Bir Macera Oyunu: Frank Herbert’s Dune
2000 yılında Sci Fi televizyon kanalında 3 bölüm halinde yayınlanan mini dizi Dune, hikayesiyle Frank Herbert’s Dune oyununa ilham vermiştir. Hem PC hem de PS2 ortamı için hazırlanan Frank Herbert’s Dune, ticari başarı yakalayamadığı gibi üretici firma Cryo Interactive‘in da son oyunu oldu. Cryo Interactive, oyunu piyasaya sürdükten kısa süre sonra iflas etti.
Oyunda Duke Atreides’in oğlu Paul‘sünüz. Hikayede de olduğu gibi, Arrakis‘in yerli halkı Fremenler‘in güvenini kazanmanız gerekiyor. Bunun için Paul’ün, Fremenlerin gözündeki mesih rolünü de oynamak zorundasınız. Sonunda Fremenleri özgürlüklerine kavuşturacaksınız. Bir yandan da İmparatorla birlikte hareket ederek Atreides ailesini bölen Baron Harkonnen‘in de üstesinden gelmeniz gerekiyor. Oyunun hikayesi Frank Herbert‘in Dune roman serisiyle alakalı olduğu için, oyuna başlamadan önce romanı okumakta fayda var.
Oyun beş bölümden oluşmakta ve her bölümün ardındaki hikaye meşhur romanla birebir eşleşmektedir. Dune serisini temel alan oyunlar 1992 yılından itibaren genelde strateji temelli olarak gelişmişti. Üç boyutlu tekniklerin yaygınlaşmaya başladığı 2000 yılından sonra ise Emperor: Battle for Dune, serinin üç boyutlu macera tarzı tek oyunu olarak yerini almıştır. 1992 yılında başlayan Dune oyunları serisi maalesef 2001 yılında son bulmuştur.
Paul (Muad’dib) babasının tahtını tekrar kazanmak için oyundaki beş görevi bitirmek zorundadır. Her görevin ilerlemesi için bölüm içinde yapılması gerekenler var. Oyuncu, Sietch‘ten başlayıp ağır korumalı askeri tesisler ve saray da dahil olmak üzere Arrakis gezegeni üzerindeki çeşitli yerlere gider. Her ne kadar çok fazla bölüm yoksa da, bölümleri tamamlamak uzun ve karmaşık. Bu nedenle oyunun tamamlanması uzun zaman almaktadır.
Grafik arayüzü nispeten basit. Amerikan McGee’nin Alic’ini ya da bu tipteki diğer aksiyon oyunlarını oynayamış olanlara tanıdık gelecektir. Paul’un görüş açısı fare ile kontrol edilirken, hareket yönü ok tuşları ile seçilir. Kamera açısını otomatik olarak sabitlemek için de bir seçenek var, ancak çok iyi çalışmıyor. Farenin sağ tıkıyla hedef alınan düşmanlara sol tık ile vurulur.
Dune’da su hayattır. Çoğu görevde Paul, kaybettiği yaşam gücünü geri yüklemek için su rezervi kullanır. Yaşam seviyesiyle birlikte su seviyesini gösteren bir gösterge daha kullanılması bundandır.
Grafiklerin kalitesi çok iyi olmasa da kötü sayılmaz. Özenle hazırlanmış sahnelerde karakterler çizgi film karakterleri gibi durmuyor. Oyunun 2001 yılında ortaya çıktığı göz önüne alındığında grafiklerin yavanlığı rahatsız etmiyor, ancak bu hiç hata olmadığı anlamına da gelmiyor. Örneğin konuşma sahnelerinin çoğunda karakterlerin ağzını hareket ettirmemesi, hareket ettirseler bile konuştuklarıyla uyum sağlayamamaları göze batıyor.
Ses efektleri ve müzikler ise oldukça keyifli. Paul’ün çölde koştuğu sırada ayakkabılarından gelen kumu ezme sesi bile gayet inandırıcı. Oyun, seslendirme sanatında da başarılı. Müzik, olması gerektiği gibi arkaplanda kalıyor ve hiç bir zaman hikayeyi bastıracak derecede öne çıkmıyor.
Frank Herbert’s Dune, eğlenceli bir aksiyon oyunu. Olumsuz bir yönünden bahsetmemiz gerekirse, o da oyuncu henüz hevesini alamamışken bitmesi olacaktır. Bu da devamının geleceğine dair bir beklenti oluşturmuyor değil. Dune hayranlarının kesinlikle beğeneceğini düşündüğümüz bu oyun, romanları okumamış oyuncuları da Muad’dib hakkında meraka düşürecektir.