Orta Çağ Avrupa’sında Yıkanmak Neden Yaygın Değildi?

Avrupa’da Roma döneminden 14. yüzyıla kadar yıkanma kültürü vardı. 13. yüzyılda sabun üretimi büyük bir endüstri haline gelmişti. Avrupalılar yemeklerden önce ve sonra ellerini yıkarlar, ayrıca misafirlere de birlikte yıkanma teklif ederlerdi. (Birlikte yıkanma, hamam geleneğinin bir devamı gibiydi, yadırganmıyordu.) Roma döneminde her yere hamamlar yapılıyor, buralarda her gün saatlerce yıkanılıyor, günün önemli bir bölümü hamamlarda geçiriliyordu.

Orta Çağda yıkanma alışkanlığının giderek yok olmasının çeşitli sebepleri vardır:

Hamamlarda Fuhuş Yapılması

Hamamlar fuhuş yuvasına çevrildiği için Papa tarafından hor görüldü ve hatta yasaklandı. “İyi Hıristiyan pis olur,” dendi.

Veba Salgını

14. yüzyılın ortalarında Avrupa’yı kasıp kavuran bir veba salgını gerçekleşti. Bu salgın sırasında doktorlar insanlara yıkanmamalarını, çünkü yıkanmanın vücuttaki delikleri açarak kişiyi hastalık yapan kötü ruhlara ve diğer etkilere açık hale getireceğini söylediler. (O zamanlar mikrop ve virüsler bilinmiyordu…)

El Emeğinin Pahalanması

Roma’nın çöküşünden sonra Avrupa’da kölelerin sayısı azalmıştı. Bu nedenle el emeği pahalandı, bu da yaşam maliyetini arttırdı. 13. yüzyıla kadar sabun bilinmediği için temizlik amacıyla vücuda yağlar sürülüyor, sonra bu yağlar köleler tarafından tahta ıspatulayla kazınıyordu. Ayrıca hamamları inşa edenler, bu hamamlarda çalışanlar, ormandan odun kesip getirenler, suyu ısıtanlar ve hamamları temizleyenler hep kölelerdi. Köle emeğinin kıtlaşmasıyla birlikte her şey gibi yıkanmak ve temizlenmek de ucuz olmaktan çıktı.

Roma Hamamları, 1865, Bronnikov Fyodor

İklim Koşulları

13. yüzyıldan itibaren Avrupa’nın iklimi soğumaya başladı. (Yaklaşık 1250–1850 yılları arasında yaşanan ve Küçük Buz Çağı diye adlandırılan dönem.) Bu soğuk iklim sosyo-kültürel yapıda büyük değişiklikler yarattı. Bu değişiklikler alt sınıflarla üst sınıfları farklı biçimde etkiledi:

Üst sınıflar: Soğuk dolayısıyla ev içinde geçirilen sürenin artmasıyla bağlantılı olarak şu değişiklikler gerçekleşmiştir: Büyük evlerin odalara bölünmesi ve bacaların kullanılmaya başlanması, el örgüsünün, düğmelerin, alçı kaplamaların ve cam pencerelerin yaygınlaşması, hijyen anlayışının gelişmesi, el yıkama, çatal kullanma gibi adetlerin ortaya çıkması, evde bulunan şömineler sayesinde sıcak suyun ve tuvaletlerin kullanılmaya başlanması, ev içinde oynanan oyunların yaygınlaşması (kağıt ve benzeri masa başı oyunları), cam üretiminin hızlanması nedeniyle oduna olan talebin artmasıyla birlikte kerestenin pahalanması vs.

Alt Sınıflar: İklimdeki bu değişim alt sınıfları tam tersi bir yönde etkilemiş, bunların giderek temizlikten uzaklaşmasına neden olmuştur.

Hamamların Kamu Hizmeti Olmaktan Çıkması

Roma döneminde zenginler hamamlara sponsor oluyor, giderleri ceplerinden karşılıyorlardı. Bunu halkın sempatisini ve oyunu kazanmak için yapıyorlardı. (Kamuoyu) İmparatorluk çöktükten sonraysa üst sınıflar kamu harcamalarından kaçınmaya başladı. Hamamların çoğu kapandı.

Nitekim sömürgecilik ve sanayi devrimiyle birlikte zenginliğin artması sonucunda temizlik kültürü Avrupa’da giderek yaygınlaşmıştır. Sömürgecilikle birlikte mal ve hizmetlerin miktarında büyük artış olmuştur.

Temizliğin yaygınlaşmasında teknolojik gelişmelerin (buhar makinesi, ağır sanayi, kimya sanayi) yanı sıra İngiltere’de bol miktarda kömür yataklarının keşfedilip kullanılmaya başlanmasının da etkisi vardır

Kaynaklar:

Yazar: Sinan İpek

Yazar, çizer, düşünür, öğrenir ve öğretmeye çalışır. Temel ilgi alanı Bilimkurgu yazarlığıdır. Bunun dışında Matematik, bilim, teknoloji, Astronomi, Fizik, Suluboya Resim, sanat, Edebiyat gibi konulara ilgisi vardır. Ara sıra sentezlediklerini yazı halinde evrene yollar. ODTÜ Matematik Bölümü mezunudur ve aşağıdaki başarılarıyla gurur duyar:TBD Bilimkurgu Öykü yarışmasında iki kez birincilik, 2. Engelliler Öykü yarışmasında birincilik, Ya Sonra Öykü Yarışması'nda finalist, Mimarlık Öyküleri Yarışması'nda finalist, 44. Antalya Altın Portakal Belgesel Film Yarışmasında finalist. Ithaki yayınları Pangea serisinin 5. üyesi "Beyin Kırıcı" adlı bir romanı var.

İlginizi Çekebilir

Andreas Frangias Veba

Andreas Frangias’ın İsimsiz Veba’sı

Yunanistanlı yazar Andreas Frangias’ın bu benzersiz anti-ütopyası için kısaca İsimsiz İnsanların İsimsiz Cehennemi demek mümkün. …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin