Resident Evil: The Final Chapter

Sonda söyleyeceğimizi başta söyleyelim: Ölümcül Deney hayranlarının boşa umutlanmasına gerek yok. Zira The Final Chapter seriye çok bir şey katmıyor. Hatta birçok kişiye göre bu film serinin son filmi bile olmayabilir. Sonuçta Ölümcül Deney: İnsanlığın Sonu (2007) filmi de ‘üçlemesinin son filmi olacak’ diye tanıtılmıştı ve ondan sonra üç film daha çekildi! The Final Chapter filmindeki emareler de, bu uzun soluklu post-apokaliptik karmaşanın devam edeceği yönünde.

Açıkçası seriyi 2002’den beri takip edenler için bütün bunlar, hoş bir ayrıntı olmuş olabilir. 2002 tarihli “Ölümcül Deney” filmi Milla Jovovich’i bize, Umbrella Corporation‘ın yeraltı laboratuvarına giden metanetli komando Alice olarak tanıttı. Alice burada, deneysel T-virüsüne maruz kalıp et-yiyici zombilere dönüşen bilim insanlarına ve köpeklere karşı mücadele etti. O zamandan beri habire süper güçler kazanıp kaybeden Alice, neredeyse tüm insanlığın zombileşmesine de tanık oldu; ama bütün bunlar buruk bir tebessüme bile yol açamadı.

İşler “Son Bölüm”de de tatsız olmaya devam ediyor. “Ölümcül Deney: İntikam” filminde öngörülen büyük savaşın ardından Alice, kendini yıkık dökük bir Washington D.C.’de buluyor. Kendini kadın öğretmen sesinde küçük bir kız hologramı olarak gösteren yapay zeka programı Red Queen’e karşı şaşırtıcı bir şekilde anlayışlı olan Alice, yapay zekanın isteğiyle ‘Kovan’a girmeye ve T-virüsü panzehirini almaya çalışıyor; hazır oradayken de şeytani Umbrella Corporation kodamanı Dr. Alexander Isaacs’in (Iain Glen) işini bitirmesi isteniyor. Alice, Dr. Isaacs’ı birkaç film önce öldürmüştü ama görünüşe göre adam iyileşmiş.

Milla Jovovich’le evli olan (manidar!) ve her Ölümcül Deney filminde görev alan yazar-yönetmen Paul W.S. Anderson‘ın bize tekrar tekrar gösterdiği tek şey kodaman doktor değil üstelik. Karakter tiplemeleri ve dövüş sahneleri başta olmak üzere pek çok unsur, post-apokaliptik aksiyon filmlerinden (özellikle Mad Max: Fury Road) fazla “esinlenmeler” taşıyor.

Kabul etmek lazım ki birkaç yakın dövüş sahnesi gerçekten heyecanlı ve Jovovich de atletikliğiyle beğeni topluyor, ama maalesef filmin iyi yönleri bunlarla sınırlı kalmış. Durmak bilmeyen aksiyonun sürekli tekrara düşmesi ve tutarsızlaşması izleyiciyi fazlasıyla yoruyor. Seyirciyi ikna etmekten uzak özel efektler de durumu kurtarmaya yetmiyor. Belki de Resident Evil ekibinin şapkasını önüne koyup düşünmesi ve bu sefer gerçekten de seriyi bitirmesi gerekiyor…