Aylık Arşivler: Nisan 2018

Sinemada Erotizm

Kendi içinde birçok alt türe ayrılan sinema sanatında macera, bilimkurgu ve komedi gibi ana akım türlere ait eserlerin yanı sıra, bağımsız sinemanın özgürlükçü ruhu gereği belli türlere sokulamayan eserler de mevcuttur. Ana akım türlerin oluşumu, yedinci sanatın kurulduğu ilk yıllarda şekillenmişti bile. Erotizmin ileride başlı başına bir sinema türü olacağı da şüphesizdi. Erotizm, bir alt tür olmayıp, ana akım türlerinin …

Devamını gör »

Bilimkurgunun Tarihi #3: Yaygın Temaları

Uzun soluklu yazı dizimize devam ediyoruz. Anımsanacağı gibi dizimizin ilk bölümünde bilimkurgunun ortaya çıkış sürecini, yükselişini ve eserlerini mercek altına almış, ikinci bölümünde ise türün kültürel etkilerini, günümüz dünyasındaki kapsamını ve akademik ağırlığını irdelemeye çalışmıştık. Bildiğimiz anlamıyla bir buçuk asra dayanan bilimkurgu literatürü, bunca zaman boyunca çeşitli eserler verdi. Bu eserlerin tamamına baktığımızda belirli temaları paylaştıklarını, geniş konu çatıları altında …

Devamını gör »

Bir Astronot Uzaya Savrulursa Nasıl Geri Dönebilir?

Hepimizin aklına gelmiştir; uzayda görevli bir astronot, uzay yürüyüşü yaparken uzay aracından savrulursa nasıl geri gelecek diye. Hatta Gravity gibi Hollywood filmleri, bu tip ürkütücü olaylara da yer vermiştir. Peki, gerçekte NASA’nın astronotlarının uzaya savrulmasına engel olmak için kullandıkları yöntemler neler? Uluslararası Uzay İstasyonu‘nun 15’inci ekibi olan ISS-15 ile uzayda bulunmuş, toplamda 38 saat 28 dakika boyunca istasyon dışında “uzay …

Devamını gör »

Eserlerin Telif Ömrü

Eserlerden gelen telif geliri bir yazar için üretmeye devam edebilmesi adına soluduğu hava kadar önemlidir. Ama telif konusu bazı eserlerin uzun zaman boyunca, bazılarının ise sonsuza kadar ortadan kaybolmasına da neden olabilir. Yakın dönemde Türk okuru, telifin çetrefilli dünyasının tehlikeleriyle karşılaştı. Hatırlayın, birkaç yıl boyunca Isaac Asimov kitaplarını okumak isteyenler kitap bulamadı, zira Asimov’un kızı Robyn Asimov eserlerin teliflerini vakıf …

Devamını gör »

Sırtlanların Şaşırtıcı Özellikleri

Hayvanların kimileri bize iğrenç, kimileri dostmuş gibi gelse de aslında hepsi de yaşam kavgası içindedir, hayatta kalmak için birbirlerini acımasızca parçalayıp yerler. Sonunda hepsinin de yaşamı acı bir şekilde son bulur. Bütün bu yaratıklar içinde beni en çok ürküten, şaşırtan sırtlandır. Şimdi sırtlanın şaşırtıcı olan yönlerinden bahsetmek istiyorum: Dişi Sırtlanların da Penisi Vardır Dişi sırtlanların vajinası gövdesinin içindedir ve klitorisleri …

Devamını gör »

37. İstanbul Film Festivali’nin Bilimkurguları

37. kez düzenlenen İstanbul Film Festivali bu yıl 6-17 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirildi. 7 sinema ve toplam 9 salonda gerçekleştirilen festivalde 43 farklı ülkeden 218 yönetmenin 210 filmi gösterildi. Bu seneki festivalde bazı bilimkurgu yapımları da yok değildi. Kimisi eski ve aynı zamanda kült mertebesine ulaşmışken, kimisi ise bizzat bu topraklardan çıkmış o filmlere kısaca bir göz atalım istedik. Stalker …

Devamını gör »

Sesli Öyküler [01×01]: Yumurta – Andy Weir

Sesli Öyküler 1 - Yumurta (Andy Weir)

Sesli Öyküler serimizin bu ilk bölümünde, Andy Weir‘ın unutulmaz öyküsü Yumurta (The Egg)‘yı seçtik. Marslı ve Artemis romanlarıyla geniş bir okur kitlesi edinen Weir, aynı zamanda başarılı kısa öyküleriyle de dikkat çeken bir yazar.  Yumurta, belki de bunlardan en ilginç olanı. Yazar adeta “hayatın, evrenin ve her şeyin” nihai yanıtını kendince vermeye çalışmış. Ortaya koyduğu esere bakılacak olursa, bu konuda bir …

Devamını gör »

Modern Aile Draması: Lost in Space

Lost in Space‘in Netflix tarafından yeniden çevrileceği açıklandığında, herkesin aklında beliren hayati bir soru vardı: Bu yeni yapımda, 1960’larda yayımlanmış orijinal serinin iki farklı tarzından hangisi benimsenecekti? Başlangıçtaki sakin, ağırbaşlı uzay macerası mı, yoksa ileride dönüştüğü gülünç “korkunçlu canavar” dizisi mi? Netflix’in Lost in Space’i, yukarıdaki iki seçeneği de tercih etmemiş. İki tercihten birine yönelmek yerine, dizi nesiller boyu üretilmiş ünlü aile …

Devamını gör »

İlk Bilimkurgu Müzikal Komedi: Just Imagine

Just Imagine (Sadece Hayal Et) 1930 yapımı siyah beyaz bir film. (1) Literatürde ilk bilimkurgu müzikal komedi olarak kabul edilen eser, filmlerin senkronize ses kazanmaya başladığı dönemin önemli bilimkurgu yapıtları arasında. (2) David Butler tarafından yönetilen, El Brendel, Maureen O’Sullivan ve John Garrick’in başrollerinde oynadığı filmde yer bulan bilimkurgu unsurları izleyenlere distopik bir gelecek atmosferi sunarken aynı zamanda bütün bunlar mizah …

Devamını gör »

Yüzyılın En İyi Bilimkurgu Öyküleri

Bilimkurgu, 20. yüzyılla birlikte yazın alanında adını duyurmaya başlayan nispeten genç bir tür. Ortaya çıktığı ilk dönemlerde, yazın aristokrasisi tarafından her ne kadar “ucuz kurgu” olarak yaftalanıp görmezden gelinse de üretkenliği, içsel devingenliği, modern çağın tinsel atmosferini yansıtmadaki başarısı ve kalem koşturma alanındaki enginliğiyle her daim ayakları üzerinde durmayı ve toplumsal etkisini genişletmeyi bildi. 1950’li yılların sonuna değin özellikle Isaac …

Devamını gör »