Kısa Öykü

kristal cumhuriyet

Kristal Cumhuriyet | Cenk Tan (Kısa Öykü)

Mayıs ayının ilk haftasının son günlerinde İstanbul’da, ya da yeni bilinen adıyla Neu-Konstantinopel’da hava ısınmaya başlamıştı. Yine de sert esen poyrazın şakası yok gibiydi. SS-Gruppenführer Dr. Şeref Heinrich Altay için bu gün özel bir anlam taşıyordu. Altı arabadan oluşan ve sıkı korunan silahlı bir konvoy eşliğinde Pazar ayini için Beyoğlu’ndaki tarihi Saint-Antoine kilisesine doğru yol alıyordu. Araçların tamamı zırhlı olup, …

Devamını gör »

Umut | Gürkan Akpınar (Kısa Öykü)

Ilık ve sakin bir Cumartesi günü kızını erken bir saatte uyandırmak zorunda kalacağı için biraz tedirgindi İlkan, zira Ela’nın hoşlanmadığı şeylerden biri de buydu. Ancak ona getirdiği hediyenin, öfkesini kolayca dindirebileceğini de biliyordu. Yakın zamanda seri üretimine geçilen ve kısacık zaman içerisinde bile dünyanın pek çok yerinden sayısız olumlu yorum alan Arbha robotları nihayet Türkiye’ye de gelmişti. Elbette, 2027’ye girilen …

Devamını gör »
Kişisel Kripto Para - Murat K. Beşiroğlu

Kişisel Kripto Para | Murat K. Beşiroğlu (Kısa Öykü)

Üniversite giriş sınavında fena çuvallamıştım, ancak bu konuda suçluluk hissetmiyordum. Benim yaşımdaki bir insanın üzerine bu kadar gelinmesi doğru değildi. 18 yaşımı dolduralı henüz bir ay bile olmamıştı. Babam hastaneden çıkıp nihayet eve gelmişti. Salonda her yanına kablolar ve borular takılı halde yatıyordu. Annem sürekli tepemizdeydi. Bir yandan babama hizmet ederken bir yandan da bana nasihat veriyordu. Bizimkilerden bıkmıştım. Eğer …

Devamını gör »
sis

Sis | Mikail Boz (Kısa Öykü)

Kasvetli bir bahar günüydü. Şehri sarmalayan gri bulutlar ağır ağır doğuya süzülüyor, hazımsız bir mide gibi ara sıra gürüldüyor, tehlikenin henüz geçmediğini bildiriyordu. Sabaha karşı yeni bir sağanak başlayabilirdi, meteoroloji uyarıyordu. Belki öncekinden de şiddetli olur, boğazın suları tüm kenti ele geçirirdi. Binlerce evi, işyerini su basmıştı. Bodrum katlarındaki sel sularını henüz boşaltmamışlardı bile. Galata sakindi. Burada sel suyu duramaz, …

Devamını gör »

Robotik | Özlem Ertan (Kısa Öykü)

Huzursuz bir uykunun ortasındaydı. Bölük pörçük, anlamlandıramadığı görüntüler geçiyordu zihninden. Metal kollar, gökyüzünde dev bir kuş gibi uçan gözlem aracı, holografik ekranlardan bakan korkutucu gözler, panik halinde birilerinden kaçan insanlar… Peş peşe gelen görüntüler birbirinden bağımsızdı. Parçaları birleştirmeye çalıştıkça aklı karışıyordu. “Düş görüyorum. En iyisi kendimi rahat bırakıp düşümün götürdüğü yere gideyim” dedi. Önce sevimsiz bir binanın metal rengi koridorundan …

Devamını gör »
sincap zulasi - ezo evrim harsa

Sincap Zulası | Ezo Evrim Harsa (Kısa Öykü)

Mavi gökyüzünün altında her şey mümkün görünüyordu. Geniş çimenliklere yayılmış piknik yapan ailelerin neşesi ve gülüşleri, fütursuzca parıldayan güneş kadar iç ısıtıcı gelebilirdi belki, eğer yüreğindeki o sıkıntı olmasaydı. Rengârenk örtüler üstünde oynaşan sarı, siyah, kızıl saçlı çocuklar, sevecen köpekler, anlayışlı ihtiyarlar… Bütün tablo tastamam, yalın bir mutluluğu tasvir etmek için kurgulanmış gibiydi. Ta ki parkın köşesinden, altında mavi beyaz …

Devamını gör »
bilinmeyen oran - ozgur hunel

Bilinmeyen Oran | Özgür Hünel (Kısa Öykü)

“Şimdi birlikte, bu ‘yabancı tür’ün göze çarpan fiziksel özelliklerini inceleyelim; Upuzun, ince bir boyun, vücutla orantısız büyüklükte bir baş, gözbebekleri olmayan gözler ve sanki sabit bir formu yokmuş da her an değişime uğrayabilirmiş gibi salınan bir beden. Gerçekten de yabancı bir form değil mi? Amedeo Modigliani’nin en büyük aşkı, genç ve güzel Jeanne Hébuterne’i resmettiği 1919 tarihli bu portre, birçoklarınız …

Devamını gör »
isik - serkan koybasi

Işık | Serkan Köybaşı (Kısa Öykü)

Uyandı. Annesine seslenip uyandığını, uyandırmasına gerek olmadığını söyledi. Artık tıpkı büyükler gibi daha az uyumaya başlamıştı. Sevindi. Ellerini, yüzünü ve kulaklarını yıkadı. Kahvaltıdan sonra Muta’yla biraz sohbet etmek istiyordu. O yüzden okul kutusunu hemen toplamaya karar verdi. Ama ses kaydedici her zamanki yerinde yoktu. Dün gece uykuya dalarken dinleyip dinlemediğini düşündü. Güçlü şekilde damağını şaklattı. Evet, yatağının yanındaydı. Anlaşılan Muta …

Devamını gör »
Suruklenen Yalnizlik - Serdar Yildiz

Sürüklenen Yalnızlık | Serdar Yıldız (Kısa Öykü)

“Selam Marla.” “Merhaba. Senin için ne yapabilirim?” “Konuşmamı kaydet. Yazılı ve sesli olarak.” “Tamam. Hangi ortama işlememi istersin?” “Senin hafızan uygun. Ayrıca veriyi şifrelemeni istiyorum.” “Tamam.” “Ben sonlandır diyene kadar devam et. Başlayabilirsin.” “Tamam. Kayıt başlıyor.” Evet. Ana bilgisayarımın yarım metre yukarısında durması gereken analog saatin yerinde, şimdi, ilk kez gördüğüm bir resim asılı. Duvar saatimin kaybolduğu ve yerine bir …

Devamını gör »
esitleyici - gokce mehmet ay

Eşitleyici | Gökçe Mehmet Ay (Kısa Öykü)

Eylül güneşi ODTÜ’yü aydınlatırken, Mert laboratuvarın girişindeki kapıya kartını okutup içeri girdi. Koridorun sonunda vakum pompasının ayarıyla uğraşan Bora’ya selam verdi. Bora başını kaldırıp gülümsedi. Amerika’dan döndüğünden beri her gülüşünde gözlerinde hüzün vardı. Mert sırt çantasını köşedeki masaya koyup, hep yaptığı gibi hüznü görmemezlikten geldi. Arkadaşının neden üzgün olduğunu biliyordu ve yapacak bir şeyi yoktu. “Bölüm başkanı gene seni arıyordu.” …

Devamını gör »