Etiket Arşivleri: Dalgakıran

Zamanın Karanlık Fotoromanı: La Jetée

“Ne var ki, uzak bir geçmişten geriye hiçbir şey kalmadığında, insanlar öldükten, nesneler yok olduktan sonra, bir tek, onlardan daha kırılgan, ama daha uzun ömürlü, daha maddeden yoksun, daha sürekli, daha sadık olan koku ve tat, daha çok uzun bir süre, ruhlar gibi diğer her şeyin yıkıntısı üzerinde hatırlamaya, beklemeye, ummaya, neredeyse elle tutulmayan damlacıklarının üstünde, bükülmeden hatıranın devasa yapısını …

Devamını gör »

Dalgakıran | Mikail Boz (Kısa Öykü)

Rıhtımda bekliyorduk. Ellerimiz cebimizde, omuzlarımız kalkık, bu güneşsiz ve kurşuni gökyüzünün altında denizi seyrediyorduk. Deniz de fazla mesai yapmış bir işçi gibi homurdanıyor, kükreyen dalgalarını bizi ve yaşadığımız bu kenti silip atmak için üzerimize salıyordu. Ortalıkta henüz gemi görünmüyordu. Fakat bu, kimse için umutsuzluk kaynağı olmuyor, gözler ufukta belirecek o bilindik karartıyı merakla bekliyordu. Nasıl beklemesinlerdi? Herkes ona bir kurtarıcı …

Devamını gör »