Klasik Bilimkurgu Öyküleri

Çınar Yayınları etiketini taşıyan Klasik Bilimkurgu Öyküleri, 19. yy’dan günümüze kadar uzanan ve dönemin en iyi kalemlerinden süzülen öykülerin bir derlemesi. “Geceyi Yaşa” sloganını taşıyan seçkinin derlemesini ise Yankı Enki üstlenmiş.

Birbirinden ilginç konularıyla dikkat çeken öyküler, geleceğin bilimkurgu yazarları için de ilham verici nitelikte.

Fitz-James O’Brien – Elmas Mercek

1826 İrlanda doğumlu olan yazar, kısacık hayatında “Elmas Mercek” adlı öyküsüyle ses getirmiştir. Atlantic Monthly dergisinde yayımlanması ile Lovecraft’ın da beğenisini almayı başaran eserin çevirisi Leyla Esen’e ait.

Bir icatla birlikte onu yaratan bilim insanının hayatında olup bitenleri gerilim betimlemeleri eşliğinde okuduğumuz öykü, akıcı bir yapıya sahip ve erken dönem bilimkurgu yazarlığı hakkında okuyucuya fikirler sunması açısından da önemli bir eser.

Edward Page Mitchell – Gövdesi Olmayan Adam / Geri Giden Saat

Yazarın iki farklı öyküsü Leyla Esen çevirisi ile karşımıza çıkıyor. Bilimkurgunun en temel öğeleri olan yapay zekâ, zamanda yolculuk gibi kavramları ilk kullanan kişi olmasıyla da dikkat çeken yazarın, Gövdesi Olmayan Adam isimli öyküsü fantastik bilimkurgu sınırlarında gezinirken eğlenceli diyalogları ile öne çıkıyor.

Geri Giden Saat isimli öykü ise daha ayrıntılı ve daha karmaşık bir olay örgüsü ile ilerlerken zaman ve zaman yolculuğu hakkında çıkarımlarda bulunmamıza yardımcı oluyor.

Frank R. Stockton – Negatif Yerçekimi Hikâyesi

1834 doğumlu Stockton’un bu öyküsü, 1884 yılında The Century’de yayımlanmış. Yazar, sıra dışı çocuk edebiyatı konusunda isim yapmışken bilimkurgunun erken dönemlerinde olmasına rağmen bu hikayesi ile dikkatleri üzerine çekmeyi başarmış. Öykünün çevirisi Utku Okay’a ait.

Yerçekimi ile ilgili icadının ardından bir bilim insanının yaşadığı akıl karışıklığını etik ilkeler çerçevesinde ele alan öykü, keyifli ve okuyucuyu içine çeken bir anlatıma sahip. Sonraki yıllarda ortaya çıkan pek çok esere ilham vermesi de cabası.

Edward Bellamy – Hikâyem Size

Leyla Esin çevirisi ile okuduğumuz bu öykü, 1850 doğumlu yazarın okuyucuya ütopya konusunda ne kadar iyi olduğunu ilan ettiği bir eser. 1889 yılında yayımlanan öykü ile ütopik bir toplum kurmakta hiç de zorlanmayan yazarın olağanüstü anlatımı ile karşılaşıyoruz.

Yaratılan hikâye unsurlarının gerçekçi anlatısı onu ütopyadan alıp günümüz toplumlarına ulaştırıyor. Ustaca tasarlanmış bu ütopik toplumun varlığını sorgulayacağınıza hiç şüphe yok.

H. G. Wells – Yeni Hızlandırıcı

1866 yılında doğan yazarın bu öyküsü, 1901 yılında Strand Magazine’de yayımlanmış. Bilimkurgu edebiyatının yaratıcısı kabul edilen H.G. Wels’in “Yeni Hızlandırıcı”sı, F .Cihan Akkartal tarafından dilimize kazandırılmış.

Öykünün ismindeki hızlandırıcı vurgusu günümüz fizikçileri için bir tebessüm kaynağı olabilir. Öyküde yer alan bilim insanlarının çocuksu neşeleri ve icadın toplumsal hayata olan etkisine biraz da vurdumduymaz bir tavırla yaklaşmaları ise keyifle okunmakta.

Abraham Merritt – Çukur Halkı

1884 doğumlu yazar, Amerikan spekülatif kurgusunun öncüsü kabul edilmektedir. Günümüz edebiyatına yön verebilmiş bir yazar olan A. Merritt’in öyküsü, aynı zamanda derlemenin en ağır diline sahip.

Yer yer dehşet ve gerilim tonlarına sahip öyküde sürpriz çıkışlarla karşılaşıyoruz. Tarif ettiği “çukur” dünyasını öyle iyi resmetmiş ki bir zaman sonra hikâyeye ait betimlemelerin bir parçası olmanız kaçınılmaz görünüyor…