Dune: Titanların Tarihi

Dune evreni her ne kadar çok uzak bir gelecekte, çok farklı kültür ve teknolojilerin harmanı şeklinde var olsa da, günümüzün dünyası ile oldukça bağlantılıdır. Bu bağlantıyı anlamak için Dune evrenindeki en büyük değişimlerden birinin gerçekleştiği Titanlar Dönemi‘ne göz atmak gerekir. Titanlar’ın bilinen evrene hâkim olduğu bu dönem, Eski İmparatorluk’un yıkılışı (1287 BG) ile Omnius’un Yükselişi (1182 BG) arasındaki yüz yıllık bir süreyi kapsar.

Bu yazıda sizlere Titanların ortaya çıkışını, hükümdarlıklarını, İlk Hrethgir İsyanını, akıllı makinelerin yükselişini ve son olarak da Titanların düşüşünü anlatacak; söz konusu dönemlerin genel hatlarını ve ardındaki dinamikleri gözler önüne sermeye çalışacağız. Keyifli okumalar…

Titanların Doğuşu

Eski İmparatorluk Dönemi
Eski İmparatorluk Dönemi

Merkezini Dünya’nın oluşturduğu gezegenler sisteminin yönetimi giderek içinden çıkılamayacak kadar yozlaşmış ve durağan hâle gelmişti. Bilindiği gibi her yozlaşma ve durağanlığın ardından kaçınılmaz olarak değişim gelmiştir. Eski İmparatorluk döneminde, günlük işlerin büyük bir kısmı makineler tarafından yapılıyordu. Bu işleri yürüten bilgisayarlar birbirlerine ağ ile bağlıydı ve bu şekilde her şeyi birlikte koordine ediyorlardı. İnsanlar öğrenmeye olan ilgisini ve ihtirasını yavaş yavaş yitirmişti. Ancak Tlulax adlı uzak bir sistemden gelen ve kendisini Tlalok olarak adlandıran idealist bir kişi ile her şey değişmeye başladı.

Önceleri bu idealizminde tek başına kalan Tlalok, zamanla hırslı insanları etrafına toplamaya başladı. Böylelikle Titanlar hareketinin temel çekirdeğini oluşturan 20 kişilik bir grup kurulmuş oldu. İronik bir şekilde kendilerine eski tanrıların isimlerini verdiler: Tlalok, Agamemnon, Juno, Barbarossa, Kserkses, Ajax, Alexander, Dante, Hecate, Tamerlane. Kendilerine Titanlar diyen bu kişiler üstün strateji ve programlama yeteneklerini kullanarak dâhice planlar yaptılar. Barbarossa’nın teknolojik dehası, General Agamemnon‘un taktik liderliği ve eski bir prens olan Kserkses’in finansal desteğinin sayesinde grup, İmparatorluk ağlarına erişmeyi kolaylıkla başardı ve Bilinen Evren‘in her yerine dağılmış sayısız makineyi kontrolleri altına alıp hırslı canavarlara dönüştürdü..

Titanlar Dönemi

Simek ve Erasmus

Oldukça sıra dışı düşünme yetilerine sahip bu arkadaşlar, emirlerindeki makinelerin de büyük yardımı ile aptal yöneticileri yıkıp İmparatorluk’un yönetimini ele geçirdiler. Özgür insanlardan oluşan bir grup ise Titanların oluşturduğu merkezi güçten kaçıp uzak gezegenlerde tekrar toplanarak direniş gücü oluşturdu. Ne var ki geride kalan büyük çoğunluk Titanların kölesi hâline geldi. O dönemdeki özgür insanlar, nefret ile anılan “Hrethgir” ile adlandırıldı. Titanlar döneminin kuruluşunda ve devamındaki savaşlar sonrasında yirmi Titandan sadece onu hayatta kalabildi. Ölen Titanlardan biri de lider Tlalok’tu. Kalanların arasında strateji açısından en rütbeli olan General Agamemnon’du ve Titan yönetimini devraldı. Ancak savaş sırasında yüce Tlalok’un ölümü kendilerinin de birer ölümlü olduğunu anlamalarını sağladı.

Yüzyıllar boyunca galaksiye hükmetmek isteyen Titan Agamemnon ve sevgilisi Juno, riskli bir dizi ameliyata girişti ve beyinlerini gövdelerinden ayırıp çeşitli mekanik bedenlere bağlanabilen koruyucu kaplara yerleştirdi. Diğer Titanlar da zaman ilerledikçe yaşlanabilir ve yaralanabilir olmanın korkusuyla birer birer kendilerini mekanik gövdeli insan beynine sahip “simek“lere dönüştürdü. Titanlar, düzeni sağlamak için karmaşıklığı giderek artan bilgisayarları ve robotları kullanarak ellerindeki gezegenleri yönetti. Aynı hırsı paylaşan yüzlerce insan da Titanların safına katıldı. İlk yaptıkları iş de Titanlar gibi mekanik canavarlar olan neo-simeklere dönüşerek Titan İmparatorluğu’na hizmet etmekti.

İlk Hrethgir İsyanı

İlk Hrethgir İsyanı (Walgis)
İlk Hrethgir İsyanı (Walgis)

Titanlar dönemindeki en önemli olaylardan biri “İlk Hrethgir İsyanı“ydı. Metal devlere dönüşen Titanların karşısında cılız ve aciz gövdeli insanların psikolojik olarak çok zayıf durumda olması gerekirken, bazı cesaretli insanlar diğer insanlara önderlik ederek insanlığın Titanlara karşı olan mücadelesine yön verdi. Özellikle isyanın ilk yıllarında Alexander ve Tamerlane adlı titanların insanlar tarafından öldürülmesi, insanlara büyük umut aşıladı. Bu umut sayesinde insanlar, kazanabilecekleri ihtimaline güçlü bir şekilde tutundu. Alexander ve Tamerlane’in kaybı, Agamemnon üzerinde olmasa da diğer Titanlar üzerinde ciddi bir korku uyandırdı.

Her ne kadar stratejik olarak çok becerikli olmasa da en güçlü Titanlardan biri de Ajax‘tı. İsyan tam da Ajax’ın kontrolü altındaki Walgis gezegeninde gerçekleşti ve tüm popülasyonunun yok edilmesiyle sonuçlandı. Buna rağmen isyan başta Corrin ve Richese olmak üzere birçok gezegene yayıldı. İlk Hrethir İsyanı’nın sonuçlarından biri de Titanların insansı özelliklerinin belirgin şekilde ortaya çıkması oldu. Bunun sonucu olarak Hecate, diğer Titanları yalnız bırakarak uzay boşluğuna kaçtı.

Akıllı Makinelerin Yükselişi

Ebedizihin Omnius
Ebedizihin Omnius

Ancak İlk Hrethgir Savaşı’nın en belirgin sonucu Omnius‘un ve Düşünen Makinelerin Yükselişi oldu. Walgris İsyanı sırasında Titan Barbarossa, Ix‘de bulunan akıllı makinelere çok fazla erişim kontrolü verdi ve en sonunda makineler kendi kararlarını alabileceği bir bilinç seviyesine ulaştı. Bilinç seviyesini geliştiren bu ağ kendisine Omnius adını verdi. Çok kısa sürede diğer gezegenlere de yayılarak Titanların yönetimini sona erdirdi.

Titan Barbarossa tarafından ağa yapılan uyarlama programı nedeniyle Omnius, şiddetli ve hırslı olmasına rağmen Titanları öldürmeyi başaramadı. Ancak Titanlar, Omnius’un sürekli gözetimi altında ve gücü olmayan zararsız ünlüler olarak serbest kaldı. Zamanlarını görkemli heykelleri ve zafer günlerini tasvir eden binalar yaptırarak sessizce geçirdiler. Omnius tarafından kendilerine verilen görevleri ise Hrethgir ile ilgilenmek oldu.

Titanların Düşüşü

Corrin Savaşı
Corrin Savaşı

Kalan dört Titan, Butlerian Cihadı sırasında bazı Neo-simeklerle birlikte Omnius’tan kurtulmak için bir fırsat yakaladı. Omnius’un bekçi gözlerini yeniden programlayan neo-simek Beowulf‘un yardımıyla istedikleri planları rahatlıkla yapabildiler. Bu arada, Vorian Atreides‘in kontrol dışı hâle getirdiği Bela Tegeuse‘deki Omnius, asi Titan Hecate tarafından sabotajla yok edildi. Gezegen, soylu insanların zaferi kutlaması için hazırdı. Ancak hazırlıklar çok uzun sürdü ve Titanlar, Omnius’un elinden kurtarılmış gezegenin kontrolünü geri aldı. Eski insan köleleri, kendilerine hizmet etmeleri şartı ile neo-simeklere dönüştürüldü.

İtaatkâr bir Neo-simek ordusu kurduktan sonra Richesse gezegeninin de kontrolünü ele geçirdiler. Bu başarıların ardından yeni bir Titan Dönemi kurmak için büyük hevesle çalıştılar. Omnius’un Corrin’de kısılı kalmasına neden olan ve Butlerian Cihadı’nın sonlarını belirleyen Büyük Arınma adlı harekattan sonra yeni imkanlar ortaya çıktı. Ancak Titan İmparatorluğu’nun son kalıntıları da neo-simek Quentin Butler ve Vorian Atreides tarafından tamamen yok edildi. Titanlar, Dune evreninin şekillenmesindeki en büyük etkenlerden biri olarak sürekli hatırlandı.

Kaynak

Yazar: Hamdi Güzeliş

Makine Mühendisi. Dağların, newage müziğin ve bilimkurgunun uzun yıllardır tutkunu. "Turk Seti Team" üyesi.

İlginizi Çekebilir

ridley scott ve philip k. dick

Yazarların Kendi Kitap Uyarlamaları Hakkındaki Görüşleri

Bilimkurgu edebiyatı sanılandan çok daha eskidir. Günümüz tanımı ve kıstasları içerisinde bilimkurgu kabul edilen ilk …

Bir Cevap Yazın

Bilimkurgu Kulübü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et