Bilimkurgu Kulübü Bu Sitede Gelecek Var!
Movile Mağarası’nın sakinleri başka hiçbir şeye benzemiyor. Romanya’da bulunan mağaranın “sıra dışı” koşulları, kendine özgü bir ekosistemin oluşumunu sağlamış gibi görünüyor. Mağara içindeki hava zehirli ve katlanılmaz derecede nemli olmasına karşın, sahip olduğu bir grup faktör sayesinde biyolojistler için altın madenine dönüşmüş durumda.
BBC Earth’e göre şimdiye dek mağaraya adım atmış insan sayısı oldukça az. Mağara ilk kez, 1986 yılında Sosyalist Romanya Cumhuriyeti işçileri tarafından yeni bir nükleer santral için zemin etüdü çalışması yapılırken keşfedilmiş. Şimdilerde ise mevcut otorite tarafından mağaraya giriş yasaklı ve sadece özel izin ile girilebiliyor. Özellikle merkezde kalan mağaralar, doğal yollarla oluşmuş dikey sütun ve dar kireçtaşı tünelleri tarafından dış faktörlere karşı korunaklı.
Mağaranın derinliklerindeki havanın yarısı oksijenden oluşuyor, geri kalanında ise yüksek seviyelerde karbon dioksit ve hidrojen sülfit var. Bu zorlu ortamda şimdiye kadar 48 tür keşfedildi. Bu canlılar arasında örümcekler, su akrepleri, yalancı akrepler, çıyanlar, sülükler ve eş-ayaklılar var. Bunlardan 33 tanesi sadece ve sadece bu mağarada bulunuyor. Mağarada bulunan çoğu canlının gözü ya da benzer organı ve pigmentleri yok. Zaten zifiri karanlık ortamda göz ne işe yarar ki? Canlılar ayrıca uzun yapılı, uzun eklemli ve karanlıkta rahat hareket edebilmek için uzun antenlere sahip.
Bu mağaranın bu kadar farklı olması yetmezmiş gibi, bir de ilginç bir ekosistemi var. Ekosistem kemosentetik bakteriler üzerinden şekilleniyor. Çoğu ekosistemler enerji üretimini fotosentez ile sağlar, bu mağarada güneş ışığı olmadığı için, bakteriler enerji ve karbon gereksinimi direkt olarak kimyasal reaksiyonlar ile karşılıyor. Amonyum veya sülfit oksidayonu da bu yöntemlerden ikisi. Fakat bu hayvanların daha ilk başta mağaraya nasıl geldikleri ve burada nasıl hapsoldukları gizemini koruyor.
East Anglia Üniversitesi’nde mikrobiyolog olan J. Colin Murrell, BBC Earth’e şu açıklamada bulundu. “Bakterilerin 5 milyon yıldan fazladır burada olduğu kuvvetle muhtemel, bunun yanında böcekler de aynı zamanlarda buraya gelmiş ve çıkamamışlar. Kesin bir şey söylemek zor olsa da büyük ihtimalle düştüler ve hapsoldular. Ta ki 1986’da tekrar keşfedilene kadar”.
Movile Mağarası’nda daha çözülmemiş bir sürü gizem var. Fakat keşfinden 30 yıl sonra bile, pek çok canlı bilim insanları tarafından keşfedilmeyi bekliyor. Bunlardan bir kısmı evrimsel biyoloji için büyük katkı sunabilir, belki de yaşamın doğası hakkında ipuçları bile verebilir.
Hazırlayan: Emre Karadeniz | Kaynak: BBC Earth
