Kriyobiyoloji, canlıları bir müddet dondurduktan sonra tekrar hayata döndürme bilimine verilen isim. Bugün dünyanın pek çok üniversitesinde kriyobiyoloji çalışmaları yapılıyor.
Hatta kriyobiyoloji, ilerleyen yıllarda hayati öneme sahip bir bilim dalı haline bile gelebilir. Üstelik bu iddiayı besleyen çok sayıda gerekçemiz de var…
Uzun Uzay Seyahatleri
Her gelişmiş medeniyet uzaya açılmak ve uzun uzay yolculukları gerçekleştirmek isteyecektir. Ama içinde bulunduğumuz uzay öylesine engin ki, ışık hızına çıksanız bile bir yıldızdan diğerine ulaşmak uzun zaman alıyor.
Dolayısıyla gözünü uzaya diken uygarlıklar, eğer solucan deliği yaratmak, uzay-zamanı bükmek gibi ileri seyahat teknolojilerinden yoksunsa kriyobiyoloji alanında kendini geliştirmek zorunda.
Durağanlık
Kim geleceği merak etmez? Hele de bir bilimkurgu hayranıysanız, dünyanın gelecekte nasıl bir yer olacağını düşlemekten kendinizi alamazsınız. Ancak insan ömrü çok kısa ve tüm bu düşlerin kursakta kalması kaçınılmaz. İşte kriyobiyoloji bu derdimize de derman olabilir.
Başrollerini Sylvester Stallone ve Sandra Bullock’un paylaştığı Demolition Man (Cezalandırıcı) filminde olduğu gibi dileyen insanlar bu teknoloji sayesinde kendilerini dondurtarak uzak bir gelecekte uyanabilir. Tabii uyandıklarında yaşayacakları kültür şokuyla da baş etmeleri gerekecek.
Organ Nakli
Malumunuz olduğu üzere organ nakli günümüzdeki ciddi konulardan biri. Hastahanelerde donmuş organlara duyulan ihtiyacın ne kadar çok olduğunu tahmin edebilirsiniz. Eğer muhafaza işlemlerinde zaman sınırı ortadan kalksaydı, organ transplantasyonları çok daha başarılı olacaktı. Doktorlar da vericiden alıcıya koşuşturmaktan kurtulup plân yapmak için daha fazla zaman bulacaktı.
İşte kriyobiyoloji, bunun nasıl mümkün olabileceği konusunda araştırmalar yapıyor. Eğer bir organı uzun vadeli olarak başarıyla dondurup çözebilirsek, bu gelişme insan vücudunun tamamını da dondurup çözebilmemizin önünü açabilir. Dolayısıyla konu aynı zamanda tıbbi bir gerekliliği de barındırıyor. Bu nedenle zaman içinde önemli gelişmeler elde edilebilir.
Kadın Yumurtalarının Muhafazası
Yine kriyobiyoloji, bir kadının yumurta hücrelerinin belli bir müddet dondurularak saklanabileceği fikrini de doğurmuştur.
Yani ilk kez, bir kadının yumurtalarından bir kısmını dondurup bunları gelecekte kendisine yerleştirmek mümkün gözüküyor.
Küresel Felaket
Küresel bir felaket nedeniyle insan neslinin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu farz edin. Böylesi bir durumda, uygun bir yerde (yer altında, Ay’da, Dünya yörüngesinde, okyanus dibinde) konumlandırılmış ve yenilenebilir enerji kaynağıyla çalışan bir tesis inşa edilebilir. Bu tesiste belirli sayıda (örneğin 10 bin) insan, hayvan ve bitki türü dondurulabilir. Eğer küresel felaketin ileride ortadan kalkacağı hesaplanmışsa, bu dondurulan canlılar belli bir zaman sonra tesis tarafından otomatik olarak uyandırılır. Dünya felaketi atlatmış ve insanlar tekrar çoğalmak üzere yeni bir hayata başlamış olurlar.
Diyelim ki bu felaketin ortadan kalkmayacağı ve Dünya’nın bir daha yaşanabilir hale gelemeyeceği hesaplandı. Bu sefer de insanlar süresiz olarak dondurulur. Bu zaman zarfı boyunca da tesisin uzaya yardım sinyali yollaması sağlanır.
Ya da bu tesis, Dünya benzeri gezegen arayan bir uzay gemisi de olabilir. Tabii bunun için enerji alanında gelişmiş olmamız şart.
Peki Bu Felaketler Neler Olabilir?
Küresel ısınma, Dünya’ya çarpmak üzere yaklaşmakta olan bir meteor, öldürücü nükleer sızıntı, Dünya genelinde kıtlık, çaresi bulunamayan bir salgın hastalık, Güneş’teki patlamalar sonucu yayılan tehlikeli ışınlar vs.
Görüldüğü gibi, biz bilimkurgu hayranlarının sayısız sinema filmi ve televizyon dizisinden aşina olduğu bu teknoloji, uygarlığımızın geleceğinde çok önemli bir rol üstlenebilir.