Evrensel Bir Avcı: Predator!

Predator, bilimkurgu sinemasında özel bir yeri olan, alt mesajları ile göze çarpan, ne varsa eskide var dedirten bir türdür. Savaşma yeteneğinden çok, ait olmadığı bir çevreye gösterdiği mükemmel uyum ve hayatta kalabilme becerisi ile dikkat çeker. İlkel ve evrensel bir ahlak ile kainatı dolaşmakta ve kendi yaşamını ortaya koyarak diğer türlere meydan okumaktadır. Öldürme içgüdüsü konusunda kendisinden hiç de aşağı kalmayan insana ise özel bir ilgi göstermektedir.

Bir uçak gezisi sırasında James Cameron‘ın çizdiği fantastik karakter, Stan Winston tarafından dizayn edilmiş ve büyük beğeni toplamıştır. Karakteri canlandırması için ilk önce Jean-Claude Van Damme ile anlaşılmış, hatta deneme çekimleri bile yapılmıştır. Fakat Jean-Claude Van Damme ile yapımcı arasında daha sonra çıkan problemler nedeniyle, karaktere Van Damme’ın yerine Kevin Peter Hall tarafından hayat verilmiştir.

Henüz yapım aşamasındayken çoğu kişi eseri, Arnold Schwarzenegger‘in başrolünde oynadığı yeni bir aksiyon filmi olarak düşünmüştü, fakat hiç kimse film gösterime girdikten sonra Arnold Schwarzenegger’in ikinci plana düşeceğini tahmin edemezdi. Filme adını veren, kendine has bir onur ve etiğe sahip olan bu uzaylı avcı yaratık, deyim yerindeyse filmin asıl yıldızı olmuştu. Kendini izleyiciye çok sevdiren uzaylı karakterin karizması, özellikle filmin sonunda Arnold Schwarzenegger ile yaşadığı ölüm-kalım mücadelesiyle ikiye katlanmıştı.

Bunun üzerine yapımcılar, filmin ikincisini çekti. Fakat bu filmde yaratıkla başrolü Arnold Schwarzenegger yerine Danny Glover paylaştı. İkinci filmde uzaylı avcıyla mücadele, ilk filme nazaran bir ormanda değil, şehrin göbeğinde gerçekleşti. Bunun dışında Predator karakteri Alien vs. Predator (2004), Aliens vs. Predator: Requiem (2007), Predators (2010), The Predator (2018) ve Prey (2022) filmlerinde de boy gösterdi.

Predator

Predator, termal ve morötesi görüşe sahiptir. Optik kamuflaj yapabilir, uzun menzilden metali bile delip geçen güdümlü bumeranglar, railgun benzeri bir omuz topu ve ağ fırlatıcıları ile yakın menzilden ise bilek bıçakları ve uzun mızrak ile saldırır. Silahsız olduğunda bile bir ağır siklet boksör ya da bir güreşçi kadar iyi dövüşür. Yaralarını dakikalar içinde dikebildiği ve kendine adrenalin benzeri enjeksiyonlar yapabildiği bir ilk yardım çantası da vardır. Kollarında taşıdıkları cep bilgisayarı benzeri alet, navigasyon, ses taklidi ve hologramlar yaratmak gibi işlerde kullanılır. Öleceğini anlayan bir Predator, ölürken avını da yanında götürmek için vücut zırhlarına takılı olan minyatür bir nükleer silah taşır.

Predator, gelişmiş bir gezegenden gelen ve evrende yaşam formu bulunan gezegenleri tek tek gezerek avlanan bir türdür. Türün özgeçmişi ile ilgili geniş bilgi, Alien vs. Predator filminde açıklanmıştır. Predator’lar, Dünya’yı ilk medeniyetlerin kurulmaya başlandığı sırada ziyaret etmiş ve insanlara başta piramitler olmak üzere devasa eserleri inşa etmelerini öğretmiştir. Bunun karşılığında insanlar da onlara tapmış ve her yüz yılda bir Dünya’ya gelen Predator’lar’a insan kurbanlar sunarak avlanmalarına yardımcı olmuştur. Predator’lar can düşmanları olan Alien‘ları insanların içine yerleştirerek üremelerini sağlamış ve böylece avı başlatmışlardır. Savaşı sürekli olarak Predator’lar kazanmıştır.

Ancak Predator’ların son ziyaretinde Alien’lar kontrol dışı üreyerek onur nişanı için avlanan bütün Predatörleri yok etmiş, son kalan Predator da Dünya’ya yayılmamaları için kolundaki bomba mekanizmasını harekete geçirmiş, bu da iklimsel felaketle sonuçlanıp bütün Güney Kutbu’nun bugünkü buz çölü hâline gelmesine neden olmuştur. (Predator 2’nin sonunda görünen Predator sığınağının duvarlarındaki Alien kafatasları, Alien’larla Predator’lar arasındaki kan davasını kanıtlayan ilk örnektir.) Ayrıca dünyada ilk çağdan beri var olan büyü, batıl inanç gibi kavramların da insanlara Predator’lar tarafından empoze edildiği belirtilmiştir.

Predatör karakteri, yaşam formuna sahip her gezegende güçlü varlıklar seçerek, bunları avlamakta ve avladığı varlıkların kafataslarını sökerek koleksiyonuna dâhil etmektedir. Eğer bu savaşta kaybeden Predator olursa, Predator’ı yenen canlıya öldürdüğü Predator’ın bir simgesi verilir (İkinci filmde Danny Glaver‘ın canlandırdığı karaktere Predator öldürdüğü için 1715’ten kalma bir tabanca, The Predator’da ise Alien’ların öldürülmesine yardım eden kadına kendi mızraklarını vermişlerdir). Öte yandan başarısız biten her av sonrası bölgedeki delilleri ortadan kaldırmak ve varlıklarını gizlemek için bir Predator, kolunda bulunan mini atom bombası ile tüm kanıtları yok eder.

The Predator

Predator’ın avlanma sebebi gezegenlerinin onur nişanını almaktır. Bu onur nişanı için hiç çekinmeden her türlü tehlikeye atılabilmektedir. Dünya’da oluş amacı ise geleneksel bir meydan okumadır. Tıpkı Star Trek’deki Klingon’lar gibi, Predator da savaştan asla kaçmayan, iç güdüsel vahşiliğe sahip, yaşam biçimi ve hayatta kalma metodu avlanmak olan bir türdür. Canı sıkıldığı için avlanmaz, avlanmasının nedeni girdiği bölgeyi sahiplenmesidir. Bilinçli ya da bilinçsiz olarak kendine meydan okuyanlar onun için avdır (tıpkı kurtlar, büyük kediler gibi). Kendisi için tehlike yaratamayacak olanlarla (silahsız insanlar, çocuklar, hastalar ve hamileler) ilgilenmez, dikkate de almaz.

Predator’lar avlaklarının ortadan kalkmasını kabullenmezler. Dark Horse Comics‘den çıkan non canon bir çizgi roman serisinde, Predator türü Dünya’ya yayılan Alien’lera karşı insanlarla gücünü birleştirmiştir. Onur kodları Japon samurai savaşçılarını andırır. Korkaklık ve onursuzluk asla bağışlanmaz. Ergin her Predator av seremonisini yerine getirmeli ve kendini kanıtlamalıdır. Başarısız Predator’lar uzun süre acı çekecekleri şekillerde cezalandırılır. Sadece kemirgen böceklerin yaşadığı bir gezegene atılıp, senelerce burada ölüm kalım savaşına mahkûm edilirler.

Predator’lar, gerek oynanabilir karakter, gerekse düşman olarak 90’lardan beri birçok Aliens vs Predator oyununda boy göstermiştir. Ayrıca dövüş oyunu serisi Soul Calibur ve Tekken karakterlerinden Yoshimitsu, aslen Predator’a bir saygı duruşudur. Eğer kontrolleri rastgele salıp tuşlara deli gibi basan bir oyuncuysanız, Yoshimitsu tepkisini maç sırasında Harakiri yaparak gösterecektir.

Hazırlayan: Hamit Gökalp

Yazar: Konuk Yazar

Bu içerik bir konuk yazar tarafından üretilmiştir. Siz de sitemizin konuk yazarlarından biri olabilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey, kaleme aldığınız bilimkurgu temalı makale ve öykülerinizi bilimkurgukulubu@gmail.com adresine göndermek. Editör onayından geçen yazılarınız burada yayımlanıp binlerce okurun beğenisine sunulacaktır. Gelin bu arşivi birlikte büyütelim...

İlginizi Çekebilir

avatar

Avatar’daki Bilinç Transferine Bilimsel Bir Bakış

Avatar filmlerinde gördüğümüzü andıran beyin arayüzü teknolojisi, bugün gerçek dünyada da bazı şeyleri mümkün kılabiliyor. …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin