Oyuncular, meslekleri ve profesyonel tercihleri dolayısıyla her tür filme, yönetmene ve canlandırılacak karaktere eşit mesafede yaklaşır. Ancak bazı oyuncular vardır ki, belli bir sinema türünü, belli bir yönetmeni veya belli bir stenotipteki karakteri özellikle seçer. Şener Şen’in Yavuz Turgul, Johnny Depp’in Tim Burton, Leonardo DiCaprio’nun Martin Scorsese tercihi veya Michael Ironside’ın özellikle kötü adamları oynamayı istemesi gibi. Yazımızın konusu olan Cladua Black de film tercihleriyle biz bilimkurgu hayranlarının gönlünde yer etmiş bir aktris. Kariyerinin büyük bir kısmı bilimkurgu projelerinden oluşuyor. Öyle ki, aynı anda iki rol teklifi aldığında bile bilimkurgu olanı özellikle tercih etmesiyle biliniyor.
Claudia Black, 11 Ekim 1972’de Sidney, Avustralya’da doğdu. Bilimkurguya olan ilgisi ebeveynlerinden geliyordu. Her ikisi de tıp doktoruydu ve aynı zamanda medikal cihaz teknolojilerinin geliştirilmesi alanında ar-ge hizmeti yapan bir firmanın danışmanıydı. Çocukluğundan beri evlerinde sağa sola yayılmış makine çizimleri, tasarımlar vardı. Musevi bir aileden gelmesine rağmen Anglikan Kilisesi’ne ait Kambala Okulu’nda okudu. Okulun tiyatro kolu bünyesinde yaptığı oyunculuklar ise gelecek kariyerinin şekillenmesini sağladı.
Ebeveynleri gibi bilim insanı olmak istiyordu ama sahneler onu büyülemişti. İleride oynayacağı bilimkurgu projelerinde, bilim insanı olma hayali ile oyunculuk arzusu birleşecekti. Claudia Black, profesyonel oyunculuk kariyerine Sidney Yerel tiyatrosunda başladı ve ardından Avustralya Ulusal Tiyatro Okulu’nda eğitim aldı. Bu eğitim, oyunculuk yeteneğini geliştirmesine yardımcı oldu ve tiyatro sahnesinde ilk başarılarını elde etmesini sağladı. Alaylı oyuncu olmakla yetinmemiş, mektepli olmaya da karar vermişti. Black’in kariyerindeki ilk çıkışı, Home and Away adlı popüler Avustralya pembe dizisindeki rolüydü. Daha sonra A Country Practice ve Water Rats gibi diğer Avustralya televizyon dizilerinde göründü. Bu projeler, oyunculuk kariyeri için sağlam bir temel oluşturdu. Artık adı bilinen bir oyuncuydu. Seçmelere katılmasına gerek kalmadan teklifler almaya başladı. Sonunda City Life adlı bir Avustralya dizisinde başrolü kaptı ve ününe ün kattı.
Ancak Claudia Black, özellikle bilimkurgu dünyasına olan katkılarıyla tanındı. 1999’da Farscape dizisindeki Aeryn Sun karakterini canlandırarak uluslararası üne kavuştu. Aeryn Sun, uzayda maceralara atılan bir askerdi ve Black’in performansı, karakterin karmaşıklığını ve duygusallığını mükemmel bir şekilde yansıtıyordu. Dizi çok geçmeden büyük bir takipçisi kitlesi kazandı ve Claudia Black’in oyunculuk yeteneğinin bir kez daha altını çizdi. Aynı zamanda dizinin video oyun uyarlamalarında da karakterinin seslendirmelerini bizzat yaptı. 2000 yılında Riddick Evreni’nin ilk filmi olan Pitch Black‘te Sharon Monthgomery rolünde oynadı. Filmde Black, kaza sonucu düştükleri gezegende yaşayan yaratıkların ikinci kurbanını canlandırıyordu. Claudia Black’in bilimkurgu televizyon kariyerindeki başarıları Farscape ile sınırlı değildi. Stargate SG-1 ve Stargate: The Ark of Truth gibi yapımlarda Vala Mal Doran karakteriyle izleyicilerin karşısına çıktı. Vala Mal Doran, komik, cesur ve entrikacı bir karakterdi ve Black, bu rolü mükemmel bir şekilde canlandırdı.
Claudia Black, aynı zamanda seslendirme sanatçısı olarak da dikkat çekti. Yine Farscape ile sınırlı kalmayan seslendirme kariyerine düzinelerce video oyun seslendirmesini de sığdırdı. Özellikle Uncharted serisinin popüler karakterlerinden Chloe Frazer’ı seslendirmesiyle hafızalara kazındı. Oyun dünyasında da seslendirme yeteneği ile büyük bir hayran kitlesi kazandı. Bu kariyeri sırasında, 2007 yılında yolu bir Türk ile de kesişti. Cevat Yerli tarafından geliştirilen Crysis oyununda Helena karakterini seslendirdi. Bunun dışında God of War ve Mass Effect gibi dünya çapında meşhur oyunlara da sesiyle katkıda bulundu. Hatta kariyerinin yaklaşık on yıllık bir döneminde seslendirmelere oyunculuktan daha fazla ağırlık verdi. Aralarında Oscar ödüllü The Departed ve Million Dollar Baby gibi filmlerin de olduğu film tekliflerini ise reddetti.
Claudia Black, oyunculuk kariyerinin yanı sıra eğitimli bir dansçı ve müzisyen de. Hatta rol arkadaşı ile bir müzik albümü bile yaptı ve böylece kendisinin ne denli çok yönlü bir sanatçı olduğunu gösterdi. Bu çok yönlülüğü performanslarına da ekstra bir boyut kattı. Örneğin, Farscape dizisinin müziklerine gitarıyla katkıda bulundu. Ayrıca aynı dizideki rol arkadaşı ve bir başka müzisyen olan Paul Goddard’ın 2007 tarihli 2am Flight albümünde gitaristlik ve bir şarkıda da solistlik yaptı.
Kendisinin yazarlık yeteneği de var ve çeşitli kısa hikâyeler kaleme aldığı biliniyor. Bir gün öykülerini kitaplaştırmayı da düşünüyor. Claudia Black, oyunculuk ve müzisyenlik kariyeri dışında bir aktivist olarak da tanınıyor. Feminizm ve kadın – erkek eşitliği konularında yaptığı çıkışlarla ve katıldığı eylemlerle etkin bir şekilde sesini duyurmaya çalışıyor. Claudia Black’in yaşam öyküsü ve kariyeri, tiyatro sahnelerinden dünya çapındaki bilimkurgu projelerine kadar uzanıyor.
Kısacası, hem oyunculuğu hem de kişiliğiyle izleyicileri etkilemeye devam ediyor. Bilimkurgu sinemasının önemli kadın figürlerinden biri olarak, kariyeri boyunca birçok hayranın gönlünde taht kurdu ve adını bilimkurgu tarihine yazdırmayı başardı.