Geleceğin Tarihçesi Güneş Sistemi Savaşları

Geleceğin Tarihçesi: Güneş Sistemi Savaşları

Geleceğin dünyasında insanlığın düşmanı uzaylılar değil, kendi torunları olacak. Güneş sistemine yayılmış, koloni etmiş, değişmiş torunlar…

Onlar kendilerini büyük ihtimalle insan olarak tanımlamayacaklardır. Eğer fiziksel görünüşlerinde çok büyük değişiklik olmazsa, insan olsalar bile Dünyalı olmayacaklar. Onlar kendilerine Aylı, Marslı, Asteroidli, Venüslü, Merkürlü v.b…diyecekler. Ve politik, ekonomik çatışmalar söz konusu olduğunda insanlığın ana gezegeni Dünya her zaman tehdit ve düşman olacaktır.

Geleceğin tarihçesinde Güneş Sistemi savaşlarını öngörmek kehanet değil. Ve sonuçta, Dünyalı torunlarımızın, uzaylı torunlarımız tarafından yenileceği, hakimiyetleri altına girecekleri ihtimali en yüksek olan…

Geleceğin güçlerine bakalım…

AY

moon

Ay, insanlığın güneş sistemini koloni etmesi için en önemli aşama, limandır. Atmosfer dışına çıkmak yerine, Ay’da kurulacak üssün öncü olması daha mantıklıdır. Sonuçta Ay üssü, yapısı nedeniyle güçlü bir askeri gemiden farklı olmayacaktır. Ay’da bir üs kurulduğu zaman oraya gönderilecek personel belli bir IQ üzerinde, alanlarında uzman, becerikli, fiziken sağlıklı olacaktır. Bütün bu özellikleri sıraladığımızda Dünya’daki atalarına mağara insanı gibi bakacak çocuklar ortaya çıkıyor.

Ay’a ilk yerleşenler elbette kendini Dünyalı görecek ama ya çocuklar, torunlar…

Kapalı bir ortamda yaşam, Dünya’nın altıda biri yerçekimi Aylıların kendilerine özgü bir fizyonomiye sahip olmasına, atalarından farklı sağlık sorunları yaşamasına neden olacaktır. Aylılar yine kendilerine özgü bir sosyal yaşam, kültür, spor türlerine sahip olacak. İlk Aylıların ateist veya deist olması ihtimali güçlü, zira oraya bilim insanları, eğitimli, belli bir zekanın üzerinde personel gidecek. Ama ikinci veya üçüncü nesil, Dünyalı atalarından nefret etme, göbek bağlarını koparma isteği duygularının gücüne göre kendilerine özgü inanç geliştirecektir. Dünya’da Ay üzerine eski mitoloji ve kültürler var. Aylılar bunu deşecek ve işlerine yarayacak olanı bulacaktır.

Aylılar niye Dünyalılardan nefret edecek? Politik ve ekonomik çıkarlar elbette çatışacak. Ötesinde sosyolojik düşmanlıklar olacak. Dünyalılar, düşük yerçekimi nedeniyle uzun boylu, narin Aylılara fizik üstünlüklerini dayatacaklar. Belki mal boşaltılan hangarda, gemi personelleri arasında kavgalar. Aylılar da Dünyalıları, kaba saba, aptal, hayvanlar gibi görecek. Ay’ın Dünya’ya göre kaynakları az olduğundan ilk başlarda sadece sömürülecekler, üstünlüklerini kabul edeceklerdir ama zamanla Aylılar ileri teknoloji üstünlüğü, uzaydan elde ettikleri kaynaklarla ileri geçecekler. Günün birinde Ay gemileri kolayca Dünyalıları gezegenine hapsedebilir. Dünya’yı istila etmeseler bile uzaya çıkmalarını engelleyebilirler. Aylılar, Dünyalılara göre çok değişik bir fikir yürütme, strateji kavramına sahip olabilir.

Benim geleceğin Güneş sistemi imparatorluğunu kurması yolunda ilk adayım Ay.

MARS

mars

Ay belki Dünya’ya yakın olduğundan kontrol edilebilir, isyanları bastırılabilir, oluşturabilecekleri tehlikelere önlem alınabilir. Bu Dünyalı yöneticilerin becerilerine bağlı. Ya Mars?

Marslılar, Dünyalı atalarına daha çok benzeyebilir. Sömürge döneminde Avustralya’ya giden Avrupalılar gibi. Mars kolonisi ilk başlarda çok fazla Dünya desteğine ihtiyaç duyacaktır. Malzeme, kaynak, yiyecek, teknoloji, su… Ama zamanla kendi kendileri yeter, Güneş sistemini daha fazla kullanma imkanı bulacaklar. Asteroidlerden buz, maden toplayacaklar. İyi yöneticilere sahip olurlarsa ellerindekini daha iyi değerlendirecek bir sosyal sistem yerleşir.

Dünyalı atalarımız, tıpkı Aylılar gibi Marslılara küçümseyerek bakacaktır. Sürekli Dünya desteğine ihtiyaç duyacakları ilk dönemlerde belki Dünya’da “Kaynaklarımızı niye Marslılara harcıyoruz?” diye gezegenci politik hareketler güçlenecektir. Marslılar, Dünyalıların onlara tepeden baktıkları, verdikleri desteği başlarına kaktıkları, aşağıladıkları dönemi unutmayacak. Bir gün gelecek “Dünyalılar defolsun!” sesleri yükselmeye başlayacak. Yaşama mücadelesi insanları güçlü ve hırslı yapar. Marslılar, Aylılardan daha fazla Güneş sistemini kullanma, özgürlüklerini daha erken elde etme mücadelesine girebilir. Aradaki avantaj da, prangalarından erken kurtulma açısından avantaj olur. Bir Mars günü bakarsınız kanlı  bir isyan çıkmış, Marslılara üstten bakan, beceriksiz, zalim derebeylerine benzeyen Dünyalı yöneticiler katledilmiş.

Marslılar da özellikle kaynakların kısıtlı olduğu, düşman bir gezegene mücadele edilen günler de kendilerine göre sosyo-kültür geliştirecek. Özellikle cinsel yaşam, aile tipleri farklı olabilir. Daha muhafazakar da olabilirler, daha açık… Çok eşlilik, açık ilişki türleri olabilir. Din konusu Mars için daha önemli. Dünyalı dinler, her gün ölümle yüzleşen, kapalı ortamlarda yaşayan insanlar arasında gücünün her alanda hissettirebilir. Mevcut dinler Marlılara göre adaptasyon geçirebilir ama Aylılar gibi kendilerine özgü inanç yaratma ihtimalleri daha az. Zira Marslılar Dünya’dan giden normal insanlar olacaktır.

VENÜS

venus

Ay, Dünyalı yaşamın suni bir versiyonu olabilir. Mars zor da olsa Dünya’ya benzer bir gezegen yaratma çabasına sahip koloni olabilir ama Venüs… Venüs’ü Dünyalı yaşama uydurmak zor ve pahalı. Ama Venüs’ün bize ölümcül koşullarında yaşayacak bir canlı türü yaratılabilir. Bu daha ekonomik. Genetik teknolojiyle, insandan Venüslü bir tür oluşturulabilir.

Eğer böyle bir şey olursa elbette Venüslüler, Dünyalı atalarından fizik, kültür, inanç, düşünce olarak çok uzak olacaktır. Venüslüler ve Dünya arasında bir savaş olursa bu bir türün yok edilmesine kadar gidebilir.

MERKÜR

mercury

Merkürlüler Güneş’e en yakın gezegende olmaları nedeniyle enerji lortları olacaktır. Ellerindeki hammadde az, ama enerji zengin. Mikro teknolojileri çok hızla geliştirebilirler. Bütün Güneş sistemine enerji sağlar durumda olurlarsa günümüzün petrol zenginleri arap şeyhlerine benzerler.

Merkürlüler yaşam koşulları nedeniyle Güneş sisteminin en sert, mantıklı, duygusuz insanları olabilir. Merkürlüler robotları en fazla kullanan uygarlık da olabilir.

ASTEROİDLER

asteroid

Asteroid bölgesi vahşi batıya benzeyebilir. Korsancılık, madencilik, serüvencilik. En garip inanç ve yaşam türleri Asteroid klanlarında ortaya çıkacaktır.

Kıt kaynaklar, macera tutkusu, sürekli yaşam mücadelesi, zenginlik fırsatları Asteroid klanlarını hırslı yapacaktır. Asteroid ötesindeki dış bölgeye en fazla bunlar göz dikecektir. Belki asteroidler küçük kayalar ama dev gezegenler onların sömürü alanı olabilir. Asteroidler ilk başlarda askeri alanda güçsüz olabilir ama zamanla üstlerinde yaşadıkları kaya parçalarını yok edilmez askeri üslere çevirebilirler.

Dünya için Asteroid klanlarının oluşturduğu en güçlü tehlike: kontrol güçlüğüdür. Ay yakın ve nüfusu az, Mars askeri baskıyla sürekli sömürülebilir ama ya Asteroidliler… Bunlar çok gözükara olacaktır.

JÜPİTER’İN UYDULARI

sourceimage

Jüpiter yörüngesindeki aylar, eğer enerji teknolojileri gelişirse insan yaşamına uygun. Hatta Jüpiter minik bir güneş haline bile getirilebilir.

İlk yayılma dalgası değil ama ikinci dalgadan sonra asteroid kuşağı ötesi üstünlüğü ele geçirecek. Özellikle Ay, Mars, Asteroid klanları savaşırsa bu mücadeleden Jüpiter ayları yararlanabilir.

Jüpiter ötesi, Satürn ayları ve diğer gezegenler daha sonranın süper güçleri…

DİĞER GÜÇLER

Yapay uydular, askeri gemiler değişik bir Güneş sistemi imparatorluğu oluşturabilir. Mesela çok güçlü bir askeri gemi bütün yerleşik sistemleri köleleştirebilir.

İNSANSI TÜRLER

insansı

Dünya dışına çıkınca insanlık değişecektir. Bu konuda değişik seçimler olacaktır:

1-      Andoridleşme: İnsanlar giderek biyolojik bir varlık olmaktan çıkabilir.

2-      Biyolojik değişimler: İnsanlar doğada olan bazı canlıların yeteneklerini alabilir.

3-      Gezegenlere uyum: Gezegenleri değil, insanı yerleşeceği gezegenlere uydurma. Venüs gibi.

4-      Siberleşme: İnsanların bedeninden vazgeçme.

İnsan türü biyolojik olarak hızlı evrime müsaittir. Bu nedenle güneş sistemine yayılma aşamasında bilim veya doğal yollarla hızla türleşmeye gidecektir.

Hazırlayan: Orkun Uçar

Yazar: Konuk Yazar

Bu içerik bir konuk yazar tarafından üretilmiştir. Siz de sitemizin konuk yazarlarından biri olabilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey, kaleme aldığınız bilimkurgu temalı makale ve öykülerinizi bilimkurgukulubu@gmail.com adresine göndermek. Editör onayından geçen yazılarınız burada yayımlanıp binlerce okurun beğenisine sunulacaktır. Gelin bu arşivi birlikte büyütelim...

İlginizi Çekebilir

bilimkurgu ve politika

Bilimkurgu ve Politika: Geleceği Şekillendiren Hikâyeler

Bilimkurgu sadece teknolojik yeniliklerin ve uzay maceralarının peşinde koşmaz; aynı zamanda politik ideolojilerin ve toplumsal …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin