Battlebots, yani robot savaşları 1999’dan 2002’ye kadar yayımlanan bir Amerikan yarışma programıydı. Büyük beğeni toplayan program, kanal yöneticilerinin kararı doğrultusunda 3 sezonun ardından yayından kaldırıldı. 13 yıl gibi bir aradan sonra yayın haklarını ABC‘in almasıyla tekrar hayatımıza girdi. 2015’de ABC’de yayımlanan program, 2017’de Science Channel‘a transfer oldu.
Battlebots, yarışmacıların tasarladığı silahlı ve zırhlı, uzaktan kumandayla kontrol edilen robotların mücadelesine dayalı bir yarışma. Kesici bıçaklar, çekiçler, dişli silindirler ve delici silahlarla donatılmış robotların boy gösterdiği bu yarışma, bilimkurguseverlere heyecan dozu yüksek harika bir seyir zevki sunuyor.
İşte biz de bu vesileyle Battlebots’un en gözde 10 robotunu sizler için derledik.
Blacksmith
Al Kindle tarafından yapılan bu robot, 2. sezondan itibaren 3 sezondur robot savaşlarının içinde yer alıyor. İlk sezonundaki arızaları sebebiyle geliştirilmesi gereken Blacksmith’in ana silahı alevli bir çekiçtir. Bu silahı sayesinde rakiplerine hem güçlü darbeler indiriyor hem de alev saçarak onların arıza yapmalarına zemin hazırlıyor.
Oldukça etkili görünen bu silahın ekstra bir özelliği de mevcut. Herhangi bir ters yatma durumunda robot, çekici sayesinde tekrar doğrulabiliyor. Tüm bu artılarının yanında kontrol zorluğu ve alevleri için depolanan yakıtının bitmesi de Blacksmith’in zayıf yönleri diyebiliriz.
Yeti
Tasarımını Greg Gibson‘ın üstlendiği robot, 4000 RPM hızında dönen çivili bir silindire sahip. Yetinin en etkili silahı olan bu silindire yanlarında iki adet çatal da destek oluyor. Bu çatallar çivili silindirin ulaşamadığı noktalara çıkması için bir kaldıraç görevi görüyor ayrıca.
%71’lik galibiyet oranına sahip Yeti’nin, tekerleklerinin dışarıda olması önemli bir dezavantaj. Herhangi bir teker kaybında Yeti’nin yarış dışı kalması kaçınılmaz. Diğer yandan Yeti’nin mini robotlar karşısında etkisiz kalacağını da söyleyebiliriz. Yeti hakkındaki ilginç bir bilgi de arka tekerleklerinin başka bir robota (Bronco) ait olması.
Bronco
İlk sezonda müthiş bir kitlenin favorisi haline gelen Bronco, kariyerindeki 18 maçın 11’inde zafere ulaştı. Ağır bir robot olarak göze çarpan Bronco, hiç de hafife alınamayacak bir silaha sahip. Ön kısımda yer alan ve arka tekerleklere kadar uzanan güçlü bir kaldıracı bulunan robot, rakiplerini metrelerce yukarı fırlatarak onlara yenilgiyi getirecek hasarlar verebiliyor.
Oldukça tehlikeli bir robot olan Bronco’nun tek zayıf yönü ise en başta belirttiğimiz gibi ağır olması.
Bite Force
2016 sezonunun şampiyonu olan Bite Force, ilk sezonda çene gibi bir silaha sahipti. Böylelikle rakiplerini tutabiliyor ve onları devirebiliyordu. İlk sezonunda şampiyonluğa ulaşan Bite Force, bir sonraki sezona ise yepyeni bir mekanizmayla çıktı. Çene silahının yerine dönen bıçaklar monte edildi.
Bu iri bıçaklara ek dört adet küçük kaldıraç da eklendi. Aslında robotun tasarımcısı bu değişikliği ilk sezonda yapacaktı fakat yarışmada kesici silaha sahip olan robotların çokluğundan farklı bir tasarıma yönelmişti.
Son of Whyachi
Team Whyachi tarafından yapılan bu robotun silahı oldukça tehlikeli. Çok geniş bir alanı kaplayan bu üçgen pervane, saatte 190 mil gibi bir hızla dönüyor.
Pervanenin büyüklüğü rakiplerinin alt mekanizmaya ulaşmasını engellese de SOW‘un bu orantısız gücü kendisine de zarar verebiliyor.
Minotaur
Brezilya takımı RioBotz tarafından geliştirilen Minotaur, 12.000 RPM gücünde dönen bir silindirle donatılmıştır. Battlebots’a sansasyonel bir giriş yapan robota daha sonra yetkililer tarafından sınırlama getirildi.
12 binlik dönme hızı 10 bin sınırında tutuldu. Küçük ve hızlı bir robot olması Minotaur’un en önemli özellikleri olarak göze çarpıyor. Fakat alınabilecek ağır bir darbe de bu küçük canavarın sonu olabilir.
Beta
Beta, ilk olarak paslanmaz çelik köşe panelleriyle beraber poli-karbonat zırhı ve kocaman çekici ile donatılmıştı. Fakat çekicin ağırlığıyla her saldırısında denge sorunu yaşayan Beta’ya zeminde tutunması için güçlü mıknatıslar eklenmesi gerekiyordu. Mıknatısların eklenmesiyle birkaç teste giren robot, daha sonra değişikliğe gitmek zorunda kaldı. Çünkü eklenen mıknatıslar zemin panellerini yukarıya çekiyordu.
Mıknatısların devre dışı kalmasıyla ikinci sezonda sadece 4 maça çıkabilen Beta, bu maçların üçünden galibiyetle ayrıldı. Devasa çekici çok büyük bir avantaj gibi görünse de karşısına çıkabilecek küçük robotlarla Beta’nın başı derde girebilir.
HyperShock
Ağır siklet bir robot olarak tanımlanan Hypershock‘un ana silahı büyük bir silindirin her iki ucunda bulunan dikey disklerden oluşuyor.
Hızla dönen bu silindirle rakiplerinin tek bir noktasına değil de birkaç noktasına aynı anda hasar verebilen robotun zayıf noktası ise bazı robotlar gibi tekerleklerinin korunmaması.
Tombstone
Hardcore Robotics tarafından inşa edilen Tombstone, tam bir canavar. %86 gibi bir kazanma istatistiğine sahip robot, yaklaşık olarak 75 kilo ağırlında. İsminin hakkını fazlasıyla veren Tombstone, çıktığı 21 karşılaşmanın 18’inde arena rakiplerinin mezarı oldu.
Ön kısımdaki güçlü ve keskin bıçaklarla çok tehlikeli bir robot olan Tombstone’un zayıf noktası da dışta kalan tekerlekleri. Herhangi bir hata Tombstone için ölümcül sayılabilir.
Warhead
Simon Scoot tarafından yapılan Warhead, tasarımıyla dikkat çekiyor. Ana silahı, gövde üzerine inşa edilmiş içten yanmalı bir motorla çalışan geniş açılı dişli disk sayesinde rakiplerine inanılmaz hasarlar veren Warhead, iki kanadı ve kuyruğuyla da görsel bir şölen sunuyor. Görünüşüyle akrebi andıran bu robotun bir silahı daha mevcut. Önce döner disk ile rakiplerini etkisiz hale getiren Warhead, daha sonra kanatlarından çıkartığı alevlerle rakibini tamamen saf dışı bırakabiliyor.
Tasarımıyla birçok seyircinin sevgisini kazanan Warhead, bu özelliğiyle takımına iki kez Wild Card En İyi Tasarımcı Ödülünü kazandırdı.
Hazırlayan: Ahmet Boyraz