ouros starcraft

Xel’naga Efsanesi: Zamanın Tanrıları (1. Bölüm)

“Xel’naga, ilk yaşam formuydu ve Boşluk’tan geldi. Kutsal amaçları, yaşamı yetiştirip geliştirmek ve Sonsuz Döngü’yü ebediyen sürdürmekti.” – Başpiskopos (Hierarch) Artanis

Starcraft evreninde Xel’naga, Boşluk’tan Samanyolu Galaksisi’ne gelmiş ve en mükemmel yaşamı yaratmanın peşinde olan ekstragalaktik bir bilimci ırkıdır. Xel’naga’nın, Protoss ve Zerg ırklarının gelişmesinde çok emeği geçmiştir ve bu ırklarla ilişkisi çoğunlukla bıraktıkları kalıntılardan ibarettir. Boşluk, bizim bildiğimiz materyal evrenin bir parçası değildir; Zerg, Protoss ve Terran için bile öldürücü düzeyde garip bir enerjisi olan, karanlık ve soğuk bir yerdir. Xel’naga, dilimize “Uzaktan Gelen Gezginler” olarak çevrilir. Xel’naga, yaşama değer veren ve onu yüceltmeye çalışan barışçıl bir ırktır.

Protoss ırkının bazı bireylerinin sandığının aksine Xel’naga tam olarak Tanrı sayılmazdı; ömürleri çok çok uzun olsa da ölümsüz değillerdi ve Samanyolu Galaksisi’ne bu yüzden geldiler. Amaçları, özün saflığına (purity of essence) ve biçimin saflığına (purtiy of form) sahip iki ayrı tür oluşturmaktı; Xel’naga, bu iki saflığa da sahipti. Bu iki tür, zaman içinde bir araya gelecekti ve Sonsuz Döngü’yü (iki türün bir araya gelip Xel’naga soyunu devam ettirmesi) sürdürecekti. Bu Sonsuz Döngü, defalarca tekrarlanmış, her seferinde Xel’naga yeniden doğmuştu. Bu yönüyle Blizzard’ın söz konusu bilimsel ırkı yaratırken Stargate’teki Kadimler’den ilham aldığı söylenebilir.

xel'nega

“Sahte Tanrılara tapıyorsunuz, küçük Protoss, ancak gerçek ortaya çıktı. Hiçbir zaman kendi kaderinizin efendisi değildiniz, Xel’naga’nın kozmik oyunlarında bir piyondan fazlası değil…” – Karanlıktaki Ses

Sonsuz Döngü için deneyler yapmak amacıyla Koprulu Sector’e gelen ve çeşitli dünyaları gezen Xel’naga’nın ilgisini, Aiur adlı bir gezegen çekti. Aiur’da yarı-psionik sürüngenler yaşıyordu. Xel’naga, bu sürüngenlerin biçimin saflığına sahip olabileceğini düşündü ve onların evrimini hızlandırdı; sonunda Protoss ırkı ortaya çıktı. Protoss, Xel’naga ırkını Tanrıları olarak görüp onlara tapıyordu. Ancak zaman geçtikçe, Protoss kabileleri birbirinden uzaklaşmaya başladı. Bu duruma üzülen Xel’naga, ilk deneylerinin bir başarısızlık olduğu kanaatine vardılar ve Aiur’dan ayrılmaya çalıştılar. Buna sinirlenen bazı Protoss kabileleri, Xel’naga ırkına savaş açtılar ve bazılarını öldürdüler. Nihayetinde galaksinin en kanlı savaşı olan Protoss İç Savaşı (Aeon of Strife) patlak verdi.

Xel'Naga Fleet

“Her fırsatta doğal düzeni manipüle eden tanrı bozuntuları… Sonunda Xel’naga’nın kibri kendilerinde ve dokundukları her şeyde hep yıkıma yol açtı.”  Karanlıktaki Ses, Xel’naga’nın çöküşü üzerine

Yeni bir deneye yelken açan Xel’naga’nın ilgisini bu sefer Zerus gezegeni çekti. Zerus’ta başka canlıları asimile edip onların sinir sistemlerine hükmedebilen insektoid canlılar yaşıyordu. Özün saflığı için biçilmiş kaftan olduğunu düşündükleri bu böceklerin evrimini dikkatlice yönlendirip Protoss’ta yaşanan ego çatışmalarının tekrarlanmasını önlemek için bütün Zerg kabilelerinin bağlı olacağı tek ve ortak bir bilinç yarattılar: Overmind. Protoss’un aksine, Overmind kötüydü ve yaratıcılarına kazan kaldırdı. Bu durum, Xel’naga arasında savaşa yol açtı; Zerg ordularının da desteğiyle Xel’naga ırkının büyük çoğunluğu öldürüldü. Xel’naga ile psionik bağlantı kuran Overmind, Protoss’un varlığını öğrendi; en büyük amacı Protoss ırkını asimile ederek mükemmeliyete ulaşmak olacaktı.

ouros xel'nega

“Sadece bir tanrı vardır; ve ben hepinizi izliyorum.”  Karanlıktaki Ses’in son haykırışı

Peki ama bu kadar sıklıkla bahsettiğimiz Karanlıktaki Ses kimdir? Boşlukta yaşayan ve tüm bilinen ırklara (özellikle Xel’naga’ya) düşman olan bu kötücül varlık, Xel’naga’yı sahte tanrı olmakla suçlayıp kendini kainatın tek gerçek tanrısı olarak görüyordu. Doğal dengeyi bozduğu için Xel’naga’ya çok kızgındı; hatta bazı gezegenlerde karşı karşıya gelip savaşmışlardı. Sonunda kötü veya iyi yaşama çok değer veren Xel’naga galip geldi ve Karanlıktaki Ses’i öldürmek yerine bir gezegene hapsetti. Terran ve Protoss’u ele geçirip onları manipüle etmesiyle ünlü bu karakter, Cthulhu’dan ilham alınarak yaratılmış olabilir.

Not: Protoss ve Zerg ırklarının evrimine yön verilirken Xel’naga’nın asıl planları uygulanamamıştı. Hep kendi aralarında bir çatışmaya düştüler. Bu çatışmaları, bireysel ve gizli emelleri olan Amon adında bir Xel’naga körükledi. Amon’dan ve yardakçılarından bir sonraki yazıda detaylı olarak bahsedeceğiz.

Sonraki

Yazar: Alp Kütükçü

Çocukluğundan beri Küçük Yeşil Adam'ın peşinde. "Wake up, Neo..."

İlginizi Çekebilir

Tekinsiz Bir Keşif: Deliliğin Dağlarında

Bir şeyi icat etmenin ya da keşfetmenin insana verdiği haz nasıl kelimelerle tanımlanamazsa, o icadın …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin