Çizgi roman yazarlarının çoğu, özellikle Grant Morrison ve Mark Millar gibi ustalar, bilimkurgu tutkunu kimselerdir ve sevdikleri temaları kullanmayı severler. Özellikle ellerinde Batman gibi her yere çekebilecekleri bir kahraman varsa…
Zaman Yolculuğu: The Return of Bruce Wayne
Batman: The Return of Bruce Wayne, çizgi roman sektörünün muhtemelen en uçuk yazarı ve tutkulu bilimkurgu hayranı olan Grant Morrison’un tartışmalı klasiklerinden biri. Yazar, çoğu zaman uçuk bilimkurgusuyla eleştirilerin hedefi oluyor ama hayranları kendisinin bu üslubunu çok seviyor. The Return of Bruce Wayne yazarın efsanevi Batman serisinin parçası olduğu için öncesinde Batman and Son, Black Glove, Batman R.I.P. ve Final Crisis’i okumanız gerek ama kesinlikle okuduğunuza değer. Eğer seriyi beğenirseniz Morrison’ın Batman and Robin ve Batman Inc. serileriyle devam edebilirsiniz. Ayrıca Chris Sprouse ve Frazer Irving’in başarılı çizimleri hikayenin epik blockbuster havasına çok uyuyor.
Diğer zaman yolculuğu çizgi romanlarına birazdan üzerine konuşacağımız Age of Ultron’la Legion of Superheroes’u, ayrıca X-Men: Mesih Kompleksi ve Booster Gold’u örnek verebiliriz.
Distopya: The Dark Knight Returns
Yine tartışmalı bir yazarla karşı karşıyayız. Politik tartışmalardan eksik olmayan Frank Miller’ın yazıp, ucubik çizimleriyle katkıda bulunduğu Kara Şövalye dönüyor, ülkemizde de JBC yayıncılık tarafından Burç Üner’in başarılı çevirisiyle yayınlandı. Başka bir distopya olan Watchmen‘den esinlenilerek yazılan, hem onun gibi modern çizgi romancılığı değiştiren hem de modern Batman karakterini yaratan bu klasiği mutlaka okumalısınız. İki parçadan oluşan animasyon filmi de mükemmel bir uyarlamadır, ona da şans verebilirsiniz. Hikayemiz, soğuk savaşın tüm sertliğiyle devam ettiği karanlık bir gelecekteki ihtiyar Batman’i anlatıyor.
Mark Millar’ın ilhamını bu hikayeden alan çizgi romanı İhtiyar Logan ve komünist Superman yorumu Red Son da distopyadır ama onlara birazdan geleceğiz.
Ütopya: Legion of Superheroes
DC’nin aydınlık bir gelecekte iyi örgütlenmiş ve mutlu genç kahramanları anlattığı Legion of Superheroes serisi, en güzel ütopya örneklerinden biridir. Ayrıca bu kahramanlarımız sık sık zamanda yolculuk yapıp günümüze müdahale eder. Marvel’ın efsanevi yazarıyken kısa süre önce DC’ye geçen Brian Michael Bendis’in yeni serisini okumanızı tavsiye ederim ama öncesinde kendisinin Action Comics serisini okumanız gerekiyor. Alternatif Tarih: Red Son, Kick-Ass Wanted, Kingsman ve Civil War gibi çizgi romanlarından hatırladığımız usta yazar Mark Millar’ın yazdığı Superman: Kızıl Evlat, bir süre önce YKY tarafından dilimize kazandırıldı. Dönemi başarıyla yansıtan çizimlere sahip olan hikaye, Superman Amerika’ya değil de Sovyetler’e düşse olabilecekleri anlatıyor. Çizgi romanın animasyon film uyarlamasını da bu yıl içinde izleyeceğiz. Mark Millar’ın yazdığı başka birçok bağımsız bilimkurgu çizgi romanı da bulunuyor.
Aslında DC’nin Elseworlds ve Marvel’ın What If başlıklarının hepsini alternatif tarih kabul edebiliriz. Sıradaki çizgi romanımız da bir Elseworld hikayesi.
Steampunk: Gotham by Gaslight
Viktorya Çağı’nın steampunk Gotham’ında, Batman’in Karındeşen Jack ile mücadelesini anlatan Batman: Gotham’ın Gaz Lambaları dönemin tüm sembollerini kullanarak buhar çılgınlığını doruklarında yaşatıyor. Hellboy’un yaratıcısı Mike Mignola’nın tuhaf çizim tarzı da buna katkı sağlıyor. JBC tarafından Emre Taşkıran’ın başarılı çevirisiyle dilimize kazandırılan çizgi romanın keyifli bir de animasyon film uyarlaması mevcut.
Steampunk, süper kahraman çizgi romanlarında ara ara gönderme yapılan bir tema. DC’nin pek çok Jonah Hex hikayesi de bu alt türe dahil.
Post-Apokaliptik: Old Man Logan
Muhtemelen yazılmış en iyi Marvel hikayesi olan İç Savaş’ı bize kazandıran Mark Millar – Steve McNiven ikilisinin Wolverine: İhtiyar Logan çizgi romanı o kadar sevildi ki hepsi de oldukça başarılı sayısız devam hikayesi yazıldı, bu karakter ana evrenin Wolverine’i oldu ve en iyi süper kahraman filmlerinden biri olan Logan’a ilham verdi. Dilimize Gerekli Şeyler tarafından kazandırılan çizgi romanda süper kötülerin hükmettiği kıyamet sonrası Amerika’sının çöllerinde, pençelerini kullanmamaya yemin etmiş ihtiyar Wolverine’in hikayesini okuyoruz.
Kıyamet sonrası, yazarların süper kahramanlarla birleştirmeyi çok sevdiği bir tür. Çizgi romancılığın kralı Jack Kirby’nin yetmişlerde yazdığı efsanevi seri Kamandi, bu birleşimin erken örneklerinden. Yakın zamanda DC’nin daha karanlık ve yetişkinlere yönelik süper kahraman hikayeleri anlatmaya başlaması üzerine İhtiyar Logan’ın da önemi arttı. Sevilen Batman hikayelerinin arkasındaki Scott Snyder – Greg Capullo ikilisinin karaktere veda çizgi romanı Batman: Last Knight on Earth ve onun heyecanını takip eden Wonder Woman: Dead Earth, İhtiyar Logan etkisiyle yazıldığı belli çizgi romanlar.
Uzaylı İstilası: Secret Invasion
Infinity, Darkseid War, hatta Robert Kirkman’ın süper kahraman destanı Invincible şekil değiştiren uzaylıları sayesinde kimin dost kimin düşman olduğunu bilemediğimiz daha yaratıcı bir hikayedir. Çizgi romanın yazarı Marvel evrenini 2000lerin başında yeniden şekillendiren Brian Michael Bendis. Kendisine başarılı çizimleriyle Leinil Francis Yu eşlik ediyor.
Kontrolden Çıkan Yapay Zeka: Age of Ultron
Yaşayan efsane Bryan Hitch tarafından çizilen Age of Ultron, yine Bendis tarafından yazılan bir blockbuster crossover. Ne kadar başarılı olduğu tartışılsa da buradaki çoğu alt türü kapsayan ilginç kurgusuyla diğer devasa eventlerden sıyrılıyor. Age of Ultron aynı zamanda bir distopya, sosyolojik bilimkurgu ve zaman yolculuğu hikayesi.
Sosyolojik Bilimkurgu: Ultimate X-Men
Aslında tüm X-Men hikayeleri alegorik olarak ırkçılığı anlattığı için sosyolojik bilimkurgu sayılır. Hatta hayranlar, derginin yaratıcısı Stan Lee’nin aklında böyle bir şey olmamasına rağmen Profesor X’i Martin Luther King Jr., Magneto’yu da Malcolm X olarak görmeye başlamıştır. Mark Millar, Brian Michael Bendis, Brian K. Vaughan ve Robert Kirkman gibi başarılı yazarlar tarafından yazılan Ultimate X-Men başından sonuna kadar sosyolojik bilimkurgu temellerinde planlandığı için bu türü çok güzel temsil ediyor.
Ayrıca Marvel’da İç Savaş ve DC’de Kingdom Come gibi hikayeleri de sosyolojik bilimkurgu olarak kabul edebiliriz.
Space Opera: Guardians of the Galaxy
Marvel ve DC, uzay kahramanlarını çok seviyor. Green Lantern oldukça kendine has ve güzel bir örnek olsa da Marvel’ın eğlenceli ekibi Guardians of the Galaxy, Star Wars tarzı uzay operasını başarıyla temsil ediyor. Bu keyifli maceraya dahil olmak isterseniz çizgi romancılığın yeni yıldızı Donny Cates’in yakınlarda sonlanan serisini tavsiye ederim.
Paralel Evrenler: Multiversity
Çokluevren, süper kahraman çizgi romanlarında sıkça kullanılan bir tema ama Spiderverse ve Deadpool Deadpool’u Öldürüyor gibi çizgi romanlar bunu eğlence aracı olarak kullanırken Grant Morrison doğrudan çokluevrenin yapısına odaklanıyor. Bir yandan da edebiyat ve hayal gücü temellerine dayandırdığı multiverseden oldukça ilginç paralel evren hikayeleri anlatıyor. Mutlaka okumalısınız.