle diyor ve haklı da. Gerçekten de uzayın büyüklüğü biz insan kavrayışının çok ötesindedir. Evrende bildiğimiz en hızlı şey olan ışık bile uzayın büyüklüğü düşünüldüğünde kaplumbağa gibi kalmaktadır. Güneşimizi ele alalım; Dünya’ya uzaklığı 149.6 milyon kilometredir. Işık bu mesafeyi ortalama 8 …

Devamını gör »

Uyumak İçin Beyne İhtiyaç Yok

uyku-deniz-anasi

Uyku hakkında bildiğimiz tek şey, her canlının ihtiyacı olduğu. Kesin nedenini ve uykunun evrimdeki yerini hâlâ bilmiyoruz. Beyin gelişimi, psikolojimiz, konsantrasyon, güç toplama için gerekli olduğunu düşündüğümüzden olsa gerek, uykuyu hep beyin ile özdeşleştirdik. Ta ki Current Biyoloji dergisinde Kaliforniya Enstitüsü Teknoloji Bölümünden Lea Goentoro liderliğindeki ekibin aklına deniz analarında uykuyu inceleme fikri gelene kadar. Bilindiği gibi deniz anaları beyinsiz …

Devamını gör »

Teknolojiyle Bütünleşmek: Transcendence

Transcendence

Wally Pfister‘ın (Christopher Nolan’ın görüntü yönetmeni) ilk yönetmenlik denemesiyle karşı karşıyayız: Transcendence (Evrim)… Her şeyden önce filmin sayısız eleştiriye maruz kaldığını bilmekte fayda var. Tepkiler başlıca iki konuda yoğunlaşıyor: Usta ellerden çıkmış görsel efektlerin, gösterişli aksiyon sahnelerin yeterince kullanılmayışı ve filmin olası bilimsel gerçeklikten uzak oluşu… Çok güçlü aksiyon sahnelerine sahip yeteri kadar film yapıldığı kanısındayım. Transcendence’ın bilimsel gerçeklikten tamamen …

Devamını gör »

Carl Sagan ile Uzay Zamanda Bir Yolculuk: Cosmos

Carl Sagan, bir gökbilimci olarak Venüs ve Mars’la ilgili önemli keşifler yaptı. Yıllarca NASA’da çeşitli görevlerde bulundu. Bunların arasında güneş sistemini araştıran insansız uzay araçlarının görevlerini planlamak ve hatta Ay’a uçuşlarından önce Apollo astronotlarını bilgilendirmek de vardı. Harvard ve Cornell’da saygın bir eğitimci olarak gelecek kuşaklara ilham kaynağı oldu. Örneğin Neil deGrasse Tyson, onun izinden giden çok sayıda bilim insanından biriydi. …

Devamını gör »

Bilimsel Devrimler

Yaşadığımız dünyayı doğru değerlendirmenin başta gelen koşulu, kuşkusuz, bilimi yeterince anlamaktır. Ders kitaplarında öğretilenler, ne yazık ki, çoğu kez bir yığın ezber bilgi olmaktan öte geçememekte, araştırma etkinliğini algılamaya elvermemektedir. Oysa bilim, deneyimsel bir süreçtir; kafaya doldurulacak bir yığın hazır bilgi değildir. Bilim, doğruyu bulma, olup bitenleri açıklama arayışı sürecinde ussal olduğu kadar imgesel ve duygusal tüm yetilerimizi içeren bir …

Devamını gör »

Bir Taş Devri Bilimkurgusu: Adem’den Önce

adem'den önce kapak

“Bunlar bizim atalarımız, Onların tarihi bizim de tarihimiz. Elbette bir gün ağaçlardan inip dik olarak yürümeye başlamamızı hatırlayacağız; elbette daha da yakın bir günde, denizden yavaşça çıkıp karadaki ilk serüvenlerimizi gerçekleştirişimizi de hatırlayacağız.” Ünlü yazar Jack London’un 1907 yılında yayımlanan Âdem’den Önce adlı eseri, taş devrinde geçen bir bilimkurgu novellası. Dünya’da günümüz Homo Sapiens türü dışındaki insan türlerinin henüz soylarının …

Devamını gör »